Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile ortak basın toplantısı düzenliyor.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Türkiye ve Türk milleti Filistin davasına her zaman destek vermiştir. Filistin’in gönlümüzde müstesna bir yeri olmuştur.
Sayın Abbas ile Filistin’deki son durumu görüştük. Filistin tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor.
Masum insanlara karşı İsraillin saldırıları sonucunda 32 bine yakın Filistinli şehit oldu. 72 binden fazla kişi yaralandı. 2,3 milyon Filistinli temel ihtiyaçlara ulaşamıyor.
Tam 151 gündür son asrın en büyük barbarlıklarından birine şahit oluyoruz.
Batılı güçlerin de sınırsız desteğiyle Netanyahu ve gözü dönmüş yönetimi, Filistin halkına yönelik apaçık bir soykırım uygulamaktadır. Netanyahu ve cinayet ortakları döktükleri her damla kanın hesabını hukuk ve maşeri vicdan önünde mutlaka verecektir."
Kalıcı barışın tek yolunın 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin devletinin tesisi olduğu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"İsrail-Filistin meselesine adil bir çözüm bulunmadığı takdirde Orta Doğu'da barışın hakim olamayacağı artık iyice anlaşılmıştır. Artık sadece lafta kalan barış çabaları yerine teminatlara sahip adil bir barışa ihtiyaç duyulduğu apaçık ortadadır. 'Sözde yerleşimciler' adı verilen, aslında Filistinlilere ait topraklara çöken, çalan gaspçıların eylemleri çözümün önündeki en büyük engellerden biridir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Radikal İsrailli siyasetçilerin Müslümanların Harem-i Şerif'e girişinin kısıtlanması yönündeki talepleri tam anlamıyla bir hezeyandır." diye konuştu.
Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye olarak garantörlük mekanizması çerçevesinde sorumluluk üstlenmeye hazırız. Bununla ilgili çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz."