Şafak Başa ifadesinde, Ekrem İmamoğlu ile yalnızca görev gereği tanıştığını belirterek, "Şahıslardan hiçbiriyle herhangi bir ticari ilişkim yoktur. Ekrem İmamoğlu, İBB Belediye Başkanı ve aynı zamanda İSKİ Yönetim Kurulu Başkanı olduğu için tanırım. 2019 yılında İSKİ'ye atandığımda iş gereği kendisiyle tanıştım. Daha öncesinde şahsi bir tanışıklığım bulunmamaktadır. Tarafıma okunan firma ve firma sahipleriyle ilgili de herhangi bir ticari ilişkim yoktur. Hiçbir şirketi bilmem ve sahiplerini tanımam." ifadelerini kullandı.
İfadesinde su havzaları ile ilgili süreci anlatan Başa, İSKİ'nin su havzaları konusunda görüş veren kuruluş olduğunu ve işlemlerin Çevre Koruma Kontrol Dairesi Başkanlığı aracılığıyla yürütüldüğünü belirtti. Başa, "Bu daireye bağlı Planlama Şube Müdürlüğümüz gelen talebi değerlendirir. İlgili birimlere sorar ve Genel Müdür Yardımcısı imzasıyla ilgili kamu kuruluşuna görüş gönderilir. İddia edilen olayda idari süreç devam ederken, arkadaşlarım ilgili yerle ilgili yasa gereği olumlu görüş verilmesinin mümkün olmadığını ifade ettiler. Bu firmanın temsilcisi veya ortağı olduğunu iddia eden kişi, İSKİ yetkililerini tehdit etti ve WhatsApp üzerinden sözlü tacize varan mesajlar gönderdi. İdris Ö. olarak bildiğim şahsın, İSKİ çalışanlarına baskı yaparak tehditle olumlu görüş almaya çalıştığını biliyorum." dedi.
başa: Su Havzalarını Korumak İçin Göreve Geldim
Şafak Başa, İSKİ Genel Müdürü olarak görev süresi boyunca su havzalarının korunması konusunda titizlikle çalıştığını belirterek, "Su havzaları ile kaçak imar mevzuatına aykırı uygulamalara karşı mücadele ettim. İSKİ tarihinin en fazla kaçak yapılaşma ile mücadele eden genel müdürü olabilirim. Bu yüzden benzer olaylarla karşılaştım, ancak hiçbir şekilde hukuka aykırı karar ya da görüş vermedim." açıklamasında bulundu.
İfadesinde geçmiş teftiş süreçlerine de değinen Başa, birkaç ay önce iki mülkiye başmüfettişi tarafından görev süresinin tamamen teftiş edildiğini belirtti. "Teftiş sonunda hiçbir olumsuzluk bulunmadan rapor Bakanlığa sunuldu. Hatta müfettişler, bütün personeli toplayarak usulen olmasa bile teşekkür ederek kurumdan ayrıldılar. Raporun sonunda, Türkiye’ye örnek olacak uygulamalardan bahsedildi." diyen Başa, teftiş ve denetim tecrübesi olan bir kamu görevlisi olarak, hukuka aykırı bir işlemde bulunmadığını vurguladı.
başa: İnanmadığım Hiçbir İşlemin Altına İmza Atmadım
Başa, ifadesini şu sözlerle tamamladı:
"Teftiş ve denetimden gelen bir kamu görevlisi olarak, neyin suç, neyin suç olmadığını çok iyi bilecek durumdayım. İSKİ’de görev yaptığım süre boyunca hukuka uygun olmayan ve inanmadığım hiçbir işlemin altına imza atmadım."