TBMM Genel Kurulunda, Emeklilikte Yaşa Takılanlarla (EYT) ilgili düzenlemeleri içeren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından EYT yasası çıktı. Ancak geriye dönük tescil hakkı ve ihya bekleyen Bağ-Kur mağdurları yasa kapsamına dahil edilmedi.
Uzun zamandır birçok mecrada yetkililere seslenen Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurlarının yasa kapsamına alınmaması vatandaşların mağduriyetinin devam etmesine neden olurken tepkiler de gecikmedi.
Geriye dönük tescil hakkı verilmemesi nedeniyle emekli olamayan Bağ-Kur tescil mağdurları maddi ve manevi sıkıntılar yaşıyor. Belirli bir yaşın üstünde olmaları nedeniyle çalışmakta zorlanan ve uzun yıllar süren çalışma hayatlarının ardından en temel hakları olan emeklilik hakkına kavuşmak isteyen Bağ-Kur'lular yaşadıkları bu durumu adaletsizlik olarak nitelendiriyor.
Tescil affı, ihya ve yasada düzenleme isteyen Bağ-Kur mağdurlarının yaşadığı sıkıntılar günden güne artıyor. Emeklilikte adil bir sistem olmasını isteyen Bağ-Kur mağdurları yapılan bu ayrımcılığa karşı çıkarken emekli olmak için çok daha uzun süre bekleyecek olmalarına da tepki gösteriyor. Prim ve yaş şartını yerine getiren Bağ-Kur mağdurları aynı şartları yerine getirdikleri kişilerin aksine tescil ve ihya sorunu nedeniyle emekli olamıyor.
2000 yılı öncesi sigortalılık hakları iade edilerek mükellefiyet başlangıç tarihleri itibarıyla kuruma tescil imkanı verilmesini talep eden Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurları sosyal medyadan yetkililere seslenmeye devam ederek torba yasasında kendilerine de yer verilmesini ve yaşadıkları bu mağduriyetin son bulmasını bekliyorlar.
Mevcut ekonomik şartlarda geçim sıkıntısı yaşayan Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurları emeklilikte önlerinde bulunan engellerin kaldırılmasını, haksızlıkların giderilmesini istiyor. Geçtiğimiz gün Meclis'in açılmasıyla umutlanan Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurları yetkililerden olumlu bir açıklama bekliyor. Meclis'te gündeme getirilmeyi bekleyen Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurları birçok mecrada yetkililere seslenmeye devam ediyor.
Bağ-Kur tescil mağdurları yetkililerden ne talep ediyor?
Uzun zamandır geriye dönük tescil hakkı için mücadele eden Bağ-Kur tescil mağdurları şu sözlerle yetkililere sesleniyorlar:
''Bizler çalışma hayatına esnad ve sanatkarlar olarak başlamış, Bağ-Kur'lu olma şartı olan vergiye tabi olma, işyeri ruhsatı, şirket ortaklığı ve esnaf sicil kaydı gibi tüm resmi kayıtlarımızın olması nedeniyle, 1479 sayılı kanun gereği zorunlu BAĞ-KUR lu olmamız gerektiği halde olamayan, hizmet yıllarını hiç bir şekilde sosyal güvence altına alamayan, Bağ-Kur tescil mağdurlarıyız.
1479 sayılı kanun gereği, kurumun kendiliğinden oluşturması gereken, Bağ-Kur tescil kaydı yapılmamış olup, bunun faturasını da yıllarca emek vermiş, vergisini o yılların son derece zor ekonomik koşullara rağmen devletine kuruşu kuruşuna ödeyen, esnafa kesilmiştir.
Oysa çalışma hayatın da bir gün dahi hizmeti olan vatandaşın, Sosyal Güvenlik Sistemine dahil edilmemesi kanun nezdinde suç kabul edilirken, esnaflık yaptığı vergi kaydıyla, esnaf sicil kaydıyla kesinleşmiş olan vatandaş için aynı uygulama söz konusu olmamıştır. 1479 sayılı yasaya göre kazanılmış olan Bağ-Kur'lu olma hakkı, eklenen gecici maddeyle ve devlet eliyle iptal edilmiştir..Bu olumsuz gelişmeler kamuoyu vicdanında endişe ve korkular yaratırken, esnaflık yapmış yada yapmakta olan vatandaşın da güven duygusunu sarsmış ve sosyal güvenlik şemsiyesinin dışına itildiği için kendini son derece kırgın ve mazlum hissetmesine sebep olmuştur.
04.10.2000 yılından önce vergi ve oda kaydı olan her esnafın 1479 sayılı yasaya göre zaman sınırlaması şartı olmadan primini yatırmasa bile Bağ-Kur'lu olma hakkı her durum da sabitti. Bu tarihte çıkan yasa geriye doğru işletilerek kurumun yapması gereken Bağ-Kur kaydımızı yapmayıp, mağdurlara herhangi bir bildiri yapmadan 6 aylık süre içerisinde yazılı müracaata ve primlerimizin tamamını ödeme şartına bağlamıştır. 6 aylıklık sürede müracaat etmeyenler, hizmet yılları 15 yılı bile bulsa Bağ-Kur kayıtları silinerek tescil hakkı iptal edilmiştir
2000 ve 2008 yıllarından önce esnaflık yapmış Bağ-Kur tescil mağduru vatandaşın en büyük talebi anayasal hakkı olan sosyal güvenlik yani Bağ-Kur'lu olma hakkının kendisine ivedilikle iade edilmesidir. Bu hakkını alırken de devletine hiç bir şekilde maddi yük olmadan kendi kaynağını kendisi oluşturarak, geriye dönük borçlanma hakkının iadesiyle hazineye sağlayacağı milyarlarca TL faizsiz gelirle devlete kaynak sağlayacaktır. Hem devlet kazanacak hem de 100 binlerce mağdur edilmiş vatandaş mahrum bırakıldığı sosyal güvenlik hakkına kavuşmuş olacaktır.
Bizler af yada bağış istemiyoruz. Yasanın yürürlük tarihinde esnaflık yaptığımız için 1479 sayılı kanunda 24.25.26. maddelerinde açıkça belirtildiği gibi 1982-2000 tarihleri arasında sigortalılık koşullarının gereği haklardan yararlanmak isteyen vatandaşın kendi koşullarına göre başvuru yapmasının önü açılmalıdır.
Talebimiz ise, gerek 2003 yılında çıkarılan geçici 18. Ek maddenin, gerekse 2008 sonrası Bağ-Kur kaydını başvuru ile yapabilenlerin çalışma Bağ-Kur başlangıç tarihini belirleyen maddelerin kaldırılmasını talep ediyoruz 1479 sayılı kanunun, bağ-kurlu sayılanlar olarak açıkça tarif ettiği 24., 25. ve 26. maddelerinin gereği olarak sosyal güvenlik haklarımıza kavuşabilmektir. Devletin resmî kurumları olan vergi dairelerinde işyeri açarak, vergi ödediğimiz, ticari faaliyetlerimize istinaden meslek odalarına, belediyelere harç ve aidat ödediğimiz, noterler üzerinden defter tasdiklerini yaptığımız kayıtlıdır. 1982-2008 yılları arasındaki çalışma yıllarımıza ait ilgili tarihlerde yürürlükte bulunan kanunların işletilerek sosyal güvenlik haklar geri almak istiyoruz.''