Ağustos ayı itibarıyla Türkiye'deki toplam cezaevi sayısı 407. Bu cezaevleri toplam 299 bin 980 kişi kapasiteye sahip. Ancak cezaevlerinde yaklaşık 320 bin mahkum bulunuyor. Aradaki fark ise kaçınılmaz olarak bir genel af talebini doğuruyor.
Cezaevlerine sığamayan mahkumlar; çok kötü şartlarda kaldıklarını, bazen yatacak yatak bulamadıklarını, yerlerde yattıklarını ifade ediyorlar. Cezaevlerinin kötü şartlarından muzdarip olan mahkumlar, genel af talep ediyor. İşledikleri suçlardan pişman olduklarını, serbest kalıp ailelerine kavuşmak istediklerini belirtiyorlar.
Mahkum yakınları ise sevdiklerinin bu şartlar altında cezaevinde kalmasından ve uzun zamandır onlara kavuşamamanın verdiği üzüntüyle seslerini her türlü mecradan duyurmaya çalışıyor. Ancak geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "Genel af düşünüyor musunuz?" sorusuna şöyle cevap vermişti:
"Terörist başını bırakacaklarmış. Selo'yu bırakacaklarmış. Bu ülke bir hukuk devleti. FETÖ'nün içerideki uzantılarına bırakılacakmış. Bunu nasıl diyebilirsin? O zaman her gücü eline alan, cezaevlerinin kapılarını açtım açıyorum...
Bunlar oy için yapılan şeylerdir. Biz gelirsek bunlar serbest bırakacağız, o yüzden oylar bize. Karşımızdaki zat bunu Meclis kürsüsünden defalarca söyledi. Bu bir hukuk devletinin ahlaki yapısına uygun değil. Ben cumhurbaşkanlığı adaylığımı genel af üzerine kurmadım. Bay bay Kemal buradan ne elde ederim bunun peşinde."
Bu açıklama mahkumları ve mahkum yakınlarını hayal kırıklığına uğrattı ancak yine de farklı bir gelişme olur mu diye beklemeye devam ediyorlar.