Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Cumhuriyetimizin ikinci asrının ilk yıllarında atacağımız dirayetli adımlar, alacağımız etkin kararlarla kadına yönelik şiddet meselesini ülkemizin gündeminden sonsuza dek çıkaracağımıza inanıyorum." dedi.
Bakan Göktaş, 75. Yıl Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde düzenlenen Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Veri ve İstatistik İstişare Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, kadına yönelik şiddettin dünyanın her yerinde endişe verici bir sorun olduğunu belirtti.
Dünya Sağlık Örgütünün 2021'de yayımladığı rapora göre, dünya genelinde her üç kadından birinin şiddete maruz kaldığını aktaran Göktaş, "Kadın haklarına saygı duymak ve şiddeti önlemek sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda bir insanlık görevi. Bugün hala kadına yönelik şiddetle mücadeleyi konuşuyor olmak ve bu gerçeklerle yüzleşmek bir kadın ve bir anne olarak beni derinden yaralıyor. Şahsen yaşadığım kötü bir tecrübe, kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda benim için adeta bir dönüm noktası olmuştur." diye konuştu.
2009'da yurt dışında bir kadının eşinden gördüğü şiddete ailece şahit olduklarını anlatan Göktaş, "Üç çocuk annesi o kadın eşi tarafından 22 bıçak darbesiyle sokak ortasında katledildi. Yakınlarından kimse olmamasından dolayı da kadının cenazesini yıkama sorumluluğunu annem üstlenmişti. Üç çocuk, yetim ve sahipsiz kaldı. Anne toprakta, baba hapiste." ifadelerini kullandı.
"Başarıya ulaşacağımızdan zerre şüphe duymuyorum"
Yaşadığı bu vahşetin kadın konusundaki çalışmaları için bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Göktaş, şöyle devam etti:
"Siyasi hayatımda kadına yönelik şiddetle mücadeleye önemli bir yer verdim. Bu konuda da devletimizin gücüne güveniyorum ve başarıya ulaşacağımızdan zerre şüphe duymuyorum. Hep beraber el ele vererek bu sorunun kökünü kurutacağımıza inanıyorum. Kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans ilkesiyle yürüttüğümüz çalışmalarımızda bugüne kadar belli bir mesafe kaydettik, inşallah daha da ileriye taşıyacağız. Yönetim bilimlerinde bir söz vardır, 'Ölçemediğinizi yönetemezsiniz.' Biz de politikalarımızı oluştururken verilerden en üst seviyede yararlanmayı amaçlıyoruz."
Kadına yönelik şiddet alanında verilerin mevcut durumunu değerlendirmek, ihtiyaçları belirlemek, alanda yaşanan sorunlara ilişkin çözümleri konuşmak ve onun üzerine neler inşa edebileceklerini değerlendirmek için bir araya geldiklerini söyleyen Göktaş, kadına yönelik şiddetin sadece fiziksel şiddet olarak görülemeyeceğini, psikolojik, fiziki veya ekonomik olarak bir kadına zarar vermeyi içeren her türlü eylemin insan hakkı ihlali temelinde değerlendirilerek mücadelenin bu kapsamda yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Bakan Göktaş, "İstatistiklere yansıyan ve bizleri derinden üzen bu durumu değiştirmek için önemli adımlar atıyoruz." dedi.
"Yasal düzenlemeleri yaparak önemli bir eşiği aştık"
Çalışmalarını, bu alanda temel politika önceliklerini ortaya koyan ve yol haritaları olan "Ulusal Eylem Planları" çerçevesinde yürüttüklerini belirten Göktaş, "4'üncü Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı kapsamında, yıllık planlarımızı Adalet, İçişleri, Milli Eğitim, Sağlık bakanlıkları ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile hazırlıyoruz. Mücadelemizin uzun soluklu olacağı bilinciyle temel kanunlarımızda yasal düzenlemeleri yaparak önemli bir eşiği aştık." ifadelerini kullandı.
Bu sürece özel sektörün katılımını sağlamak amacıyla sendikalar ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği işbirliğinde protokoller hazırladıklarını dile getiren Göktaş, "81 ilimizde 149 kadın konukevi, 82 ŞÖNİM ve 410 Sosyal Hizmet Merkezi olmak üzere toplam 641 sosyal hizmet kuruluşu ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kadın konukevlerinde farklı ihtiyaç gruplarına sunulan hizmetlerin kalitesini artırmak amacıyla 15 ilde 17 ihtisaslaşmış kadın konukevi oluşturduk." bilgisini verdi.
Şiddet mağdurlarının etkin korunmasına yönelik İçişleri ve Adalet bakanlıkları ile yürüttükleri elektronik kelepçe uygulamasını ülke genelinde yaygınlaştırdıklarını anlatan Göktaş, "11 dilde destek veren KADES mobil uygulaması ve ALO 183 Sosyal Destek Hattı ile hizmetlerimizi daha ulaşılabilir hale getirdik. Şiddet uygulayanların tekrar şiddete yönelmesini önlemek amacıyla da iyileştirme ve destek programlarını hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda 'Şiddet Uygulayanlara Yönelik Psikososyal Destek Hizmetlerinin Modellenmesi Projesi'ni hazırlıyoruz." diye konuştu.
"Türkiye Yüzyılı, kadınların yüzyılı olacaktır"
Kadına yönelik şiddetle mücadelenin, topyekun bir mücadele olduğunu vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti:
"Birlikte çalışarak her alanda yapacağımız köklü çalışmalarla bu küresel sorunun çözümünü kolaylaştıracağımıza inanıyorum. Kadına yönelik şiddetle mücadelede birlikte hareket etmek ve farklı alanları aynı hedefe doğru harekete geçirmek önemli. Devletimizin tüm kurumları, akademi dünyası, sivil toplum kuruluşları, medya camiası hep birlikte mücadele ederek bu çağ ve insanlık dışı sorunu çözüme kavuşturacağız. Cumhuriyetimizin ikinci asrının ilk yıllarında atacağımız dirayetli adımlar, alacağımız etkin kararlarla kadına yönelik şiddet meselesini ülkemizin gündeminden sonsuza dek çıkaracağımıza inanıyorum. Cumhurbaşkanımızın sıkça kullandığı 'Türkiye Yüzyılı, kadınların yüzyılı olacaktır' ifadesini mücadelemizin vizyonu olarak kabul ediyoruz."
Göktaş, hayatın her alanında kadınların daha başarılı, güçlü ve öz güvenli olmaları doğrultusunda çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Ancak şu konuya da değinmeden geçemeyeceğim. Geçen hafta Büyükçekmece'de yaşlı bir kadına fiziki ve sözlü saldırıda bulunuldu. Orada bulunanlar duruma sessiz kalmalarının yanında faili de korumaya alarak olay yerinden uzaklaştı. Üzülerek belirtmeliyim ki şiddete uğrayan bir kadın varken sessiz kalmak, duruma müdahale etmemek şiddeti normalleştirir ve devam etmesine olanak sağlar. Şiddete karşı sıfır tolerans ilkemizin temel gayesi de budur. Biz toplumun tüm kesimlerine yönelik faaliyetler yürütüyoruz ve şiddeti siyaset üstü bir mesele olarak görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Yapılacak istişarelerin, çalışmalarına güç katacağına inandığını ifade eden Göktaş, birlikte hareket ettikleri tüm kurum ve kuruluşların tecrübelerinin mücadeleyi kolaylaştıracağını sözlerine ekledi.
