CNN'de Hakan Çelik’le Hafta Sonu programına katılan ve gündeme ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulunan Bakan Tunç, sokak röportajlarına ilişkin açıklamasında 'Sokak röportajları yasaklanıyor mu' diye bir propaganda yapılmaya çalışıldı. Sokak röportajlarının sakıncası yok." ifadelere yer verdi.
Bakan Tunç'un açıklamaları şöyle:
TİKTOK KAPATILACAK MI, BÖYLE BİR KAYGI VAR?
"Sosyal medyanın kapatılması konusu artık tüm dünyanın konuştuğu bir şey. Sosyal medya şirketleri burada bir yayın yapıyorlar bu hizmeti ülkemizin altyapısını kullanarak yapıyorlar. Buradan bir para da kazanıyorlar. Bu hizmeti verirken suç işlenmesini önlemezseniz kanun devreye girer.
"YARGI MAKAMLARI MUHATAP BULAMIYORDU"
Sosyal medya şirketlerinin Türkiye'de temsilcilikleri yoktu. Yargı makamları muhatap bulamıyordu. Burada kanuni düzenleme yapılarak Türkiye'de temsilcilikler açıldı. Katalog suçlarla ilgili bir durum olduğunda, çocuk istismarı gibi, yargı bu içeriği çıkarın diyor, çıkarılmadığı zaman kategorili cezalar oluyor. Mahkeme kararlarının uygulanması lazım.
"BTK'NIN YETKİSİ VAR"
Instagram'da katalog suçlar oldu. BTK'nın yetkisi var. Bu adımları atmazlarsa istemediğimiz bir durum ortaya çıkar. Milyonlarca insanımızın kullandığı sosyal medya mecrasının kapatılmasını tabii ki de istemeyiz. O içerikler kaldırılırsa yasak kaldırılır.
"HER OLAYDA HEMEN TUTUKLAMA OLMUYOR"
Tutuklama bir istisnadır bir tedbirdir. Tutuklama sebepleri vardır. Katalog suçlar vardır. Her olayda hemen tutuklama olmuyor. Bazı olaylarda da neden tutuklama olmadı diye tepki oluyor. Tutuklamaya karar veren hakim.
"O RÖPORTAJDA SUÇ TEŞKİL EDEN..."
'Sokak röportajları yasaklanıyor mu' diye bir propaganda yapılmaya çalışıldı. Sokak röportajlarının sakıncası yok. O röportajda suç teşkil eden bir şey varsa o ifadeleri kullanan kişinin yargılanması söz konusu olabilir. Terör, şiddet propagandası olursa kişiye işlem yapılır. Sokak röportajı yaptığı için açılmıyor soruşturma, suç teşkil eden bir durum olursa o zaman açılıyor."
MEHMET ŞİMŞEK'İN İSTİFA ETTİĞİNE İLİŞKİN İDDİALAR
Bunlar kasıtlı olarak ortaya atılan iddialar. Ekonomi hedeflendi. Yeni bir ekonomik program uygulanıyor. Bütün çaba içerisindeler. Göstergeler iyi noktaya gidiyor. Milletimizin aynı alım gücüne erişmesi ve enflasyonun tek haneye inmesi için büyük bir çaba var ve bu da gerçekleşecek. Ekonominin bu hedeflerinin yakalanamaması için manipülasyon yapan çeteler var. Siyasetçiler, akademisyenler var.
"BU TÜR KASITLI HABERLERİ YAPANLAR..."
Bu şekilde halkı yanıltıcı bilgileri yayanlarla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlattı. Sayın Bakanımızın böyle bir istifa olmadığını söylemesine rağmen yaymaya devam ettiler. Kasıtlı bir yaklaşım. Ekonomi düzelmesin, hükümet yıpransın diye yapılan bir şey. Bu tür kasıtlı haberleri yapanlar millet nezdinde itibar görmez. Sosyal medya kullanıcısı en çok ülkelerden biriyiz. Gerçek hayatta suç olan sanal alemde de suç olur.
"MECLİSİMİZ BU TÜR GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLMAMALI"
Meclis'te yumruklaşma hepimizi üzdü. Bu tür manzaraların olmaması lazım. Gazi Meclisimiz Türkiye'nin demokrasinin kalbidir. Bazı milletvekili iç tüzüklere aykırı hareket ederek bu tür olaylara sebebiyet verebiliyorlar. Son oturumda konuşmacının konuşmaya başlar başlamaz, genel görüşmenin dışına çıkarak tahrik içerek bazı söyler söylendiğinde oradaki bazı vekillerin tepkisiyle karşılaşması mümkün. Hakaret içeren sözler bu tür şeylere sebep olabiliyor. Meclis kürsüsünde hakaret olmaz. Meclisimiz bu tür görüntülere sahne olmamalı. Meclis'in saygınlığına gölge düşürmemek gerekir. Kürsüden konuşan kişi bu tür bir olaya sebebiyet verdiğini göstermek istiyor.
Oradaki vekillere 'Siz teröristseniz' derseniz bu bir hakaret. Kürsüde ifade özgürlüğü sınırı aşılmamalı.
"TÜRK YARGISINA GÜVENELİM"
Savcılarımız bu soruşturmayı titizlikle yürüttüler. MASAK raporları çerçevesi içinde mahkemenin verdiği bir karar söz konusu. Dosyanın içeriğiyle ilgili bilgi olmadan neden serbest kaldı ya da neden tutuklandı demek olmaz. Bunu değerlendirecek olan bağımsız ve tarafsız yargı. Bırakalım yargı kendi mecrasında işlesin ve Türk yargısına da güvenelim. Dosya zaten kamuoyuna açık, isteyen ulaşabilir.
"BUGÜN DARBECİLERİ YARGILAYAN BİR YARGI SİSTEMİMİZ VAR"
Adalet mülkün temeli diyoruz. Adaletin tecellisi için hukuk devleti şart. Yargı bağımsız olmazsa hukuk devletinden bahsedilemez. Hukuk devletini güçlendirecek önemli reformlar yaptık. Anayasamızdaki vesayetçi ruhu kaldırmaya yönelik önemli reformlar yaptık. Yargı alanında son 22 yılı büyük reformlarla geçirdik. Kılık kıyafet özgürlüğü yoktu ülkemizde.
12 Eylül'de bir sağdan bir soldan diye yaşları büyütülerek idam eden bir yargı vardı. Geçmişte darbecilere yardım eden bir yargı varken bugün darbecileri yargılayan bir yargı sistemimiz var. Artık darbe mağdurlarının yanında olan bir yargı var.
"ÇALIŞMANIN SON AŞAMASINDAYIZ"
Hukukun üstünlüğünü esas alacak. Gecikmeyen bir adalet sistemi. Bunu biz bir yıldan bu yana tüm taraflarla toplantı yaptık. Görüşler aldık. Bu görüşler doğrultusunda nerede tıkanma var nerede gecikme var, tüm bu görüşleri biz derledik toparladık. Çalışmanın son aşamasındayız.
Yargı reformu strateji belgesi gelecek 4 yılı kapsıyor. Yargıda köklü bir değişim geliyor. Hukuk ve ekonomi birbiriyle doğru orantılı.
SÜRESİZ NAFAKA DÜZENLEMESİNE İLİŞKİN AÇIKLAMA
Kısa süren evlilikler bakımından uzun süren nafaka eleştirileri var. Hassas bir konu, kadın da mağdur olmamalı. Tarafları dinleyip makul bir çözümü bulmak da fayda var. Bir ay süren bir evlilik ve yıllar süren bir nafaka ödemesi... Bu sadece nafaka üzerinde değil boşanma davaları, tüm aile hukuku konularında hakkaniyetli bir çözüm için çalışıyoruz.
"RUHSATSIZ SİLAH NOKTASINDA..."
İçişleri Bakanlığımızın bir çalışması var. Ruhsatsız silah noktasında bunun toplumda istemediğimiz durumlara yol açtığını görüyoruz. Sıkı denetimlerle üzerinde durulması gereken bir husus."