Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Bağımsız Başkan Adayı Şuayyip Çetin belediyede geçiçi olarak çalışan işçilerle buluştu. Çalışan işçiler sitemlerde bulundular.
İŞKUR üzerinden sadece 6 ay çalıştırılan işçiler, “Zor koşullarda geçici olarak çalıştırılıyoruz. Kadro yok, güvence yok” diye sitem etti. Çetin de, “Halkçı belediyecilik gereği taşeron sistemini belediyede kaldıracağız. Çalışan tüm işçiler kadrolu çalışacak. Çapa vuranlar asgari ücret alırken, belediye başkanları sefa süremez” ifadelerini kullandı.
Çetin, Balıkesir merkez, Burhaniye ve Bandırma’da seçim çalışmalarında parklarda çalışan ve çoğu köylerden gelen geçici işçilerle görüştü. Kara yolu kenarında ağaçlandırma ve çapa işinde çalışan işçilerle bir araya gelen Çetin, Emek Partisinin desteklediği Balıkesir’in bağımsız ve tek halkçı belediyecilik anlayışını savunan aday olduğunu anlatarak işçilere şöyle seslendi:
HALKÇILIK VE BELEDİYECİLİĞİN EN TEMEK İLKELERİ
“Halkçı belediyeciliğin en temel ilkesinden biri işçilerin taşeron çalıştırılmasının yasaklanıp, çalışan tüm işçilerin kadrolu ve işsiz kalma korkusu yaşamadan çalışmasıdır.”
Halkçı belediyecilik nedir?
Bir işçinin, “Herkes aynı şeyi söylüyor. Seçimden seçime herkes her şeyi yapıyor. Kime güveneceğimizi bilmiyoruz artık. Baştakilere oy veriyorduk ama artık onlara da inanmıyoruz. Halkçı belediyecilik nedir?” sorusuna Çetin, “Halkçı belediyecilik anlayışında çapa vuranlar asgari ücret alırken, belediye başkanları sefa süremez. Bizim anlayışımızda bir belediye başkanı belediyedeki bir işçi maaşından fazla maaş alamaz. Güvencesiz, kadrosuz işler değil, ekonomik olarak da işçinin hak ettiği ücreti aldığı bir yönetimi ve bu kararı işçilerin aldığı bir yönetimi kurmak istiyoruz. Eğer belediye başkanını halk beğenmezse geri çekebilir. Halk yönetimi dediğimiz budur. O yüzden bunu sadece biziz diyoruz. Ve beni seçin, ben size bunu vereceğim demiyorum. Artık hep birlikte biz yönetelim diyoruz” cevabını verdi.
YOKSULLUK DÜZEYİ
Bir işçi ise 6 ay süreyle asgari ücretle İŞKUR üzerinden gönderildiklerini, taşeron sistemine benzeyen çavuşların bulunduğu ağır çalışma koşullarında çalıştıklarını belirterek, “Köyde tarım ve hayvancılığı yapamaz, geçinemez olduk. Çocukları okula gönderebilmek için çalışıyorum. Eşim hasta, sosyal bir güvencesi dahi yok. Hastaneye gitse bile ilaç alacak paramız yok. Mecbur çalışmak zorundayız. Burada 50-60 yaşında insanlar çoğunlukta. Yoksulluğun geldiği düzey bu” dedi.
Çetin, Burhaniye ve Bandırma’da da aynı statüde çalışan işçilerle buluştu. İşçilerin halkçı belediyecilik anlayışına oy vermesini isteyen Çetin, emek güçleri olarak bu konuda mücadeleyi sürdürdüklerini, işçi ve emekçileri de bu yolda örgütlenmeye mücadele etmeye çağırdı.