Süresiz nafaka, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek tarafa, boşanmada kusuru daha ağır olmamak koşuluyla, diğer tarafça yapılan süresiz ödemedir.
Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 175'e göre yoksulluk nafakası, süresizdir. Yani mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılmasına karar verilmedikçe veya nafaka lehtarının evlenmesi ya da ölümü gibi nafakayı kendiliğinden sona erdiren bir durum oluşmadıkça, nafaka yükümlülüğü devam eder.
Boşandıkları eşlerine yıllarca nafaka ödemek zorunda kalan mağdurlar bu duruma isyan ediyor ve bu yasanın insan haklarına aykırı olduğunu iddia ediyorlar. Ayrıca boşanan erkek ve kadının arasında ömür boyu husumete sebep olacağını dile getiriyorlar.
Süresiz nafaka mağdurlarına göre insanların ömürleri mahkemelerde, adliye koridorlarında, nafaka arttırım davalarında maddi manevi tüketilmektedir. Yoksulluk nafakasının süresiz olmasının, ömür boyu bitmeyen bir borç demek olduğunu ifade ediyorlar. Bu yanlış olgu ve uygulamalar neticesinde insanlar mağdur olduklarını duyurmaya çalışıyorlar.
Mağdurların sesini duyurmak için kampanya başlatan İlknur Birsel Büyükakça'nın yetkililerden talepleri şu şekilde:
''Sonuç olarak.. Süresiz nafaka hakkaniyet ilkelerine göre süreli olmalıdır ve bu süreye karar verilirken de 1- evlilik süresinin göz önüne alınarak orantılı bir süre sınırı konulması 2-Çocuk olup olmadığına bakılması 3-Kadının yaşı ve iş gücü,sağlığı,çalışabilirlik durumuna bakılması 4- Evlilik yüzünden gerçekten yoksulluğa düşüp düşmediğinin çok iyi tespiti 5-Nafakayı arttırmak için dava açtığında çalışmak için girişimi olup olmadığına,yaşına,iş gücüne ve sağlık durumuna bakılarak bu davayı açmasına şart konulmas.6- nafaka hapsinin kaldırılması 7- süresiz nafaka yüzünden işlenen kadın cinayetlerini araştırmak üzere bir komisyon kurulması. Taleplerimiz bunlardır. saygılarımla arz ederim.''
Süresiz nafaka mağduriyetinin çözümü için olumlu bir gelişme beklenmeye devam ediliyor.
