2021 yılında Thodex'in aniden kapanmasının ardından büyük bir finansal çöküş yaşanmış, kullanıcılar binlerce dolar zarar etmişti. Özer, Arnavutluk'ta yakalandıktan sonra 2023 yılı Nisan ayında Türkiye'ye getirilmiş ve örgüt kurma, dolandırıcılık ve mal varlığı değerlerini aklama gibi suçlardan tutuklanmıştı. Yargılama süreci, Türkiye’nin en büyük finansal suç davalarından biri olarak kayıtlara geçmişti.
Dolandırıcılık suçlamasıyla tutukluluğunun devamını kararlaştıran mahkeme heyeti, Faruk Fatih Özer için örgüt suçlaması kapsamında tahliye kararı verdi. Yargıç, örgüt kurmakla suçlanan sanıkların, suç işlemek amacıyla bir araya geldiklerine dair somut delillerin yetersiz olduğunu belirterek tahliye kararını verdi. Bu durum, sadece yargılama sürecini değil, aynı zamanda adalet sisteminin işleyişi ile ilgili geniş çaplı tartışmalara yol açtı.
THODEX MAĞDURLARI HAYAL KIRIKLIĞI YAŞADI
Faruk Fatih Özer'in avukatı, tahliye kararının ardından yaptığı basın açıklamasında, masumiyet karinesine vurgu yaparak, müvekkilinin suçlu olmadığına dair kamuoyunda yanlış anlamaların olduğunu belirtti. Ayrıca, hukukun evrensel ilkelerinin savunulduğu ve her suç isnadının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi. Avukat, müvekkillerinin suçlu olmadığı yönündeki iddiaları tekrar dile getirerek, süreç boyunca şeffaflık ilkesine bağlı kalacaklarını belirtti.
Thodex mağdurları ise, bu gelişme karşısında büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Yatırımcılar, Özer'in suçlarının cezalandırılmamasına ve tahliye edilmesine tepki gösterirken, mağdurların adalet talebinin hala geçerliliğini koruduğu vurgulandı.
Thodex davası, hala devam ederken, yeni mağdurların ortaya çıkması ve dosyanın derinleşmesi ile ilgili olarak yeni soruşturmalar başlatılmış durumda. Özer’in tahliyesi, özellikle ceza hukuku ve finansal suçlarla ilgili önemli bir örnek teşkil ederken, yargının bu tür davalarda nasıl bir yol izleyeceği merak konusu olmaya devam ediyor.