"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4851 %0.06
36,4186 %0.17
3.361.071 %3.344
2.956,66 0,73
Ara
İşçi Haber Genel MANASTIR - Kuzey Makedonya'daki Osmanlı camisi ibadete açılacağı günü bekliyor

MANASTIR - Kuzey Makedonya'daki Osmanlı camisi ibadete açılacağı günü bekliyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Caminin dışı - Caminin restorasyon işlerini üstlenen firmanın sorumlularından Onur Attar'ın açıklamaları - Caminin içi MANASTIR (AA) - Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonu devam eden, Kuzey Makedonya’nın güneybatısındaki Manastır şerhindeki Оsmanlı dönemi eserlerinden Hacı Mahmud Bey Camisi, ibadete açılacağı günü bekliyor. Cami, dönemin Valisi Hacı Mahmud Bey tarafından, bazı rivayetlere göre 1521/22 bazılarına göre ise 1532 yılında inşa edildi. Şehri ikiye bölen Dragor Nehri'ne yakın Eski Manastır Çarşısı'nda bulunan cami, Hacı Bey Camisi olarak da biliniyor. Bizans ve Osmanlı sanatı, mimarisi ve arkeolojisi uzmanı Dr. Robert Mihajlovski, "Manastır'ın 16'ncı yüzyıl camileri" başlıklı yazısında, Manastır şehrindeki Osmanlı mimarisinin en yoğun gelişimini, 16 ve 17'nci yüzyılda anıtsal nitelikteki dini yapıların inşasıyla yaşadığını belirtiyor. Bu şehirde inşa edilen camilerin, Osmanlı Devleti'nin üç başkentinin de izlerini taşıdığını aktaran Mihajlovski, Hacı Mahmud Bey Camisini yöredeki "Bursa gelenekçiliğinin bakiyesi" olarak nitelendiriyor. - Restorasyonu 2019’da başladı Caminin restorasyon işlerini üstlenen Leda Restorasyon firmasının sahibi inşaat mühendisi Onur Attar, AA muhabirine, restorasyon çalışmalarının 2019 yılında başladığını söyledi. Caminin Osmanlı'nın bölgeden ayrılmasının ardından at arabası garajı, inşaat malzemeleri deposu gibi farklı amaçlarla kullanıldığını aktaran Attar, İkinci Dünya Savaşı'nda caminin kubbesine bir bomba düştüğünü söyledi. Kubbeye zarar veren bombanın parçalarını restorasyon esnasında bulduklarını kaydeden Attar, caminin restorasyon öncesinde tamamen harabe halde olduğunu aktardı. Kovid-19 salgını nedeniyle çalışmalarda aksaklık yaşandığını ancak şu an çalışmaların yüzde 80'inin bittiğini belirten Attar, temmuz veya ağustos ayı içinde çalışmaları tamamlamayı planladıklarını vurguladı. - Caminin bulunduğu bölge, "balıkçılar bölgesi" olarak geçiyor Attar, caminin bulunduğu bölgeyle ilgili bir hikayeyi de paylaştı: "Bölgenin ismi balıkçılar bölgesi diye geçiyor. Bunun sebebi de onların camiye karşı saygılarından kaynaklanıyor. Cami olduğu için burada domuz eti satılmasın, caminin etrafında sadece balık satılsın diye bu bölgede hep balıkçılar var. Bu yüzden buranın adı Ribarnitsa (Balıkçılar bölgesi) diye geçiyor." Manastır'da 2016'da restorasyonu tamamlanan Haydar Kadı Camisi'nin de restorasyon çalışmalarını yaptıklarını hatırlatan Attar, bölge halkının cami yapımında elinde gelen yardımı gösterdiğini söyledi. Cami içi ve dışındaki çalışmalar hakkında da bilgi veren Attar, şunları kaydetti: "Önce bütün camiyi çimentodan arındırdık. Daha evvel yapılmış olan çimentolu sıvalar vardı. Bunların hepsini arındırdık ve güçlendirme işine başladık. Enjeksiyon ve karbon çubuklar ve karbon kumaşlarla caminin içini dışını, projelerinde uygun görülen yerlerinin güçlendirmelerini yaptık. Bu cami yıllar evvel bir deprem sırasında şerefeden üstü minarenin düşmüş durumdaydı. Eski fotoğraflarını bulduk caminin, minareyi ona göre tamamladık. Şu anda içeride herhangi bir kalem işine rastlayamadık. Çok küçük bir rölyefe rastladık ve camideki kalem işlerinde bu rölyeften ilham alarak, organize ederek projelendirdik. Daha sonra da caminin Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bize göndermiş olduğu projeler nispetinde sıvalarını, gerekli tüm işlemleri yaptık." Cami külliyesini oluşturmak için civardaki 10-15 dükkanın da yıkıldığını aktaran Attar, buralara tuvalet, engelli tuvaleti, İslam Birliği için ofisler ve bir dükkan inşa ettiklerini belirtti. Caminin arka tarafında geniş bir alanın bulunduğunu, eskiden buranın bir han gibi kullanıldığını anlatan Attar, "Orası da yıkıldı. Şimdi oraya bir amfiteatr yapılacak. Ve bir şadırvanımız yapılacak dışarıda. Caminin minaresinden söktüğümüz eski korkulukları da aşağıda amfiteatrın bir bölgesinde eski korkulukların orada montajını yapıp içerisinde de bir çeşme ile tekrar sergilemeyi düşünüyoruz." diye konuştu. Attar, 18. yüzyılda camiye yapılan eklemeleri ve yenilemeleri ayrı bir şekilde sergilediklerini de sözlerine ekledi.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *