ÖZEL HABER - İLKNUR HAYLAZ
Özçelik-İş Sendikası'nda yaşanan yolsuzluklar ve FETÖ bağlantılarına dair dikkat çeken açıklamalarda bulunan Adem Ünlü, sendika genel başkanı Yunus Değirmenci ve oğlu Mehmet Akif Değirmenci'nin FETÖ ile ilişkilerini ifşa etti. Ünlü, sendika yöneticileriyle birlikte FETÖ hakkında yapılan gizli konuşmaları ve Değirmenci ailesinin örgütle bağlantılarını detaylarıyla anlattı. Ayrıca, hak arayışı nedeniyle sosyal medyada sesini duyurmaya çalışan Ünlü, Özçelik-İş Sendikası çalışanları tarafından darp edilip ölümle tehdit edildiğini belirterek, yaşadığı mağduriyeti aktardı.
Ünlü: Yunus Değirmenci ve oğlu FETÖ Bağlantılarını Açıkladı
Adem Ünlü, Özçelik-İş Sendikası’na yeni başladığı dönemde genel merkez yöneticileri ve genel başkanla aynı masada oturduğunda FETÖ hakkında konuştuklarını aktardı. O sırada televizyonda FETÖ’den alınanları ve yapılmış operasyonları izlediklerini söyleyen Ünlü, “Genel Başkan Yunus Değirmenci’de haberleri göstererek, ‘Eğer ben, Hak-İş genel başkan yardımcısı olmasaydım, Hak-İş’in içerisinde olmasaydım aynı beni de bunlar gibi operasyon yapıp alacaklardı. Allah’ tan Hak-İş’in içerisindeyim de bana dokunamıyorlar’ dediğine bizzat ben ve genel yöneticiler de şahit oldu. Hatta şunu da söyledi, ‘Kayseri’deyken ben bunların birçok toplantılarına katılmıştım’ dedi” diyerek Yunus Değirmenci’nin oğlu Mehmet Akif Değirmenci’nin de FETÖ’den dosyası olduğunu ve bunu terör şubeye suç duyurusunda bulunduğu zaman terör şubeden resmi yazı geldiği an öğrendiğini belirten Ünlü, “Bunun oğlunun zaten FETÖ’yle baya bir ilişkisi var. Oğlu düz memurdu. Düz memurken, FETÖ’den dosyası olmasına rağmen, bir an da göç idaresine ‘daire başkanı’ yapıldı kendisi. Ama yeni gelen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya göreve gelir gelmez bunun oğlunu görevden aldı” diye ifade etti.
FETÖ ile ilgili diğer bir olayında Yunus Değirmenci’nin kendisini, iki teşkilatlandırma uzmanını ve genel merkez yöneticilerini odasına çağırarak kendilerini Konya’ya örgütlenmeye gönderdiğini söyleyen Ünlü, “Konya’da AYD diye bir firma var, Aydınlar Otomotiv. Konya’da herkes bilir. Konya’nın en büyük fabrikasıdır. 7 bin kişi çalıştırır” diyerek Yunus Değirmenci’nin, “Bu fabrikaya gidiyorsunuz, hemen örgütlenme yapıyorsunuz. Az bir üyelik yapın bu bana yeter. Ben zaten geri kalanını getireceğim. Oranın patronu Harun Aydın’ın bana sözü var. Sözünü tutmuyor, telefonunu açmıyor. Sizin, bu oturduğunuz masada, Harun Aydın’ın kendisi oturuyordu. Çok zor durumdaydı geldi, benden yardım istedi. Bunun abisini FETÖ’den içeri almışlar. Fabrikasına kayyum atanmak üzereymiş, fabrikasını kaybedecekmiş. Geldi burada masada benim karşımda ağladı. ‘Aman başkan, beni kurtar. Fabrikamı kurtar. Abimi kurtar. Eğer bunları yaparsan benim iş yerime de senin sendikanı getiririm’ diye, bana söz verdi. Bende araya aracıları koydum. Harun, oraya çok büyük paralar ödedi. Hem abisini kurtardı hem fabrikasını kurtardı. Ama şimdi benim telefonlarımı açmıyor. Verdiği sözü unuttu” dediğini anlatarak FETÖ borsasına aracılık ettiğini kendisinden dinlediğini söyledi. Bu konuyu Konya’da işçilerle konuştuğunu ve işçilerinde bu konuyu bildiğini hatta işçilerin, “FETÖ olayları pik yapmadan önce fabrikanın her yerinde FETÖ’ye ait dergi ve gazeteler vardı. Akşam evlerimize götürüyorduk ve sohbetler ediyorduk. Bu yüzden abisini içeri almışlardı, fabrikaya kayyum atanacaktı. Bir anda nasıl olduysa hepsi kurtuldu. Fabrikaya da kayyum atanmadı” dediğini vurguladı.
Ölümle tehdit edilen Ünlü, Özçelik-İş Sendikası çalışanları tarafından darp edildi: kamera kayıtları gizlendi
İşçilerin ve sendikada çalışanların haksızlığa uğradığını belirterek, hakkını savunmak için sosyal medyada sesini duyurmaya çalışan Ünlü, 30 Temmuz 2024’te de sendikanın Ankara’daki binasının önüne giderek cep telefonundan canlı yayına başladığı an, sendikanın güvenliği ve çalışanları saldırdı. Darp raporu alarak sendika çalışanlarından şikayetçi olan Ünlü, “Özçelik-İş Sendikasında yaşanan yolsuzlukları ilgili kurumlara şikayet ettim ve bu yüzden Sendika Disiplin Kurulu Başkanı Hayrettin Acar, Genel Başkan Yunus Değirmenci’nin öz kardeşi İlhami Değirmenci tarafından ölümle tehdit edildim. Mağdur olduğum haksızlığa karşı sesimi duyurabilmek için sendikanın karşısında Facebook’tan canlı yayın yapmak istedim. Yayın yaparken sendikanın özel güvenlik görevlisi Ersin Atalay, sendika çalışanı Tolgay, Hüseyin Eren ve Murat isimli şahıslar yanıma gelerek sendika yöneticilerinden aldıkları talimat gereğince yayını keserek gitmemi söylediler, ben de bulunduğum yerin halka açık bir yer olduğunu, yaptığımın suç olmadığını, bulunduğum yer itibariyle bana müdahale etmeye yetkili olmadıklarını, eğer yaptığımın suç olduğunu düşünüyorlarsa polis çağırabileceklerini söyledim. Bunun üzerine bana bağırmaya başlayıp canlı yayın yaptığım esnada elimden cep telefonumu zorla alarak sendika genel merkezinin içine girdi” diyerek sonrasında darp edildiğini aktardı.
Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğünün, sendikadan olay gününe ait kamera kayıtlarını istediğini, sendika ise emniyete gönderdiği yazıda, Ünlü’nün sendika çalışanları tarafından dövüldüğü anda kameranın çalışmadığını iddia ettiğini ve sendikanın Başkan Yardımcısı İbrahim Altun ile Genel Sekreteri Ahmet Çolak’ın imzalarının yer aldığı yazıda, “Genel merkezimizde gerçekleşen ve elektrik şebekesinde yaşanan arızadan kaynaklı sistem odası, server bilgi depolama sistemleri ve kapalı devre kamere güvenlik sistemleri kullanılamaz hale geldiğinden ve halen yapısal arızandan dolayı kamera kayıt sistemimiz devre dışı bulunmaktadır. 30 Temmuz 2024 günü saat 11.00 ile 12.00 sıralarında genel merkezimiz önünde yaşanan olaya istinaden amirliğinizce istenilen kamera kayıtlarının olmadığını bildiririz” ifadelerinin yer aldığını belirten Adem Ünlü’nün ise hak arama mücadelesi devam ediyor.
NE OLMUŞTU?