1982-2000 yılları arasında yürürlükte olan yasa gereği, vergi ve oda kaydı bulunan bireylerin Bağ-Kur’a kayıtlarının resen yapılması zorunluydu. Ancak, 4 Ekim 2000 tarihinde çıkarılan bir kararnameyle bu otomatik kayıt sistemi sona erdirildi. Bu düzenlemenin ardından, geçmişte sigortalılık şartlarını yerine getirmiş birçok kişinin kayıtları geriye dönük olarak silindi.
Bazı dönemlerde yapılan düzenlemelerle geriye dönük kayıt fırsatları sunulsa da, çeşitli sebeplerle bu fırsatlardan yararlanamayan binlerce vatandaş için durum hala belirsizliğini koruyor. Özellikle esnaflık yaptığı belgelenen bireylerin, sosyal güvenlik haklarından yoksun kalması ve emeklilik planlarının aksaması, geniş bir kitleyi mağdur ediyor.
Emeklilik Hayalleri Yarım Kaldı
Vergi kaydı bulunmasına rağmen Bağ-Kur tescili yapılmamış bireyler için sigorta başlangıç tarihi, 4 Ekim 2000 olarak kabul ediliyor. Bu tarih, Gelir Vergisi mükellefi olarak faaliyet gösteren ve düzenli olarak vergi ödeyen vatandaşları olumsuz etkiliyor. Vergi kayıtları dikkate alınmadığı için, bireyler emeklilik sürecinde eksik prim günü problemiyle karşılaşıyor.
Öte yandan, sigorta kaydı yapılmadığı için prim borcu biriktiren ve zamanında ödeme yapamayan kişilerin kayıtlarının silinmesi, adaletsizlik tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Bu durum, birçok vatandaşın hem sosyal güvenlik hakkını hem de emeklilik hayalini elinden alıyor.
Bağ-Kur tescil mağdurları, yetkililere seslerini duyurmak için sosyal medya kampanyalarından çeşitli etkinliklere kadar pek çok yola başvuruyor. Vatandaşlar, geçmiş hizmet yıllarının dikkate alınmasını ve adil bir düzenleme yapılmasını talep ediyor. Otomatik kayıt sisteminin devletin yükümlülüğü olduğunu belirten mağdurlar, yasal düzenlemelerle bu sorunun çözülmesini bekliyor.
