28 Şubat postmodern darbesinin en derin mağdurlarından biri olan Gülcan Taşdemir, başörtüsü nedeniyle üniversiteden uzaklaştırıldıktan sonra yaşadığı zorlukları ve yıllar süren mücadelesini anlattı. "Sanki suç işlemişiz gibi kırmızı kalemle işaretliyorlardı" diyen Taşdemir, 21 yılını kaybettiğini belirterek, yaşadığı mağduriyetin derin izlerini paylaştı. Ancak, tüm bu acıların ardından hayatına yeni bir başlangıç yapmayı başardı.
28 Şubat'ın Derin İzleri: Eğitim Hakkının Elinden Alınması
Gülcan Taşdemir'in hayatı, 28 Şubat sürecinin başlangıcında büyük bir dönüm noktasına dönüştü. 1999 yılında Konya Selçuk Üniversitesi Kimya Bölümü'nü kazanan Taşdemir, üniversite hayatına büyük bir umutla adım atmıştı. Ancak, ikinci sınıfa geçtiklerinde başörtüsü yasağı nedeniyle eğitimine devam edemedi. Taşdemir, "Başörtüsüyle okula kabul edilmeyeceğimiz söylendiğinde inanamıyorduk. Sanki suç işlemişiz gibi kırmızı kalemle işaretliyorlardı" diyerek o dönemin baskıcı atmosferini anlatıyor.
O dönem başörtüsü yasağının getirdiği en büyük sıkıntının, öğrencilerin yalnızca eğitim hakkından mahrum bırakılması değil, aynı zamanda kimliklerinden de soyutlanmaya çalışılmaları olduğunu belirten Taşdemir, "Başörtüsü, onların tek derdi haline gelmişti, eğitim değil" şeklinde konuştu. Öğrenciler, başörtülerini gizlemek için peruk takarak okula girmeye çalışsalar da bu da kabul edilmedi. Zorluklar, her geçen gün daha da artarak Taşdemir’in okuldan uzaklaştırılmasına kadar gitti.
28 Şubat’ın İzleri Hala Silinmedi
Taşdemir’in hayatı, 28 Şubat sürecinin etkisiyle büyük bir kayba uğrasa da, yıllar sonra gelen yeni fırsatlarla yeniden şekillendi. 2011 yılında çıkarılan af sayesinde üniversiteye geri dönme fırsatı bulan Taşdemir, hayalini kurduğu kimya eğitimini devam ettiremedi. Ancak, ilahiyat fakültesine yatay geçiş yaparak eğitim hayatını yeniden başlattı. "Kimya okumak isterdim, ancak bu süreçte ilahiyat okumak zorunda kaldım" diyen Taşdemir, dört yıl boyunca bu bölümü başarıyla tamamladı.
Gülcan Taşdemir, 28 Şubat süreciyle ilgili dosyalarını kapattığını düşündüğü bir dönemde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tensipleriyle Kırıkkale Valiliği'ne memur olarak atandı. 2021 yılında gerçekleşen atama, Taşdemir’in yıllarca süren mücadelesinin sonunda elde ettiği bir başarı oldu. Yaşadığı zorlukları geride bırakmaya çalışan Taşdemir, "28 Şubat benim için ahirete kalmış bir davaydı. İnşallah biz ahirette de hakkımızı alacağız" diyerek yaşadığı mağduriyetin ardından kazandığı yeni başlangıcı onurlandırdı.
Taşdemir’in yaşadıkları, yalnızca bireysel bir mağduriyet değil, aynı zamanda Türkiye’nin modern tarihinde büyük bir dönüm noktasını işaret ediyor. 28 Şubat, başörtüsü yasağı gibi siyasi baskılarla birçok gencin eğitim hakkını engelledi. Ancak, yıllar sonra bu yasağın etkileri hala sürerken, Taşdemir gibi isimler bu sürecin izlerini hayatlarında taşımaya devam ediyor.
