Geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın KKTC’den ayrılmasından 3 saat sonra Kıbrıs Rum Kesimi’ne ziyarette bulunan ve güney Lefkoşa’daki başkanlık sarayında düzenlenen kınama etkinliğine katılan Yunanistan Başbakanı Miçotakis, tepki çeken şu açıklamalarda bulundu:
“Yunan Albaylar Cuntası, 50 yıl önce Kıbrıs’taki milli trajedinin kapısını açtı. İstila ve işgal 50 yıldır devam ediyor. Açılan yara 50 yıldır kanamaya devam ediyor. Kıbrıs’ın kuzeyi işgalin esiri kalmaya devam ediyor. Oldubittileri kabul etmiyoruz. Tek hedefimiz iki bölgeli iki toplumlu, işgal ordularının bulunmayacağı (Türk askeri), modası geçmiş garantörlüklerin (Türkiye’nin garantörlüğü) olmayacağı, üniter bir devlet, birleşmiş bir Kıbrıs’tır.
"KIBRIS'IN İŞGAL ALTINDA OLAN KUZEYİNDE SUNİ BİR OLUŞUM (KKTC) SÖZ KONUSUDUR"
Türk-Yunan yakınlaşmasının Kıbrıs sorununun çözümüne katkısı olacağına inanıyorum. Ancak, Türkiye ile görüşüyor olmamız anlaştığımız ya taviz verdiğimiz anlamına gelmez. AB üyesi Kıbrıs’a (Rum Kesimi) yönelik her tehdit, Avrupa için tehlike anlamına gelir. Kıbrıs’ın işgal altında olan kuzeyinde suni bir oluşum (KKTC) söz konusudur. Türkiye, kutlamaların ya da oylamaların (TBMM’nin 50. yıl tezkeresi) olması gereken gerçek hedefleri ile bağdaşmadığını er veya geç idrak edecektir.”