Bakan olmanın yanı sıra bir çocuk hekimi, baba ve evlat olarak burada olduğunu belirten Koca, "Konuşmama başka bir şekilde başlamak, yaşanan trajik şartlar karşısında bana pek mümkün görünmedi." ifadelerini kullandı.
Koca, 21. yüzyılın ilk çeyreğinin tamamlandığını ve şu an yeryüzünde bütün insani konuların tehdit altında olduğunu söyledi.
İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'ye değinen Koca, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Gazze'de insanlığın onuru hepimizin gözleri önünde, üstünde tepine tepine yok edilmektedir. Bizim insanlığımız nerede? Biz nasıl insanlar olduk da çocuklar ölürken uyuyabiliyoruz? Tüm dünya uzun yıllar boyunca 'insan hakları' söylemleri ile sadece düş görmüş, şimdi vahim gerçeğe uyanılmış durumda. Gelişmiş olduğu iddia edilen ülkelerin insani değerlerde çok geri olduğu görüldü. En ilkel yöntemlerle çocuklar, bebekler katledilirken, sessizliklerini korumayı tercih ettiler. Sözde ileri denen demokrasiler, toplumların sesine kulak tıkadılar. Hepimiz bu kara ve karanlık tarihin mahkumlarıyız."
"İNSANLIĞIN VİCDANI DARAĞACINDADIR"
Koca, hastane bombalamak için meşru neden olamayacağını vurguladı.
Siviller, hastalar, doktorlar ve hastaneler bombaların hedefi olurken insanlığın susamayacağını kaydeden Koca, şöyle devam etti:
"Utanmalıyız, yüzüne bakmaya kıyamayacağımız masum çocukların yüzüne bakacak halimiz kalmadı. İnsanlığın şeref ve haysiyeti üzerine ölüm kusanlar utanmıyor. Yapabilecek bir şey yoksa bari biz utanalım. İnsanlığın vicdanı darağacındadır. Bu trajedi son bulmadıkça yarın için hiçbir insanın onurunu koruyabileceğinin garantisi kalmamıştır. Küresel tiyatrolar iflas etmiştir. Neyi bekliyoruz? Bu salonun tamamı, hepimiz, tüm insanlık, sessiz kalarak suça ortak oluyoruz. İnsanlık, güçlü olana eğilmekten kurtulup onuru için ayağa kalkmalı."
Dünya Sağlık Örgütünün en üst karar alma organı olan ve yıl 77'ncisi düzenlenen DSA, 1 Haziran'da sona erecek.
