ABD hükümetinin 5 Nisan 2025 itibarıyla ithalata uyguladığı %10’luk yeni gümrük tarifeleri, kahve fiyatlarında ani bir artışı beraberinde getirdi. Tarife kararı, özellikle Kolombiya ve Brezilya gibi kahve ihracatçısı ülkelere yönelik uygulandığı için, ABD’deki kahve tedarik zincirini doğrudan etkiledi.
Kahve üretiminin büyük bir kısmını ithalat yoluyla karşılayan ABD, dünyanın en büyük ikinci kahve ithalatçısı konumunda. Dolayısıyla bu tarz dış ticaret önlemleri, kahve maliyetini doğrudan etkiliyor.
Gümrük Tarifeleri Kahve Piyasasını Vurdu
Bread Bite Bakery isimli işletmenin sahibi Jorge Prudencio, tarifeler sonrası Kolombiya’dan kahve tedarik eden distribütörlerinin kendisine yeni bir fiyat artışının daha geleceğini bildirdiğini söyledi. Bu durum, yalnızca işletme maliyetlerini değil, doğrudan tüketici fiyatlarını da etkileyecek. "Yalnızca başa baş çıkabilmek için fiyatları kesinlikle artıracağız" diyen Prudencio, müşterilerin de bu artıştan memnun olmayacağının farkında olduğunu ifade etti.
Zamların ardından bazı kafe sahipleri, sabah saatlerinde kahve kuyruğunun eskisine göre daha kısa olduğunu dile getiriyor. Giderek artan yaşam maliyetleri nedeniyle birçok Amerikalı, dışarıdan kahve almak yerine evde kahve yapmayı tercih ediyor.
ABD’de yılda yaklaşık 100 milyar dolarlık bir kahve ekonomisi dönerken, bu rakamın önümüzdeki dönemde düşüşe geçebileceği konuşuluyor.
Ekonomi uzmanları, kahveye gelen art arda zamların ardından bu ürünün günlük tüketim maddesi olmaktan çıkarak lüks bir harcamaya dönüşebileceği uyarısında bulunuyor. Özellikle zincir kahvecilerde fiyatların hızla artması, orta ve alt gelir grubu müşterileri doğrudan etkiliyor.
Tarifelerin sadece tüketici değil, yerel işletmeler üzerinde de büyük baskı yarattığını vurgulayan sektör temsilcileri, küçük kafelerin ve fırınların bu maliyetleri uzun vadede karşılayamayabileceği görüşünde. Ham madde fiyatlarındaki dalgalanmanın yanı sıra kira, personel ve enerji giderleri de işletmeleri köşeye sıkıştırıyor.
Kaynak: BBC
