Times of Israel gazetesinde yer alan haberde, Komutan Gordin'in Lübnan’a yönelik bir kara saldırısının senaryolaştırıldığı tatbikatı bizzat izlediği belirtildi. Gordin, 23 Eylül’de başlatılan hava operasyonlarıyla Hizbullah’a karşı önemli bir darbe vurulduğunu iddia etti ve “Güvenlik durumunu değiştirmek zorundayız” diyerek, ordunun kara harekatı için güçlü bir hazırlık içinde olması gerektiğini ifade etti.
Olası kara saldırısı öncesinde, İsrail ordusu yedek askerlerden oluşan 2 tugayı ülkenin kuzeyine konuşlandırma kararı aldı. İsrail ordusu yetkilileri, yapılan durum değerlendirmesi sonrası, bu tugayların kuzeyde "operasyonel görevler" için hazır bekletildiğini açıkladı. Bu hamle, Lübnan sınırında tırmanan gerilimin ne denli ciddi bir boyuta ulaştığını gösteriyor.
İsrail ordusu, 23 Eylül’den itibaren Lübnan’ın güney bölgelerinde yoğun bir hava saldırısı başlattı. Bu saldırılar, Bekaa Vadisi ve Baalbek bölgelerini de hedef alıyor. Lübnan Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 581’e ulaştığı bildirildi.
Lübnan Dışişleri ve Göçmenler Bakanı Abdullah Buhabib, saldırılar nedeniyle ülke içerisinde yerinden edilenlerin sayısının 500 bine yaklaştığını açıkladı. Lübnan’ın güney bölgelerinden başkent Beyrut ve kuzey illerine doğru kitlesel bir göç dalgasının sürdüğü belirtiliyor.
İsrail ve Lübnan arasındaki çatışmaların şiddetinin artması ve bölgede gerginliğin tırmanması, iki ülkenin sınır hattında uzun süredir devam eden huzursuzluğun yeni bir boyut kazanmasına yol açtı.