Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürü, tenor Murat Karahan, Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) yeni sanat sezonunda açılacak olmasından heyecan duyduklarını belirterek, "Biz de Devlet Opera Balesi olarak bütün kurumlarımız, hep beraber AKM'nin o devasa güzelliğine, mükemmelliğine yakışır şekilde muhteşem bir gece hazırlıyoruz." dedi.
Karahan, yaptığı açıklamada, Kovid19 sürecinin ardından yaz boyunca açık hava mekanlarında düzenlenen temsillerle izleyicilerle bir araya gelmeye başladıklarını söyledi.
Seyircinin de sanatçıları özlediğini ve temsillerin yoğun ilgiyle karşılandığını belirten Karahan, "İstanbul Opera", "Efes Opera ve Bale", "Bodrum Bale" ile "Aspendos Opera ve Bale" festivallerinde temsillerin kapalı gişe yapıldığını anlattı.
Bütün Dünya Durduğu Gibi Sanat Da Durdu
Karahan, salgın nedeniyle dünyadaki tüm sanat kurumlarının belli bir süre kapalı kaldığını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aslında bütün dünya durduğu gibi sanat da durdu. Sonra yavaş yavaş aşılamanın yaygınlaşmasıyla ve insanların Kovid ile yaşama standartlarını benimsemesiyle beraber sahneler açılmaya başlandı. En son New York'taki Met Opera da önümüzdeki günlerde açılıyor. Artık dünyada hemen hemen faaliyete başlamayan bir opera ve bale bulunmuyor. Tabii yeni standartlara göre çalışılıyor artık. Opera gibi bale gibi tiyatro gibi seyirciyle iç içe, bir anlamda interaktif olan sanatlar için bu süreç çok zordu. Çünkü sanatçının ekmeği, suyu, aslında yaşama sebebi, alkış, seyircisinden bizzat o anda almış olduğu olumlu tepkiler."
Salgın sürecinde TRT2 ve Kültür ve Turizm Bakanlığının YouTube kanalı vasıtasıyla birçok performans sergilediklerini dile getiren Karahan, "Ama ne olursa olsun seyircinin alkışı olmadan bir şey eksik kalıyor işte. Artık sanatçılarımız, bu alkışa yani ekmeklerine, sularına kavuştu. Bu da sanatçılarımızın yüzlerine ve psikolojilerine de sirayet ediyor ve çok daha mutlu görünüyorlar." diye konuştu.
Karahan, yeni sanat sezonunda 6 bölgedeki salonlarda farklı birçok eseri izleyiciyle buluşturacaklarını belirterek, salgın tedbirleri kapsamında temkinli hareket ettiklerini söyledi. DOB'da sanatçı ve teknik ekip çalışanlarının çok büyük bir kısmının aşılandığını vurgulayan Karahan, "O konuda sanatçı arkadaşlarımıza bilinçlerinden ötürü teşekkür ediyoruz." dedi.
Salonlardaki Kovid19 önlemlerine de değinen Karahan, "HES kodu, aşı, maske, mesafe zorunluluğu uyguluyoruz. Dünyadaki örnekleri gibi biz de önlem alıyoruz. Yeni sezonda tüm sahnelerde bazı temsilleri, salonun hacmine, açık veya kapalı olmasına göre şekillendiriyoruz. Kovid, tam olarak hayatımızdan silinene kadar böyle biraz teyakkuzda olarak temsillerimize devam edeceğiz." bilgisini verdi.
Sezon açılışının bu akşam Gordion Antik Kenti'nde sergilenecek "Midas'ın Kulakları" eseriyle yapılacağını ifade eden Karahan, "Gordion Antik Kenti, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde. Eseri tam olarak konusunun geçtiği yerde sahneleyeceğiz." diye konuştu.
Yarıda kesmek zorunda kaldığımız rekorumuzu taçlandırmak istiyoruz
Karahan, "Midas'ın Kulakları"nın akşam yapılacak ilk temsiline Gordion Antik Kenti'ni tanıtmak ve Türk kültürüne katkı sağlamak için sadece büyükelçiler ve kordiplomatların davet edildiğini ancak yoğun izleyici talebi nedeniyle biletlerin bir kısmını satışa açmak zorunda kaldıklarını anlattı.
"Ne mutlu bize. Bizim en büyük sorunumuz bunlar olsun." diyen Karahan, en yüksek mertebede sanatı izleyiciye sunmaya çalıştıklarını belirtti. Seyircilerin alkışlarının, teveccühlerinin sanatçılar için çok değerli olduğunu dile getiren Karahan, şunları kaydetti:
"Devlet Opera ve Balesi, Cumhuriyetimizin en önemli kazanımlarından biri. Bu ülkede 70 yıldan fazladır bir opera bale geleneği var. Bu coğrafyaya baktığımızda, etrafımızdaki birçok ülkenin opera balesi yok. Bildiğim kadarıyla Yunanistan'da sadece Atina operası var. Bizde bu coğrafyaya göre hiç azımsanmayacak derecede 6 yerleşik opera ve bale var ve bu çok değerli. Elimizdeki değeri, en iyi şekilde koruyup yarınlara daha da yüksek mertebede aktarmak için temeller atıyoruz, çalışmalar yapıyoruz ve bunun için kafa yoruyoruz."
Karahan, DOB'un salgın öncesinde büyük ivme yakaladığına işaret ederek, "2019 Ekim'den tiyatroların kapandığı güne kadar tüm zamanların en yüksek seyirci ve hasılat rekorunu kırmıştık. Tüm zamanların hasılat rekorunu 2'ye, 3'e katlayacak ivmeyle gidiyorduk. Ama pandemi o sıralar bizi durdurdu. Büyük bir heyecanla tamamen rahat hareket ettiğimiz dönemin yeniden başlamasını bekleyerek, yarıda kesmek zorunda kaldığımız rekorumuzu taçlandırmak istiyoruz." dedi.
AKM'nin açılışını hepimizin gurur duyacağı bir geceyle yapacağız
Karahan, İstanbul Taksim'de yeniden yapılan Atatürk Kültür Merkezi'nin açılışına da değinerek, "Bu sene bizi en çok heyecanlandıran ve sabırsızlandıran, AKM'nin açılış sürecinin başlamış olması. Biz de Devlet Opera ve Balesi olarak, bütün kurumlarımız, hep beraber AKM'nin o devasa güzelliğine, mükemmelliğine yakışır şekilde muhteşem bir gece hazırlıyoruz." ifadelerini kullandı.
AKM'nin hem teknik hem kapasite hem de akustik anlamda dünyadaki sayılı opera evlerinden biri olacağına dikkati çeken Karahan, "Bizim gururumuz olacak AKM'nin o güzelliğine ayrıca tarihi geçmişine yakışacak bir açılış yapmak için 6 opera ve balemiz olarak var gücümüzle hazırlığımızı devam ettiriyoruz. Hepimizin gururu olan AKM'nin açılışını hepimizin gurur duyacağı bir geceyle yapacağız." dedi.
O akşam gözlerim dolu doluydu
Karahan, kendisinin salgın öncesi en son temsili Kasım 2019'da Rusya'daki ünlü Bolşoy Sahnesi'nde verdiğini, bir de Avrupa konser turu gerçekleştirdiğini anlatarak, uzun süre sonra ilk kez sahneye haziranda İtalya'daki Verona Opera Festivali'nde çıktığını söyledi.
"Cavalleria rusticana" operasıyla izleyiciyle buluştuğunu dile getiren Karahan "O akşam gözlerim dolu doluydu. Sahneyi ve seyirciyle birlikte olmayı gerçekten çok özlemişim." diye konuştu. Verona Opera Festivali'ne uzun yıllardır katıldığını ve birçok eserde Türkiye'yi temsil ettiğini belirten Karahan, "Her sene keyifle katıldığım bir festival. Benim için bu sene önemli olan tarafı, yeniden seyirciye ve sahnemize, sanatımıza kavuşmaktı." değerlendirmesinde bulundu.
Atatürk'ün en sevdiği aryayı Bolşoy Sahnesi'nde bir Türk tenor seslendirecek
Karahan, Bolşoy Tiyatrosundan aldığı davetle 12, 14 ve 16 Ekim'de "Tosca" operası için sahneye çıkacağını bildirerek, şöyle konuştu:
"2015'ten beri aslında Bolşoy'un sanatçısıyım. Orada onlarca temsil yaptım. Pandemi sebebiyle 1,5 yıl buradan uzak kalmıştık. Şimdi çok sevdiğim ve sahnesinde olmaktan çok zevk aldığım Bolşoy Tiyatrosuna dönüyorum. Benim için birkaç önemli nokta var. En önemlisi söyleyeceğim eserin 'Tosca' olması, bu büyük Atatürk'ün, Atamızın en sevdiği opera ve 'E lucevan le stelle' en sevdiği arya. 'Tosca' operasını her nerede ve ne zaman söylersem söyleyeyim, Atamızın anısına ithaf ediyorum. Benim için manevi değeri çok olan bir eser."
Aynı zamanda eserin orkestra şefi Placido Domingo ve soprano Anna Netrebko ile aynı sahnede olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Karahan, "Hepsinin yanında ülkemi uluslararası platformda temsil eden bir Türk sanatçı olmak çok değerli, benim için ayrı bir mutluluk kaynağı." ifadelerini kullandı.