Türkiye'de emeklilik hakkı, uzun bir süredir tartışmalı bir konu olarak karşımıza çıkıyor. EYT mağduriyetleri, birçok vatandaşın gündeminde yer alıyor. EMADDER (Emeklilikte Adalet Derneği) ise bu soruna karşı sesini yükselten önemli bir faktör haline geldi.
EMADDER, emeklilikte yaşanan adaletsizliğe sessiz kalmayı reddediyor
EMADDER, Türkiye'de emeklilikte yaşanan adaletsizliklere karşı bir sivil toplum kuruluşu olarak öne çıkıyor. EMADDER, EYT mağdurlarının haklarını savunmak ve emeklilik sisteminde reformlar yapılmasını talep etmek amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Eylül 1999 tarihinden sonra sigorta sistemine dahil olanlara yönelik uygulanan adaletsizlikleri de eleştiriyor.
EMADDER, özellikle kadınların ve genç çalışanların emeklilik hakkının daha adil bir şekilde düzenlenlenmesi için çaba sarf ederken, emeklilik sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor ve çalışanların haklarının korunmasını talep ediyor.
EMADDER Başkanı Mihriban Uğurlu'dan adalet için mücadele
EMADDER Başkanı Mihriban Uğurlu, EYT yasasına karşı mücadelede ön saflarda yer alıyor. Uğurlu, emeklilikte yaşanan adaletsizliklerin giderilmesi ve kademeli emeklilik sisteminin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor. Her bir çalışanın kanun önünde eşit olması gereken bir devlet anlayışının sağlanması için mücadele ediyor.
Mihriban Uğurlu, EMADDER İstanbul Mitingi'nde EYT yasasının yarattığı haksızlığı ve emeklilik adaletsizliğini dile getirerek, bu önemli mücadeleye liderlik etti. Ayrıca, Mitingide konuşan Uğurlu, emeklilikte adaleti savunarak, yüz binlerce EYT mağdurunun sesi oldu.
EMADDER mücadelesi gündemde kalacak!
Türkiye'de emeklilikte yaşanan adaletsizlikler, birçok vatandaşın gündemini meşgul ediyor. EMADDER ve Başkanı Mihriban Uğurlu, bu soruna karşı seslerini yükselterek mücadele ediyor. Emeklilik sisteminin daha adil ve adaletli bir şekilde düzenlenmesi için çaba sarf eden EMADDER, EYT mağdurlarının haklarını savunmaya devam ediyor. Bu mücadele, Türkiye'de emeklilik sistemi ile ilgili önemli bir konu olarak gündemde kalmaya devam edecek gibi görünüyor.
Emeklilikte Adalet Derneği Manifestosu
- Türkiye’ de yaşayan ve Türkiye çalışma yasal şartları kapsamında SGK sistemine kayıtlı (4a,4b,4c) çalışanların 08/09/1999 tarihinden sonra işe başlanmış olması gerekçesiyle, 08/09/1999 tarihinden önce işe başlayanlara göre , erkeklerin 17 yıl kadınların 20 yıl daha geç emekli olması, çalışanların anayasal eşitlik haklarına muhalif bir düzenlemedir.
- Yalnızca bu tarih baz alınarak yapılan düzenleme ile 1 gün,1 ay veya birkaç yıl geç başlama gerekçesiyle erkeklerde 17, kadınlarda 20 yıl fark oluşması kabul edilemez, adil ve eşit olmayan bir düzenlemedir.
- Bu tarih öncesinde sigorta kaydı olmayan çalışanların tahsil hayatına devamı, staj, deprem, askerlik görevi, doğum vb. nedenlerle işe geç başlamış olabileceği göz ardı edilmektedir ve edilmiştir.
- 08.09.1999 öncesi sigortalı çalışanları kapsayan( 4,5 milyon) yasa teklifi, kapsam dışında kalan 16,5 milyon çalışanı ve ailelerini görmezden gelerek hazırlanmıştır.
- Emeklilik siteminde işe başlama tarihinden ziyade çalışma süresi ve ödenen primin dikkate alınması gerekmektedir.
- Aynı ülkenin eşit vatandaşlık haklarına tabi olan, iki akran, arkadaş veya kardeşin birbirinden çok farklı koşullarda emeklilik hayatına başlayacak olması vicdanları rahatsız etmektedir.
- Çalışma hayatında, talebe istinaden kayıt dışı bir çalışma talebi söz konusu olamayıp, SGK sistemine kayıtlı olma zorunluluğu bulunmaktadır. 08/09/99 tarihi sonrası işe başlayan çalışanların yürürlükte olan kanunu kabul etmeleri dışında bir tercih hakları bulunmamaktadır.
- Yasa teklifi mevcut hali ile meclisten geçmesi durumunda, görmezden gelinerek mağdur edilen söz konusu tarih sonrası işe başlayan çalışanlara ve ailelerine büyük bir hayal kırıklığı yaşatılmış olacaktır.
- Aynı işyerinde çalışan iki çalışana, farklı yasalar kapsamında emeklilik haklarının verilmesi daha fazla prim ve daha fazla çalışma süresine sahip çalışanların yasa kapsamı gerekçesiyle daha geç emeklilik hakkını elde edecek olması, çalışma barışını ve çalışanlar arasında EYT lehine aile mali yapısını da bozan bir düzenleme olacaktır.
- Toplum içinde 08/09/1999 tarihinden sonra işe başlayan 16,5 milyon çalışan ve aileleri bu yasa kapsamında mağdur edilmektedir.
- Yapılacak düzenlemenin çalışma barışını ve anayasal eşitlik haklarına helal getirmeyen adil bir düzenleme olması gerekmektedir.
- Kademe veya muadil bir sisteminin getirilerek çalışma yapılması ile bu adaletsiz düzenlemenin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir.
- Her nasıl EYT’ nin bir tarih ile mağdur edildiği düşünülmekte ise, bu yasanın sunulan teklif kapsamında düzenlenecek olması da 16,5 milyonu mağdur edecek bir düzenleme olarak tarihte yerini alacaktır.