Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı olarak yurt içi ve dışında birçok çalışma gerçekleştirdiklerini belirterek, "Sadece Türkiye Diyanet Vakfının değil, milletimizin kurduğu yüzlerce vakfın hem ülkemizde hem de ülke dışındaki gönül coğrafyasında yapmış olduğu hizmetler, milletimizin ne kadar büyük olduğunu, cömert olduğunu tanıtmak anlamına geliyor." dedi.
Erbaş, Sultan Ahmet Aydın Kur'an Kursu ve Gençlik Merkezi ile Korkuteli ilçesinde yapılan camilerin toplu açılışı töreninde mekanların en hayırlısının cami ve Kur'an kursları olduğunu, bu açılışlarda bulunmanın da hayırlı bir görev olduğunu söyledi.
Camilerin yanında gençlik merkezlerinin kendileri için çok önemli ve değerli olduğunu vurgulayan Erbaş, "Camilerimizi, Kur'an kurslarımızı, gençlik merkezlerimizi, hele 45 yaşındaki çocuklarımız için açılan sınıfları, kursları yapmak için gayret eden, hayır yarışına giren o kardeşlerimizden, hayır sahibi insanlarımızdan Allah razı olsun." diye konuştu.
İnsanın öldükten sonra amel defterinin kapandığını ifade eden Erbaş, buna karşılık, cami, okul ve Kur'an kursu yaptıran, hayırlı insan yetiştiren ve son olarak da ilminden yararlanılan ilim insanların amel defterinin kapanmayacağını dile getirdi.
"Kim ki Allah için bir mescit yaparsa Allah cennette onun karşılığı bir makamı ona nasip edecektir." hadisine atıfta bulunan Erbaş, bu camileri yapan bütün hayırseverlerin Allah Resulü'nün müjdesine nail olduğunu bildirdi.
Yardımlar milletin cömertliğini gösteriyor
Eğitim, gençlik merkezleri, Kur'an kurslarını yapmak için hayırda yarışan kulların, bütün insanlığı Allah yoluna sevk etmiş gibi olacağını vurgulayan Erbaş, "Bizim medeniyetimiz camiyi şehrin kalbi olarak kabul etmiş. Yüce Peygamberimizin Yesrib'e hicret ettiğinde ilk yaptığı şey, oranın ortasına cami inşa etmek olmuş ve o mescidin içinde bir mektep yapmış ve orada yetişen sahabeler binlerce kilometre uzağa ilim, irfan götürmüştür. Bugün Korkuteli ilçesinde Allah Resulü'nün varisleri, gençlik merkezleri, cami, Kur'an kurslarıyla süslemişler, emeği geçen herkesten razı olsun." diye konuştu.
Erbaş, ilk inen surenin "Oku", ikinci inen surenin de "Kalem" olduğunu, bu medeniyetin mensuplarının, çocuklarının elinden kitap düşmemesi gerektiğini söyledi.
Diyanet İşleri mensupları olarak toplumun önünde rehberlik eden hizmetkarlar olduklarını belirten Erbaş, şöyle konuştu:
"Diyanet İşleri Başkanlığı, ilk kurulduğu sırada din görevlisi karşılığında 'Hademei Hayra' yani hayır hizmetliler, hayır hizmetkarları, bunu ülkemizde 81 ilimizde, 922 ilçemizde ve binlerce köyümüzde yaptığımız gibi yurt dışında yüzlerce ülkede insanlara rehberlik etmeye çalışıyoruz. Sadece Kur'an faaliyetleri, Kurban Bayramı faaliyetleri dolayısıyla ülkemizdeki tüm beldelere ulaştığımız gibi, Türkiye Diyanet Vakfı vasıtasıyla dünyanın 149 ülkesine ulaşıyoruz. Ramazan hizmetleri vasıtasıyla 100 civarında ülkede iftar sofraları kuruyoruz. Bu, milletimizin cömertliğini, milletimizin büyüklüğünü, yüceliğini, sevgisini ve muhabbetini milyonlarca insana tanıtmak anlamına geliyor. Sadece bir ramazan sofrası kurmaktan ibaret değil, bunun anlamı, sadece 12 kilo kurban eti ulaştırmak değil, bu bayrağımızı tanıtmak anlamına geliyor. Sadece Türkiye Diyanet Vakfının değil, milletimizin kurduğu yüzlerce vakfın hem ülkemizde hem de ülke dışındaki gönül coğrafyasında yapmış olduğu bu hizmetler, milletimizin bu şekilde ne kadar büyük olduğunu, cömert olduğunu tanıtmak anlamına geliyor."
Erbaş, hep birlikte Kur'an ve sünnet yolunda çalışıp yeryüzünde iyilik egemen oluncaya kadar çalışmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
Konuşmalardan sonra Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Antalya Valisi Ersin Yazıcı ve protokol üyeleri, hayırseverlere Kur'anı Kerim ve teşekkür plaketi verdi.
Ardından Kuran Kursu, gençlik merkezi ve camilerin açılışı gerçekleştirildi.