Son zamanlarda süresiz nafaka konusu, hukuki çevrelerde ve kamuoyunda önemli bir gündem maddesi haline geldi. Tartışmalar, süresiz nafakanın adil mi yoksa adaletsiz mi olduğu etrafında yoğunlaşıyor. Bazıları, süresiz nafakanın ekonomik dengeyi sağlamak için önemli bir araç olduğunu savunurken, diğerleri ise bu uygulamanın adaletsizliklere sebep olabileceğini dile getiriyor.
Eşlerin boşanması durumunda ekonomik olarak zor durumda kalan bir eşe diğer eşin belirli süre zarfı içerisinde destek sağlaması, boşanma sonucu zarar gören eşin yaşam standarlarının iyileştirilmesi için süresiz nafaka ödenir. Bu durumun sonuçlarında nafaka ödeyen tarafın yaşam standartlarının düşmesi, yeni bir hayata başlamak da zorluk çekmesi ve bu durumların yansımasıyla oluşan psikolojik problemlerin yarattığı birtakım mağduriyetler ortaya çıkıyor.
Bu konuda yapılan son değişiklikler ve hukuki düzenlemeler, süresiz nafaka alan ve ödeyen taraflar arasında nasıl bir denge kurulacağı konusunda belirsizlik yaratmış durumda. Hukukçular, süresiz nafakanın taraf hakları ve sorumlulukları açısından nasıl ele alınması gerektiği konusunda farklı görüşlere sahip.
Süresiz nafaka konusundaki bu hukuki karmaşa, aynı zamanda toplumun genel görüşlerini de etkiliyor. Kimileri, süresiz nafakanın kişisel özgürlüklere müdahale olduğunu düşünürken, diğerleri de bu uygulamanın ekonomik güçsüzlük içinde olan bireyleri koruma amacına hizmet ettiğini savunuyor.
Fakat süresiz nafaka mağdurlarının toplumda yaşadıkları baskı, bireysl olarak yeni bir hayata atılamamaları, bir sonsuzluk içerisinde borç yükünü taşımalarının ağırlıığını yaşadıklarını belirtirken bu durumun yeni bir düzenlemeyle insani şartlar düzeyinde olmasını talep ediyor. Henüz komisyondan yanıt gelmedi, bekleyiş devam ediyor.