Üniversitenin verdiği "Sosyal Diploma Eki" belgesinde, öğrencilerin sosyal sorumluluk alanı, projeler, girişimcilik ve yenilikçilik, kültür, sanat, aynı zamanda da spor branşlarında sahip oldukları yetenekler ve çalışmalarına yer veriliyor. Bu faaliyetler belli bir puana erişince öğrenci sosyal diplomayı almaya hak kazanıyor.
Bu belgenin kişinin kendisine ve topluma sunduğu katkının göstergesi olacağı gibi, öğrencilerin iş arama süreçlerinde de ön plana çıkacağı belirtiliyor.
Diploma tek başına yetmiyor
Uygulamayı anlatan Prof. Dr. Gülfettin Çelik, teknolojinin getirmiş olduğu imkan ve zaruretlerle globalleşen dünyada, diplomanın tek başına yetmediğini vurguladı.
Yaklaşık 8 milyar nüfusa ulaşan dünyada üniversitelerin de bir yarış içinde olduğunun altını çizen Çelik, "Yeryüzünde 200 milyon insan şu an yüksek öğretim ağı içinde. Bunun 12 milyon civarı dönüşüm içinde. Türkiye'de de 4 milyonu örgün eğitimde olmak üzere, toplamda 8 milyon üniversite öğrencisi var. Böylesi devasa bir kitlenin, içine düşmüş olduğu yarışı bir düşünelim. Kim, nasıl, hangi niteliklerle ve kriterlerle istihdam olunacak? Şirketler, firmalar, kurumlar ya da bireyler iş ortamında daha öte arayışlar içine girmeye başladı. Standartlar farklılaşıyor." diye konuştu.
Öğrencinin akademik başarısı, yetkinliği, bilgi ve becerisinin yanında sahip olduğu ilave sosyal çalışmaları da diplomaya tanımladıklarını anlatan Çelik, şöyle devam etti:
"Artık herhangi bir sertifika programında alınan bir belge de yetmiyor. Çünkü sertifika, belli bir döneme hitap eden bir çerçeve. Biz daha geneli, daha kuşatıcı tarzda tanımlamak istiyoruz. Bu çerçevede de beş temel alan içinde bir diploma eki geliştirmiş olduk. Öğrencinin bir sosyal sorumluluk alanında var olan bir becerisini, tecrübesini, birikimini de tanımlama ihtiyacı var. Sertifikanın ötesinde öğrencinin sahip olduğu spor, kültür, sanat, kültürel aktiviteler, faaliyetler, becerilerin tanımlandığı bir bütün aslında bu. Öğrenciyi tam olarak tanımlama ihtiyacının getirdiği bir çerçeve, bir zorunluluk."
"Üniversiteler dönüşüm içinde"
Çelik, dünyanın her alanda çok hızlı bir dönüşüm içinde olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin her alanda ve sektörde bu yarışın gerisinde kalamayacağını, yüksek öğretimde de ilerlemek zorunda olduğunu belirtti.
İlkokulla başlayan, ortaokul ve liseyle devam eden hayata hazırlığın en önemli aşamasının üniversite olduğuna işaret eden Çelik, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Üniversite, artık elde edilmiş olan bütün altlığın belgelendiği, ispat edildiği, vitrine çıkma aşamasında son rötuşların yapıldığı bir ortam olmalı. Teknolojiyle beraber ortaya çıkan hızlı dönüşümde ilk, orta ve lise döneminde gençlerimizin her şeyi elde etmelerine fırsat da olmuyor. Çünkü çok hızlı bir dönüşüm var. Üniversiteler dönüşüm içinde. Türkiye de bunu fark etti ama çok daha hızlı, daha entegre, daha planlı bir ilerleme ihtiyacı var. Sosyal Diploma Eki, öğrencilerin faaliyetlerinin tamamını belgeliyor. Resmiyeti olan, üniversite senatomuzun almış olduğu kararla tanımlanan, yönergesiyle somutlaştırılan, öğrencinin başvurusuna açık hale getirilen, ilgili kurum ve kurullarıyla disipline halde tanımlarını yapan, izleyen ve belgeleyen bir süreç."
"Sosyal Diploma Eki bir ihtiyaç"
Prof. Dr. Çelik, Türkiye'de üniversite öğrencisi sayısının ülke nüfusunun yüzde 9'unu oluşturduğunu, sadece İstanbul'da yüksek öğretim ağı içinde 1 milyon 100 bini aşkın bir öğrenci olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin yükseköğretimde dünya ülkeleriyle yarışabilmesi için Sosyal Diploma Eki gibi uygulamalara ihtiyaç duyulduğunu belirten Çelik, "Hayata çok daha hazır, çok daha mutlu olacak, mesleğini daha keyifle icra edecek, kültürüyle müziğiyle sporuyla sanatıyla ilgileriyle alakalarıyla daha mutlu yaşayacak gençler yetiştirme derdimiz olması lazım. Sosyal diplomayla üniversite bunun farkındalığını sağlıyor olacak. Bütün Türkiye böyle bir evrilme içinde olursa, emin olun ki on yıl sonra bambaşka bir sanat, kültür seviyesine ulaşacak." değerlendirmesini yaptı.
Prof. Dr. Gülfettin Çelik, Sosyal Diploma uygulamasının Türkiye'de ilk olduğunu, ancak zamanla yaygınlaşacağı kanaatini taşıdıklarını kaydetti.
