İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, hakkında; “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla soruşturma başlattı. Gülşen hakkında “mevcutlu olarak ifadeye getirilmesi” kararı verilmişti.
Gülşen’in ifadesi ortaya çıktı.
Şarkıcı Gülşen, ifadesinde suçlamaları kabul etmedi. Grubunda Miraç adlı müzisyenin “imam” lakabı olduğunu belirten Gülşen, aralarında geçen bir konuşma dolayısıyla suç işleme kastının olmadığını savundu.
Gülşen, ifadesine şunları söyledi:
“Ben 25 yıllık sanatçıyım. Benim müzisyen çalışma arkadaşlarım var. Bu grupla birlikte konserlerde sahne alırım. Benim kadromda klavye müzisyeni olarak yer alan “Miraç” isimli arkadaşımın lakabı “imamdır”. Arkadaşlarla kendi aramızda ‘aptal, salak, sapık' olarak şakalaşırız. Talihsizlik olarak bu iki kelime bir araya gelmiştir. Arkadaşımız imam hatipte okumamıştır. Miraç'ın soy ismini ve iletişimini hatırlamıyorum. Grupta tüm arkadaşlarımın lakabı mevcuttur.
Bu konuşma, konserin hatırlamadığım bir aşamasında muhtemelen şarkı arasında Miraç ile aramızda geçen bir konuşmadır. Ben orkestrama hitaben “beni seyircilerinin arasında omuzlarınızda taşıyın” demem üzerine bana okrestra arasından “seni imam taşısın” şeklinde cevap gelince bahse konu konuşma Miraç'la aramızda geçmiştir. Bu konuşma konsere katılanlara ya da medyaya hitaben yaptığım bir konuşma değildir. Ben ülkesini seven, fırsat eşitliğine inanan, kimseyi ayırıp örselemeyen bir sanatçıyım.
“PROVOKATİF AMAÇLA SERVİS EDİLMİŞTİR”
Bu kısa görüntü aylar sonra kim tarafından, ne amaçla servis edildi bilmiyorum. Ancak provokatif amaçlı olarak servis edildiğini düşünüyorum. Ben imam hatiplileri ya da ülkemizin bir kısmını kötülemek, onlara hakaret etmek amacıyla asla bu konuşmayı yapmadım. Ülkenin tüm değerlerine ve hassasiyetlerine saygım sonsuzdur. Kesinlike atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ayrıca yaşanan olayın zamansız bir yerde gerçekleşmesi talihsizliktir.”
“SUÇLAMAYI KABUL ETMİYORUM”
Gülşen, savunmasında “Şakalaşmanın herhangi bir gruba yönelik nefret içerikli olarak algılanması beni çok üzmüştür. Suç işleme kastım yoktur. Atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep ediyorum” ifadelerine yer verdi.
TUTUKLANDI
Savcılığın talimatı üzerine polis ekipleri harekete geçti. Gülşen, söz konusu soruşturma kapsamında polis ekiplerince gözaltına alındı.
Gözaltına alınan Gülşen, emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adliyesine sevk edildi. Polis tarafından adliyeye getirilen Gülşen, otoparktan adliyeye giriş yaptı. Cumhuriyet savcısına ifade veren Gülşen, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
"ÖZGÜRLÜĞÜ SAVUNURKEN ELEŞTİRDİĞİM RADİKAL UCA SAVRULDUM"
Gülşen, sosyal medya hesabından da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklaması şöyle:
"Uzun yıllardır birlikte çalıştığım çalışma arkadaşlarım ile iş ve çalışma ortamında yapmış olduğum bir espri toplumu kutuplaştırmayı hedefleyen kimseler tarafından öne çıkarılarak yayınlanmıştır.
Sözlerimin ülkemizdeki kutuplaştırmayı hedefleyen kötü niyetli kimselere malzeme vermiş olmasından dolayı üzgünüm. İnandığım özgürlüğü savunurken eleştirdiğim radikal uca kendimin savrulduğunu görüyorum.
Videodaki söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum. Daha başka bir dil bulmalıydım; bulacağım..."