Uzun süredir Türkiye gündemini meşgul eden ve eğitimi çok derinden etkileyen 'atama bekleyen öğretmenler' sorunu çığ gibi büyümeye devam ediyor. KPSS'den yüksek puan alsalar bile atamaların yetersizliği nedeniyle mesleklerini icra edemeyen öğretmenler artık sabırlarının kalmadığını belirterek yetkililere sesleniyor.
Öğretmenler, senelerce eğitimini aldıkları mesleklerini icra etmek, atanarak işlerini eşit işe eşit hak ve eşit maaş kapsamında gerçekleştirmek istediklerini belirterek yetkililere sesleniyor.
Yıllarca alanlarında eğitim alan öğretmenler hayallerini kurduğu mesleklerini yapmak için uzun süre boyunca KPSS ve atanma stresiyle mücadele etmek zorunda kalmalarına tepki gösteriyor. Ülkemizdeki eğitim sistemi ağır eleştiriler alırken milyonlarca öğretmenin mesleklerini icra etmek için yıllarca atama beklemesi eleştirilerin de odağı oldu.
'Ataması yapılmayan öğretmenler' sorunu çığ gibi büyümeye devam ederken yeni Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in katıldığı canlı yayında öğretmenlikte mülakatın kaldırılmayacağını ancak içeriğinin değişeceği duyurması öğretmenlerin tepkilerini artırdı.
Gelecek nesli adım adım yetiştiren öğretmenlerin atanmak, mesleklerini icra etmek için önlerinde birçok engel olması tepki çekerken atama bekleyen öğretmenlerin psikolojik ve fiziksel olarak zor günler yaşamasına neden oluyor.
Seçim öncesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 45 bin atama açıklamasını yeterli bulmayan öğretmenler Cumhuriyetin yüzüncü yılında yüz bin atama talep ediyordu. Yüz bin atama taleplerini yetkililere duyuramayan öğretmenler şimdi de yeni Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in aldığı mülakat kararıyla zor durumda bırakıldı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmenlik mülakatlarına ilişkin, atamalarda KPSS puanı ve mülakatın yarı yarıya etkili olacağını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda bir talimatı olduğunu söyleyerek açıklamasına başlayan Yusuf Tekin, mülakatların ihtiyaç duyulan alanlarda devam edeceğini ve bunlardan en önemlisinin öğretmenlik olduğunu söyledi.
Öğretmenliğin kutsal meslek olduğunu, mülakatın öğretmenlik için olması gerektiğini söyleyen Tekin, torpil olmayacağını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
''Cumhurbaşkanımızın bir talimatı var. Mesleğin kendi iç dinamikleri içerisinde mülakatın ihtiyaç duyulan alanlarda devam edeceğini söylüyor. Ben en önemli meslek öğretmenliktir diyorum. Öğretmenliği kutsal bir meslek olarak görüyorum. Mülakatın öğretmenlik için olması gerektiğinin düşünüyorum. Torpil olmayacak kimse bilmeyecek. Hala endişesi olanların önerisini de dahil edelim dedik. Ben öğretmenliği önemsiyorum.''
Yıllarca eğitimini aldıkları mesleklerini icra etmek için önlerine çıkan mülakat ve yetersiz atama engelleriyle karşı karşıya kalan öğretmenler yetkililere seslenmeye devam ederken Cumhuriyetin yüzüncü yılında mülakatsız atama yapılarak öğretmenlerin sevindirilmesini talep ediyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener başta olmak üzere birçok siyasetçi ve milletvekili konuyu Meclis gündemine taşısa da Bakan Tekin'den geri adım gelmedi.
Yıllardır çektikleri atama stresinin yanı sıra bir de mülakatla karşı karşıya kalmak istemeyen öğretmenler son sözü söyleyecek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek mülakatsız atama taleplerini yineliyorlar.
Meral Akşener'den mülakatları kaldırma ve atama çağrısı!
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM Grup Toplantısı’nda öğretmen atamalarını ve mülakat sorununu dile getirdi. Akşener, şunları söyledi:
Bizi bugünlere getiren yolun taşlarını döşeyen öğretmenlerimizi yılın 364 günü yok sayıp sadece 24 Kasım’larda, laf olsun diye ananlar öğretmenlik mesleğinin önemini anlamamakta hâlâ ısrar ediyor. 24 Kasım’da, öğretmenlerimizin yüzünün bir nebze de olsa, gülebilmesi için İYİ Parti olarak Gazi Meclisimize tüm öğretmenlerimize bir maaş ikramiye verilmesi, eğitime hazırlık ödeneğiyle ek ders ücretlerinin arttırılması ve 100 bin öğretmen atamasının gerçekleşmesi için önergeler verdik. Ancak maalesef, AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi 2023’te Öğretmenlere verilen eğitime hazırlık ödeneği 1400 lira.
2022’de 1325 liraymış. Artış yüzde 5,6. Merkez Bankası bile 2023 enflasyonun yüzde 65’i aşacağını söylüyor. 1400 lira ile eğitime öğretmenler nasıl hazırlanacak? Bu ödeneği kâfi gören artırılmasının aleyhine oy verenlerin hesapla da vicdanla da bağları kalmamış. Evet bizim önerilerimizi reddettiler. Peki kendileri ne yapıyorlar? Hiçbir şey… Bugün ülkemizde, bir milyona yakın atama bekleyen öğretmen adayımız var. Ama2023-2024 eğitim öğretim yılının ilk çeyrek tatilini geride bıraktığımız şu günlerde 2024 yılı öğretmen atama takvimi, hâlâ açıklanmadı.
Düşünebiliyor musunuz? Öğretmen var, öğretmensiz öğrenciler var ama gereğini yapan bir iktidar yok. Seçimlerden önce mülakatın kaldırılacağını ve adayların KPSS puanıyla atanacağı sözünü veren AK Parti seçimlerden sonra, yine sessizliğe bürünmüş durumda… Havaya bakıp ıslık çalıyorlar… On binlerce genç öğretmen kardeşime söz verdiler ama istediklerini aldıktan sonra utanmadan, sıkılmadan, yüzleri kızarmadan sözlerinden döndüler.
KPSS’den yüksek puan alıp ‘Bu sefer tamam’ diyen gençlerimizin umutları söndürülmeye aynen devam ediyor. Öğretmenlerimiz, atanamadıkları için başka işlerde çalışmaya devam ediyor. Daha da acısı öğretmenlerimiz yaşadıkları umutsuzluk ve çaresizlik karşısında hayatlarına son vermeye devam ediyor.
Gencecik öğretmenlerimiz, evlatlarımız intihar ettiler… Ve ismini duymadığımız hikâyesini bilmediğimiz okullarda mesleklerini yapıyor olmaları gerekirken çalıştıkları farklı işlerde iş kazalarında, hayatlarını kaybeden daha nice öğretmenimiz var… Her birine Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Cumhuriyetimizin, 100’üncü yılında baş üstünde tutulması gereken öğretmenlerimize kara toprağı reva gören, bu anlayışa, yazıklar olsun. Öğrencileri öğretmensiz öğretmenleri de işsiz bırakan, bu eğri düzene yazıklar olsun. Ülkemizde, ‘atanamayan öğretmen’ diye bir sorun üreten ve bizzat kendi sebep olduğu sorunu bir türlü çözmeyen bu duyarsız iktidara yazıklar olsun. Biliyorsunuz, geçtiğimiz hafta Ankara’da Gazi Meclisimizin önünde öğretmenlerimiz bir eylem yaptılar. Millet iradesinin huzurunda iktidara seslendiler. Seçim dönemi verdikleri sözü hatırlattılar. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında 100 bin öğretmen atamasının bir an önce yapılmasını istediler. Ben de milletvekili arkadaşlarıma bu konuda talimat verdim. Öğretmenlerimizin yaşadığı bu zorlukları hafifletmek ve özellikle atama bekleyen öğretmenlerimizin kadro ve mülakat sorunlarını çözebilmek amacıyla Meclis Grubumuzun hazırladığı araştırma önergemiz yarın Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine gelecek.
Bu vesileyle, ben de buradan bir kez daha, iktidara seslenmek istiyorum. Öğretmenlerimizin içine düşürdüğünüz, bu tabloya daha fazla seyirci kalamazsınız. Artık bu sesi duymak zorundasınız. Artık bu talebi yerine getirmek zorundasınız. Söz namustur. Sözünüzü tutmak zorundasınız. Bakın, önümüzde 24 Kasım Öğretmenler Günü var. Gelin, elinizi vicdanınıza koyun bu 24 Kasım’da, öğretmenlerimizi sevindirecek onlara nefes aldıracak bir adım atın. Gelin, bir kez olsun seçimde söylediklerinizin arkasında durun. Söz verdiğiniz gibi mülakatları derhâl kaldırın. Gelin, öğretmenlerimize kulak verin Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını 100 bin öğretmen atamasıyla taçlandırın.
Devlet Bahçeli: Atanamayan hiçbir öğretmen bırakılmamalı!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Atanamayan hiçbir öğretmen bırakılmamalı" dedi.
Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda öğretmen atamalarına ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
Öğretmenlerimizin her daim yanında olacağız. Atanamayan hiçbir öğretmen bırakılmamalıdır. Ücretli, sözleşmeli veya bir başka ad ve tanım altında hiçbir öğretmen kalmamalı, etap etap hepsi kadroya geçirilmelidir. Kanaatimiz ve kararlılığımız budur. Çünkü öğretmen Türk milletinin varlık güvencesi, istikbal ve istiklal güvenliğidir.
Gelecek Partili İsa Mesih Şahin, konuyu Meclis'e taşıdı!
Öğretmen atamalarında mülakat uygulaması tartışmalara ve tepklilere yol açarken konu Meclis'e taşındı. Gelecek Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, konuyu Meclis'te dile getirerek şu açıklamalarda bulundu:
Önde sayın Abdullah Gül burada sayın Bozdağ 2 eski Adalet Bakanı arasında adalet vurgulu bir konuşma yapacağım. Evet, Cumhuriyetimizin 100. Yılını tekrar kutluyor, cumhuriyetimizi yaşatacak ve yüceltecek olan gençlerimize buradan selam gönderiyorum. Gençlerin selamını da iktidar partisindeki arkadaşlara iletmek istiyorum. Konum arkadaşlar konum malum konu gençlerin umutla beklediği sizin şu seçim öncesine verdiğiniz meşhur sözünüz.
Yani mülakatların kaldırılması kalkınma planında biz net bir ifade göremedik, beklerdik. Aslında çok somut bir şekilde amasız, fakatsız bir şekilde mülakatlar kaldırılacak sözünü beklerdik. Ama bu netlikte bir ifadeyi göremedik. Ne gördük?
Sözlü sınavların atamaya konulan görevi niteliğinin gerektiği kıldığı hallerle sınırlı olarak yapılması sağlanacak diye gidiyor. Şimdi burada şunu sormak istiyorum, görevin niteliğinin gerekli kıldığı haller nedir? Mesela öğretmenlerimiz için böyle bir şey geçerli midir? Çünkü en çok onlar konuşuluyor. Son günlerde özellikle sayın Milli Eğitim bakanımızın belirsiz net olmayan açıklamaları öğretmen adaylarımızda ciddi bir hayan kırıklığı yaşatmıştır.
Oysa selefi olan önceki bakan seçim öncesine ne demişti? Mülakatlar kaldırılacak tek kriter KPSS olacak demişti. Onun referansı neresiydi? Sayın cumhurbaşkanının vermiş olduğu sözdü. Mülakatta kaldırılacak sözüydü. Mesele şu arkadaşlar, mesele sizin verdiğiniz sözü tutmanız. Derdimiz adalet, derdimiz gençlerimiz, derdimiz ülkemizin geleceği, derdimiz umutsuzluğa bırakılan, gelecek karamsarlığına kapılan gençlerimizin yeniden umudunu yeşilmek derdimiz oğlunu, kızını zor şartlar altında okutan ama bugün onlar için torpil aramak zorunda kalan annelerin, babaların yüreğine su serpmektir.
Evet, sayın gül ben bütün AK Partili Grup Başkan Vekili arkadaşlarımıza bu selamı iletiyorum. Size de özellikle iletmek istiyorum. Gençlerin bu anlamda bütün AK Parti'ye selamı var. Bunu özellikle paylaşmak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı yardımcım yorgunsunuz hastalık da vardı dün ama mevzu gençlerimiz onun için onların selamını size de özellikle iletmek istiyorum. Bu konu önemli gençlerimizin duası sizi de iyi eder bizi de yeder, bütün Türkiye'yi ihya eder diyorum evet.
Bizim verdiğimiz bütün önergelere iktidarın gelenek haline gelmiş uygulamaları ölçüsünde genelde ret oyu veriyorsunuz. Ancak bizim bu vereceğimiz önerge, verdiğimiz önerge sizin sözünüz arkadaşlar. Sizin sözünüzle ilgili bir önerge veriyoruz. Onun için bunu bir daha gözden geçirin diyorum. Madem ki 2053 hedefi koyuyoruz. O zaman o zaman liyakatli bir sistemi inşa etmek zorundayız. Eğer biz liyakatli bir sistemi inşa edemezsek, 2053, 2071 hedefleri değil, daha geriye gitmek zorunda kalırız.
Geriye değil, biz ileriye hep ileriye doğru gitmemiz gerekiyor. Onun için onun için kaldıralım şu mülakat sistemini, kıralım prangaları açalım şu gençlerin önünü gençler kazansın diyoruz. Türkiye kazansın diyoruz.
Önerimiz şudur, önerimiz şudur, mevcut burada kalkınma planında bulunan ilgili maddenin kaldırılması, yerine kamuya personel alımında ve meslek içi yükselmelerde ve nitelikli görevlere alımlarda mevcut mülakat sisteminin kaldırılması ve bunun yerine objektif kriterlere dayalı sınavların getirilmesidir. Önerimiz bu önerimizi sizin vicdanlarınıza kamuoyununda takdirine sunuyoruz. Arkadaşlar tek bir derdimiz var. Liyakat sisteme hassas alınsın, torpili olan amiyane tabirle dayısı olan değil, hak eden kazansın, Türkiye kazansın diyor, Genel kurulu saygıyla selamlıyorum.