ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, 10 Nisan'da İstanbul'da gerçekleşmesi planlanan ABD-Rusya heyetleri arasındaki ikinci görüşmenin, Ukrayna'nın güvenliği ya da siyasi meselelerle ilgili olmadığını açıkladı.
Washington'da düzenlenen günlük basın toplantısında konuşan Bruce, gazetecilerin Karadeniz, Orta Doğu ve Ukrayna ile ilgili sorularını yanıtladı. Görüşmenin içeriğine dair detayları paylaşan Bruce, İstanbul'daki toplantının yalnızca diplomatik misyonların işleyişiyle ilgili teknik meseleleri kapsayacağını belirtti.
Sözcü Bruce, İstanbul’da yapılacak toplantıyla ilgili olarak, “ABD ve Rus heyetleri, ikili misyonlarımızın operasyonlarını daha da istikrara kavuşturmak için ilerleme kaydetmeye çalışmak üzere 10 Nisan'da İstanbul'da ikinci kez bir araya gelecek.” ifadelerini kullandı.
Bruce, görüşmelerin siyasi ya da güvenlik konularını kapsamayacağını, özellikle de Ukrayna'nın gündemde yer almayacağını vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu görüşmeler yalnızca büyükelçilik operasyonlarımıza odaklanıyor. Genel olarak ikili ilişkileri normalleştirme çabası değil. Zaten bu ancak Rusya ile Ukrayna arasında barış sağlandığında mümkün olabilir.”
Basın toplantısında, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı sürdürmesine yönelik uluslararası destek konuları da gündeme geldi. Bruce, Rus ordusuna destek veren iki Çin vatandaşına ilişkin raporları bildiklerini ve bu konuda endişeli olduklarını söyledi.
ABD'li sözcü, Çin'in Rusya’ya sağladığı yardımın boyutuna ilişkin çarpıcı veriler de paylaştı:
“Çin, Rusya’nın savaşı sürdürmesi için ihtiyaç duyduğu çift amaçlı malzemelerin neredeyse yüzde 80’ini sağlıyor. Bu, savaşın devam etmesine doğrudan katkıdır.”
Sözcü Bruce, ABD Başkanı Donald Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Türkiye’ye yönelik olumlu açıklamalarını da teyit etti. Türkiye’nin özellikle Suriye’deki rolüne işaret eden Bruce, "Türkiye kesinlikle bir müttefik ve bir dosttur" ifadesini kullandı.
Görüşmenin ana amacının büyükelçilik ve diplomatik temsilciliklerin işleyişinin sağlıklı şekilde sürdürülebilmesi olduğuna dikkat çeken yetkililer, bu görüşmenin ikili siyasi ilişkilere doğrudan etkisi olmayacağını kaydetti.