İzmir 34. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, tutuksuz sanık Z.E.B., taraf avukatları ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın avukatı katıldı. Z.E.B., 35 yıllık meslek hayatında suçlamaları kabul etmeyerek, "Dokunmuş olabilirim ama bu kesinlikle cinsel amaçlı değil, suçsuzum" şeklinde ifade verdi.
Mağdurların avukatı Mustafa Çetin, müvekkillerinin yaşadığı mağduriyet ve üniversitenin prestiji nedeniyle cezanın en üst sınırdan verilmesini ve indirim yapılmamasını talep etti. Mahkeme, sanığın dört öğrenciye karşı "sarkıntılık boyutunda cinsel saldırı" suçunu işlediğine hükmederek, her bir mağdur için 2 yıl 6 ay, toplamda 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
Ayrıca, sanık Z.E.B. iki öğrenciye karşı "cinsel taciz" suçundan toplam 23 bin lira para cezasına çarptırıldı ve hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildi.
NE OLMUŞTU?
Davanın geçmişine dair olarak, EÜ Diş Hekimliği Fakültesi'nde bazı öğrenciler, Z.E.B.'nin kendilerine cinsel tacizde bulunduğunu bildirerek dekanlığa başvurmuştu. Basında çıkan haberlerin ardından, EÜ Rektörlüğü 1 Ekim 2020'de yazılı bir açıklama yaparak olayla ilgili soruşturma başlattığını duyurmuştu. Rektörlük tarafından oluşturulan kurul, Z.E.B. hakkında kısmi "lüzum-u muhakeme" kararı vermiş, ancak bu karara itiraz edilerek dosya Danıştay’a taşınmıştı. Danıştay 1. Dairesi, mevcut delillerin kamu davası açılmasını gerektirdiğine karar vererek yargılamanın yapılmasına oy çokluğuyla onay vermişti. Bu karar sonucunda, Z.E.B. hakkında öğrencilere yönelik "cinsel taciz" ve "sarkıntılık suretiyle cinsel saldırıda bulunmak" suçlarından dava açılmıştı.
