Yeniden Refah Partisi Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Kılıç, İçişleri Bakanlığını hedef alan terör saldırısını kınadıklarını ifade ederek, bölücü terör örgütüne yönelik sınırların içinde ve dışında yapılan operasyonları gerçekleştiren güvenlik birimlerine kolaylıklar diledi.
İçişleri Bakanlığına yönelik saldırıda yaralanan polis memurlarına geçmiş olsun dileğinde bulunan Kılıç, terörle mücadele eden tüm birimlerin milletin ve devletin bekası için canlarını ortaya koyarak, bölücü teröre karşı kararlı duruşun gereğini sergileyeceklerini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun TBMM'de, "Bu Meclis'e ben 'Gazi Meclis' demiyorum." dediğini hatırlatan Kılıç, bu talihsiz beyanı kınadıklarını belirtti.
TBMM'nin gazi bir Meclis olduğunu söyleyen Kılıç, "Başkomutanlık muharebesinin komutanı Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Büyük Taarruzu başlatan irade 23 Nisan 1920'de Ankara'da milletin temsilcileriyle toplanarak Kurtuluş Savaşı'nı, Milli Mücadele'yi başlatan Türkiye Büyük Millet Meclisidir." dedi.
MYK'deki konu başlıklarından birinin de yeni anayasa tartışmaları olduğunu ifade eden Kılıç, bu anayasa tartışmalarının son bulması ve 1982 darbe anayasasının yerini darbeci izler taşımayan sivil, demokrat, özgürlükçü, hakkı ve adaleti önceleyen yeni bir anayasaya bırakması gerektiğini söyledi.
Kanun tekliflerini TBMM Başkanlığına sunacaklar
Yeni anayasa tartışmalarının gündem değiştirme başlığı olarak ele alınmasını değil, yeni anayasanın yapılarak gündemin külliyen değişmesini arzu ettiklerini aktaran Kılıç, "Yeni anayasa çalışmalarında iktidara destek vereceğimizi her zaman, her zeminde ifade ettik. Cumhur İttifakı'nın TBMM'de çoğunluğu var. Bu çoğunluk yeni bir anayasa yapmak için yeterli olmasa da çoğulculuğu esas alan, katılımcılığı esas alan, 'İktidarın değil, milletin anayasası' vizyonuyla ortaya konulan bir metnin TBMM'de Cumhur İttifakı dışında da destek bulacağına dair inancımızı koruyoruz." şeklinde konuştu.
Yeni anayasa tartışmalarının, yeni bir anayasanın yapılmasıyla sonuçlanması gerektiğini ifade eden Kılıç, "1982 darbe anayasasının yerini milletin sivil, demokratik, özgürlükçü, çoğulcu, katılımcı anayasası almalıdır." ifadelerini kullandı.
Emeklilerin en düşük emekli aylığıyla geçinemediklerini belirten Kılıç, iktidarın emekli maaşlarını bir an evvel insani yaşam ihtiyaçlarını karşılayabilir hale getirmesini beklediklerini söyledi. Sosyal ve toplumsal kesimlerin problemlerinin çözümüne yönelik yaptıkları toplantıların ardından kanun teklifleri hazırladıklarını anlatan Kılıç, gelecek haftadan itibaren bunları peyderpey TBMM Başkanlığına sunacaklarını belirtti.
"LGBT ve sahi konulardaki bakışımız nettir"
Kılıç, bir soru üzerine, sivil, demokratik, özgürlükçü, hakkı ve adaleti önceleyen bir anayasanın toplumsal barış için arzu ettikleri değer ve kavramlar olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Sivilleşmekten kastettiğimiz şey darbe döneminde generallerin hazırladığı anayasanın yerini TBMM'de milletin ve temsilcisi olan milletvekillerinin hazırladığı anayasanın almasıdır. LGBT ve sahi konulardaki bakışımız nettir. Yeniden Refah Partisi bu konuda siyasal ve toplumsal duyarlılığı en erken ve en net biçimde ortaya koyan siyasi yapıdır. Ailenin korunması açısından bu konunun öncelenmesi gerektiğini ifade ettik. Bir kere daha ifade ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin LGBT dernekleriyle ilgili konularda topluma yönelik taahhütlerini ve Sayın Cumhurbaşkanımızın seçim öncesi toplumsal sözleşme ya da vaat sayılabilecek öneri ve yaklaşımlarını yerine getirmeye, harekete geçmeye davet ediyoruz.
Bu konularla ilgili yapılması gerekenler iktidarın bilincindedir, gündemindedir, elindedir. Bu konuların Türkiye'yi çok fazla meşgul etmesinin de gereği yoktur. Yapılması gerekenler, atılması gereken adımlar, nettir ve bilinmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni korumak Türkiye'de aile yapısını korumakla mümkündür. Ailenin en değerli varlığı olan gençlerimizi korumak, duygusal ve ruhsal gelişimlerini doğru zeminde tamamlamalarını sağlamak, iyi eğitim almalarını sağlamakla mümkündür. Bu konular toplumun hemfikir olduğu ortak değerlerdir. Bu ortak değerler etrafında tüm siyasal varlıkların iktidarı bu konularda vermiş olduğu sözleri bir an evvel yerine getirmek üzere harekete geçirmeye zorlamasını bekliyoruz."
