"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4934 %0.02
36,1754 %-0.18
3.414.499 %3.876
2.986,23 0,82
Ara
İşçi Haber Ekonomi Altın mı, gümüş mü? Uzmanlara sorduk!

Altın mı, gümüş mü? Uzmanlara sorduk!

Dün açıklanan ABD enflasyon verisi sonrası küresel resesyon kaygısı artarken; piyasalar negatife döndü. Böyle bir ortamda altın ve gümüşteki baskı artabilir mi, yoksa şansları daha mı yüksek? Peki, altının mı yoksa gümüşün mü yükseliş potansiyeli daha fazla olabilir? Işık Menkul Araştırma Müdürü Yusuf Kavak, Gedik Yatırım Başekonomisti Serkan Gönençler ve ALB Yatırım Araştırma Müdürü Emre Çayırlı hurriyet.com.tr'ye değerlendirdi.

Piyasaların gözü kulağı majör merkez bankalarının izleyeceği sıkılaşma politikalarıyla ilgili mesajlarda olurken; özellikle son dönemde piyasalarda olağan dışı fiyatlamalarla sık sık karşılaşır olduk. Dün Piyasalar açısından oldukça önemli olan, ABD nisan ayı enflasyonu açıkladı. Kritik veri, mart ayına göre 40 yılın zirvesinden geriledi; ancak verinin beklentilerin üzerinde gelmesiyle piyasalar negatife döndü. Bugünkü işlemlerde de negatif fiyatlama devam ediyor. Enflasyon verisi sonrası, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) parasal sıkılaşmada daha da agresifleşebileceğine dair kaygı artarken; bunun da resesyon riskini yükseltebileceği bekleniyor. Ancak Fed Başkanlarından gelen mesajlar, Fed’in mevcuttaki yönlendirmesine uyabileceği yönünde görünüyor.

Fed’in daha sert faiz artırımına gidebileceği beklentisiyle küresel borsa endeksleri geriledi, tahvil faizleri yükseldi, Doların dünyada en çok işlem gören 6 para biriminin karşısındaki değerini gösteren dolar endeksi güçlü duruşunu sürdürdü. Kripto para piyasalarında deprem oldu; Lider kripto para birimi Bitcoin 17 ayın en düşük seviyesini; Ethereum ise 10 ayın dip seviyesini gördü. Ons altın ve ons Gümüş Fiyatları ise düşüş trendindeki hareketini sürdürüyor.

ALTIN VE GÜMÜŞ FİYATLARI İÇİN BUNLAR KRİTİK!

Fed’in sıkılaşma adımlarında vites yükselteceğine dair beklentiler tahvil faizlerini ve dolar varlıklarını güçlendirirken; ters korelasyon etkisiyle altın ve gümüş fiyatlarını baskılıyor. Diğer yandan yatırımcılar, Rusya-Ukrayna savaşında tansiyonun düşmemesi ve küresel enflasyonist riskin artmasıyla kendilerini korumak için güvenli limanlara sığınırken; bu durum altın ve gümüş fiyatlarını destekliyor.

Küresel büyümede yavaşlamanın sürmesi ve enflasyonist baskının devam etmesi beklenirken, böyle bir durumda altın ve gümüş diğer yatırım enstrümanlarına göre daha iyi bir performans gösterebilir. Ancak endüstriyel malzeme olarak kullanılan gümüş, altın fiyatlarında yaşanabilecek yükselişe oranla daha sınırlı hareket edebilir. Gümüş tüketiminin yarıdan fazlası endüstriyel amaçlarla kullanılırken; en çok tüketim yapan ülkeler ABD ve Çin. Dolayısıyla, özellikle bu ülkelerin ekonomilerinde yaşanan yavaşlamalar gümüşe olan talebi de düşürüyor ve bu da doğrudan fiyatları olumsuz etkiliyor.

Riskini belirleyip değerli madenlere yatırım yapmayı tercih eden yatırımcıların akıllarında ise tek soru: Altın mı, gümüş mü? Piyasanın uzmanlarına sorduk; hurriyet.com.tr için değerlendirdiler…

ALTIN MI, GÜMÜŞ MÜ?

Altın mı, gümüş mü? sorusu; yıllardır bu iki kıymetli madene yatırım yapanların kafasını kurcalayan önemli bir mesele. Son 3 haftada her iki emtiada da satış baskısı hâkimdi. Özellikle, 19 Nisan’dan itibaren başlayan satış baskısında; ons altının, gümüşün onsuna göre bir miktar dirençli kaldığı görülüyor.

ALTIN VE GÜMÜŞÜN GÖZÜ BU GELİŞMELERDE!

Öncelikle, her iki ürün de değerli metal statüsünde olmakla birlikte; altının, daha nadir bulunması nedeniyle çok daha kıymetli bir metal olduğunu söylememizde bir sakınca olmasa gerek. Bununla birlikte, daha ucuz olması nedeniyle sanayide kullanımı daha yaygın olan gümüşün; bu özelliği ile de altına karşı zaman zaman ayrıştığını söyleyebiliriz. Son olarak, finansal piyasalarda özellikle borsalara gelen satışlarda güvenli liman özelliği taşıyan her iki madenden ise; ons altının çok daha pozitif ayrışma gösterdiğini söyleyebiliriz.

Gelelim şu an ki fiyatlamalara;

1) Öncelikle ABD Merkez Bankası (Fed), Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası (BoE) gibi majör merkez bankalarının sıkılaştırma beklentileri başta ABD tahvil piyasası olmak üzere faizlerin yukarı yönlü seyrini ivmelendirirken, tahvil faizleri ile çoğu zaman ters kolarasyona sahip bu iki ürünü baskı altına aldı.

2) Her ne kadar BoE’nin faiz artırımları başlamış ve ECB’ninki de başlayacak olsa da Fed’in bilanço küçültmesi ile de şiddetini artıran sıkılaştırması; ABD Dolarına olan talebi hızlandırarak, küresel çapta yeni bir Dolarizasyon rallisini artırmış durumda. Bu durum da dolar ile fiyatlanan emtialar üzerinde baskı oluşturmakta.

3) Diğer taraftan, aynı zamanda fiziki emtia özelliği olan değerli metallerin, Rusya-Ukrayna gerilimi, Çin Covid salgını gibi sebeplerin de etkisi ile talep daralması yaşayacağı beklentileri de son zamanlarda artış gösterdi. Özellikle de küresel ekonomide beklenen yavaşlama; sanayi emtiası olan gümüş tarafının daha sert düşmesine neden oldu.

KİLİT UNSUR MERKEZ BANKALARININ POLİTİKALARI

Şimdi gelinen noktada, kilit unsurun; majör merkez bankalarının politikalarında yaşanan değişiklik olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Öyle ki, Pandemi esnasında ultra genişlemeci politikaların etkisiyle ülke ekonomilerinin hızla toparlanması beklenmişti ve öyle de olmuştu. Ancak, mevcut durumda; jeopolitik risklerin (ki özellikle Rusya yaptırımlarının küresel çapta bir takım olumsuz etkilerinin olması da kaçınılmaz) devam ediyor olması ve Çin’de -her ne kadar son günlerde vaka sayılarında ciddi azalışlar görülse de-“sıfır covid stratejisi” kapsamında zaman zaman görülen kapanma tedbirleri ile küresel ekonomide beklenen zayıflamayı toparlayacak bir genişlemeci politikaya ihtiyaç var.

Ancak, ne var ki; enflasyon rakamlarının oldukça yüksek seviyelere yükselmiş olması ile ülkelerin birinci önceliği haline gelmesi, majör merkez bankalarının en azından talep enflasyonunu kontrol altına almak için en etkili yol olan sıkılaştırma politikalarına yönlendirmekte. Keza, Pandemi döneminde hızla artan Merkez Bankası bilançolarının tasfiye edilmesi süreci ile de küresel ekonominin iyice darbe alması söz konusu olabilir.

GÜMÜŞ DAHA FAZLA BASKI ALTINA GİREBİLİR

Bu durumda da, en başta sorduğumuz sorunun cevabına yaklaşmış oluyoruz;

1) Dolarizasyon etkisi ve tahvil faizlerindeki yükselişler her iki değerli metali bir süre daha baskı altında tutabilir.

2) Ancak, gümüşün sanayi emtiası olması; sanayilerde beklenen zayıflama ile de bu ürünü daha fazla baskı altına alabilir.

3) Diğer yandan, ons altının kaydi tarafta bir finansal güvenli liman varlığının daha baskın olması ile de kısa vadede;

a) Düşüşlerde ons altının daha az değer kaybetmesi,

b) Yükselişlerde de ons altının daha hızlı değer kazanması beklenebilir

ALTIN VE GÜMÜŞÜN ŞANSI YÜKSEK

Tarihsel zirve seviyelerinde seyreden enflasyona karşı ABD Merkez Bankası’nın (Fed) para politikası mesajlarını her geçen gün daha da şahinleştirmesiyle dolarda süregelen güçlenme ve ABD tahvil faizlerindeki yükseliş, altın ve gümüş fiyatları üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor. Her iki metaldeki düşüş eğiliminin üçüncü haftasına girdiğini izliyoruz.

Buna karşın, küresel tedarik zincirlerindeki problemlerin devam etmesiyle enflasyon beklentilerinde bozulmanın da sürmesini muhtemel görüyoruz, ki bu durum altın ve gümüş fiyatlarına destek verebilir; en azından ilerleyen aylarda düşüşlerin sınırlı olabileceğini düşünüyoruz. Yüksek seyreden enflasyona ek olarak küresel ekonomideki yavaşlama eğilimi, yatırımcılara tasarruflarını koruyabileceği çok az seçenek bırakıyor. Özetle, stagflasyon ortamında altın ve gümüşün hem Hisse senetlerinden hem de tahvillerden daha iyi performans gösterme şansını yüksek görüyoruz.

GÜMÜŞ TALEBİ ZAYIFLAYABİLİR

Gümüş talebinin yüzde 50'den fazlası endüstriyel kullanımlardan geliyor ve birincil tüketicisi de Çin. Zaten yavaşlama eğiliminde olan Çin ekonomisi için, devam eden sıfır Covid politikası ve son bir ay içinde en büyük iki şehirde alınan karantina önlemleri ek yavaşlamaya ve küresel tedarik zincirlerinde ek sıkıntılara yol açıyor. Bu durumun gümüş talebinde bir azalmaya yol açabileceğini söyleyebiliriz.

Öte yandan, yukarıda bahsettiğimiz stagflasyon ortamı ve güvenli liman arayışı ise altın fiyatlarını destekliyor. Özetle, altın ve gümüş performansını kıyaslamak gerekirse, orta vadede ekonomik konjonktür altın fiyatlarını desteklerken, gümüş gibi endüstriyel metallerdeki kazanımların daha sınırlı kalabileceğine işaret ediyor.

ALTIN VE GÜMÜŞ ESKİ CAZİBESİNİ GERİ KAZANABİLİR

 Altın ve gümüş yatırımcıları yükselen tahvil getirilerinin aşağı yönlü etkilerine odaklanmış olsa da yakın gelecekte hızla yükselen küresel enflasyonun, gıda ve enerji fiyatlarında yaşanan artışla yükselmeye devam etmesi halinde eski cazibesini geri kazanabilir.

ALTIN VE GÜMÜŞ ÖNEMLİ DESTEK ALANINDA

Altın fiyatı 1850 dolar destek seviyesinin kırılmasının ardından bir alt destek bölgesi olan 1830 dolar bölgesine kadar geri çekilmesinin ardından dün açıklanan enflasyon raporunun ardından yönü yukarı çevirdi. Teknik olarak yükseliş trendi üzerinde hareket devam ediyor. Son bir yıldır devam eden yükseliş trendinin İlerleyen süreçte kırılması ve 1830 dolar altında kalıcılık görülmesi halinde 1770 dolara kadar değer kaybı devam edebilir. Trend üzerinde kalınması durumundaysa ilk önemli direnç alanı 1900 - 1915 dolar bölgesi olarak izlenebilir.

Gümüş fiyatı, ABD tahvil faiz oranlarının yükselerek değerli metaller üzerinde baskı oluşturmasıyla haftaya değer kaybıyla başladı ve 21 dolar desteğine kadar geriledi. Küresel ekonomiler daralma içinde geçtiğine endüstriyel gümüş talebinin düşmesi, gümüş fiyatında değer kaybı yaşanmasına neden oluyor. Gümüş, yakın gelecekte hızla yükselen enflasyonun gıda ve enerji fiyatlarında yaşanan küresel artışla artmaya devam etmesi halinde paranın değerinin düşmesinden dolayı eski cazibesini geri kazanabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *