Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Tunç, Türkiye'deki yargı sürecinin bağımsız mahkemeler tarafından yürütüldüğünü vurguladı. Anayasa’nın 9. maddesi gereğince yargı yetkisinin bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanıldığını belirten Tunç, 10. madde kapsamında ise herkesin kanun önünde eşit olduğunu hatırlattı.
Anayasa’nın 138. maddesi gereği mahkemelerin bağımsızlığına dikkat çeken Bakan Tunç, hakimlerin yalnızca Anayasa, kanun ve hukuka bağlı olarak vicdani kanaatleri doğrultusunda karar verdiğini ifade etti. Hiçbir kişi, makam veya merciin yargıya müdahale edemeyeceğini belirten Tunç, hukukun üstünlüğünün Türkiye’de anayasal bir ilke olmanın ötesinde, bir yaşam biçimi olarak içselleştirildiğini söyledi.
İBB'ye yönelik soruşturma neden başlatıldı?
Bakan Tunç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın da aralarında bulunduğu 106 şüpheliye yönelik iki ayrı soruşturma başlatıldığını hatırlattı.
Soruşturmalardan biri İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülüyor. Bu dosyada 7 şüpheli yer alırken, "terör örgütüne iştirak halinde yardım etme" suçlamasıyla ilgili delillerin incelendiği belirtildi. Bu kapsamda:
- 3 şüpheli tutuklandı,
- 1 şüpheli hakkında adli kontrol kararı verildi,
- 2 şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarıldı,
- 1 şüpheli gözaltında bulunuyor.
İkinci soruşturma ise Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülüyor. Bu dosyada "çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve yönetme, rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık ve kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme" gibi suçlamalar bulunuyor. Bu kapsamda 48 kişi tutuklanırken, toplamda 106 şüpheliden 51’i tutuklandı, 41 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, 14 kişi hakkında ise yakalama işlemleri devam ediyor.
Soruşturmanın içeriğinde neler var?
Bakan Tunç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalarda MASAK raporları, vergi uzmanlarının incelemeleri, mülkiye müfettişlerinin raporları, tanık beyanları ve diğer delillerin bulunduğunu belirtti. Soruşturma dosyasında yer alan iddialar arasında şunlar bulunuyor:
- İBB'nin iştirakleri ve reklam gelirleri üzerinden bazı özel kişi ve şirketler aracılığıyla ihalelerde usulsüzlük yapıldığı,
- İhaleyi alan firmaların farklı işlemlere zorlanarak maddi menfaat elde ettiği,
- Kaynağı belirsiz paraların şüphelilerin şirketlerine aktarılması yoluyla haksız kazanç sağlandığı,
- Ruhsat yetkilerinin kötüye kullanılarak yasa dışı menfaat talep edildiği,
- Belediye iştiraklerine ait açık hava reklam gelirlerinden bazı paraların paravan şirketler aracılığıyla aktarılması,
- CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınması sürecinde yasa dışı finansal işlemlerin gerçekleştirildiği,
- Belediye çalışanlarının kendi şirketleri üzerinden belediyeye yüksek fiyatlı işler yaptığı ve sahte faturalar düzenleyerek suç gelirinin aklandığı.
tunç: Soruşturmayı siyasi gösterme çabalarını reddediyoruz
Bakan Tunç, gözaltı işlemleri başladıktan sonra bazı kesimlerin kamuoyunu yanlış yönlendirmeye çalıştığını belirterek, bu soruşturmaların siyasi bir süreç gibi yansıtılmasının doğru olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik mesnetsiz iddiaların gündeme getirildiğini belirten Tunç, bu tür açıklamaları kesin bir dille reddettiklerini vurguladı.
Soruşturmanın bağımsız yargı organları tarafından yürütüldüğünü dile getiren Tunç, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesine göre cumhuriyet savcılarının suç iddialarıyla ilgili harekete geçme yükümlülüğü bulunduğunu hatırlattı.
Soruşturmanın hukuk çerçevesinde yürütüldüğünü ve yargı sürecine müdahale edilmemesi gerektiğini belirten Bakan Tunç, kamuoyunun süreç tamamlanmadan spekülatif değerlendirmelerde bulunmaması gerektiğini ifade etti.
"Tarafsız ve bağımsız Türk yargısına güvenmek gerekmektedir. Adaletin tam ve eksiksiz tecellisi için süreci sükûnetle takip etmek, verilecek kararı saygıyla karşılamak hepimizin ortak sorumluluğudur." diyen Tunç, yargı sürecinin sonucunun beklenmesi gerektiğini vurguladı.
bakan tunç: Uluslararası toplum ön yargılı davranıyor
Bakan Tunç, uluslararası kamuoyunda yapılan bazı açıklamalarda Türkiye’ye yönelik ön yargılı ve çifte standartlı yaklaşımların gözlemlendiğini belirterek, bu tutumları kesin bir dille reddettiklerini söyledi.
Avrupa'da birçok siyasetçi ve devlet yöneticisinin adli soruşturmalar ve yargı süreçlerine tabi tutulduğunu hatırlatan Tunç, "Bu nedenle Avrupalı dostlarımızın bu konuda sağduyulu bir yaklaşım göstermeleri, ülkemizin iç hukukuna saygının bir gereğidir." ifadelerini kullandı.