"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Şiddetli yağmur
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4465 %0.3
36,3032 %0.16
3.150.280 %0.925
2.837,00 0,09
Ara
İşçi Haber Gündem Depremde 60'tan fazla akrabalarını kaybettiler

Depremde 60'tan fazla akrabalarını kaybettiler

6 Şubat 2023 günü depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta 60'ı aşkın yakınını kaybeden babaanne ve 2 torunu, derin acılarına rağmen yaralarını sarmaya çalışıyor.

6 Şubat 2023 günü yaşanan iki büyük depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta 60'ı aşkın yakınını kaybeden babaanne ve 2 torunu, derin acılarına rağmen yaralarını sarmaya çalışıyor. Deprem günü sonrasında yaşadıklarını anlatan Burak Tuzcu "Bu kadar kişiyi kaybedince insan hayattan zevk almıyor.  Ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu kadar acıya nasıl dayandık, biz bile hayret ediyoruz." dedi.

Onikişubat ilçesi Hayrullah Mahallesi'ndeki Yeşilada Apartmanı'nda yaşayan Seher Tuzcu'nun oğlu Murat (46), gelini Menekşe (45), torunları Seher (23) ve Erkan Tuzcu (13) enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. Bu aileden geriye askerde olan Mustafa (25) ve deprem sırasında Seher Tuzcu'nun yanında kalan Burak Tuzcu (17) kaldı. Oğlu ve ailesinin yanı sıra depremde 60'tan fazla yakınını kaybeden babaanne Tuzcu, 2 torunuyla yaşadıkları büyük acılara rağmen yaşama tutunmaya çalışıyor. 

"ANNEMLERİN EVİ YERLE BİR OLMUŞTUR"

Babaanne Tuzcu, deprem anında torunu Burak'ın bağırarak yanına geldiğini ve kendisine sarıldığını söyledi. Burak'ı teselli etmeye çalıştığını anlatan Tuzcu, "Torunum, 'Annemlerin evi yerle bir olmuştur.' dedi. Ben de 'Öyle deme, öyle bir şey aklına gelmesin, annen baban herkes sağ' dedim." ifadelerini kullandı. 

Kendi evinin de merdivenlerinin hasar gördüğünü, evden nasıl indiklerini bilmediğini dile getiren Tuzcu, oğlunun evinin yanına gittiklerinde, binanın yıkıldığını gördüklerini dile getirdi. Tuzcu, şöyle konuştu: 

"Ev yok, bir şey yok, çocuklarım yok. Yağmur yağıyor, sırtımızda bir şey yok. İkinci ve üçüncü gün kuzularımı enkazdan çıkardılar. Evladım, gelinim... Enkaz başında bekledik, çocuklarımın çıkmasını bekledim.

"BENİM YİĞİDİM KURTULMUŞTUR DEDİM AMA...

Gelin kaçamadı ama benim kuzum, yiğidim, Murat'ım kaçtı dedim. Hastanelerden haber bekledim ama yokmuş, kaçamamışlar. Bekledik, gelmediler.

Bugüne çok şükür, ayaktayız, yaşıyoruz. Tansiyon ve şeker hastasıyım. Ama torunlarım için kurban olduğum Allah beni ayakta durduruyor. Yemeklerini pişirip, çamaşırlarını yıkıyorum. Beraber yaşıyoruz." 

"ÇOK KAYBETTİK BİZ" 

Tuzcu, oğlunun çok iyi bir evlat olduğunu, günde 4 defa kendisini aradığını dile getirdi. 

Depremde oğlu ve ailesinin yanı sıra 60'tan fazla kişinin hayatını kaybettiğini belirten Tuzcu, "Amcamızın oğlu, halamızın oğlu, halamızın torunu. Çok kaybettik biz. Allah'ın verdiği canı Allah alır. Dayanamadık ama dayanmaya çalıştık. Ağladık, söyledik." dedi. 

"KESERLERLE DUVAR KIRIP AKRABALARIMIZI ARADIK"

Burak Tuzcu ise babaannesi Seher Tuzcu ile birlikte yaşadığını, depremde büyük bir gürültüyle uyandığını belirterek, korktuklarını, evden çıkmaya çalıştıklarını, merdivenler hasar gördüğü için komşularının yardımıyla babaannesini indirdiklerini söyledi. 

Ailesinin yaşadığı binaya gittiğinde binanın yıkıldığını gördüğünü ifade eden Tuzcu, şöyle konuştu: 

"Kendi çabalarımla binaya çıktım, evimizi bulmaya çalıştım. Mutfağımızı buldum, içeri girmeye çalıştım. Amcalarımı, akrabalarımızı ve ağabeyimi aradım. Yardım gelmesini bekledim. Durmadan enkazdaydım.

Keserlerle falan evin duvarlarını kırdık, içeri girmeye çalıştım. Küçük deliklerden amcam beni enkaza soktu. Yani elimizden geldiğince çıkarmaya çalıştık ama olmadı. Elimizden ne geliyorsa onları yaptık. Çekiçlerle tuğlaları kırdık. Enkaz altında seslerini hiç duymadım." 

"BU KADAR ACIYA NASIL DAYANDIK BİZ  BİLE HAYRET EDİYORUZ"

Enkazda ablasını bulduğunu, o an yıkıldığını anlatan Tuzcu, ablasına sarılarak ağladığını kaydetti. 

"Annemi, babamı, kardeşlerimi ve akrabalarımdan 60'tan fazla kişiyi kaybettik. Bu kadar kişiyi kaybedince insan hayattan zevk almıyor. Yaşadığımız şeyler kolay değil. Allah sabır veriyor artık. Takdiriilahi, zor hatta kelimelerle bile söyleyemiyorum artık. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu kadar acıya nasıl dayandık, biz bile hayret ediyoruz. Bizim için zordu." diye konuşan Tuzcu, aile olarak birbirlerine çok düşkün olduklarını dile getirdi. 

"TEK TESELLİM AĞABEYİM"

Her gün ailesiyle birlikte olduğunu belirten Tuzcu, sözlerini şöyle tamamladı: 

"Ama bir yıl olmuş, yoklar. Durumumuz kelimelerle anlatılmaz. Yakınlarımızı defnettikten sonra evden dışarı çıkamadım. İçimde hep bir boşluk oldu. Anladım artık gittiklerini. Ölenlerle ölünmüyor. Biz de yaşamımıza devam ediyoruz. Evi geçindirmek için çalışıyorum. Hem okuyorum hem çalışıyorum. Elimizden geldiğince mücadele vermeye çalışıyoruz. Tek teselli kaynağım ağabeyim. O da olmasa belki ben de daha farklı olurdum."  

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *