Marmara Denizi açıklarında saat 12.49’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul başta olmak üzere çevre illerde hissedildi. 13 saniye süren şiddetli sarsıntı, kent genelinde büyük paniğe yol açtı. 151 kişinin korku nedeniyle yüksekten atlayarak yaralandığı bildirildi.
AFAD’ın açıklamasına göre, deprem sonrası bölgede 184 artçı sarsıntı meydana geldi. Uzmanlara göre bu artçıların sayısı önümüzdeki günlerde daha da artabilir.
Uzmanlar Ne Diyor? Deprem ‘Öncü’ mü ‘Ana Şok’ mu?
Deprem sonrası televizyonlara ve sosyal medyaya çıkan uzmanlar arasında fikir ayrılığı yaşanıyor. Kimi bilim insanı, bu depremin “asıl felaketin habercisi” olduğunu savunurken, bazıları ise Marmara’daki riskin azaldığını düşünüyor.

Naci Görür, X hesabından yaptığı paylaşımda depremin Kumburgaz Fayı üzerinde olduğunu belirtti. “Bu fay kilitli, enerji biriktiriyor” diyen Görür, bu depremin Marmara’da beklenen büyük deprem olmadığını, “Bu tür depremler, fayın biriktirdiği stresi artırıyor. Asıl beklenen deprem 7’nin üzerinde olacak.” sözleriyle vurguladı.
Celal Şengör ise çok daha karamsar bir tablo çizdi. 6.2’lik depremin ardından daha büyük bir sarsıntının yaşanabileceğini söyleyen Şengör, “Bugünkü deprem 7 büyüklüğündeki depremin yanında sadece 30’da 1’i. İstanbul’dan taşınmak en akıllıca karar olur.” diyerek tedbirlerin arttırılması gerektiğinin altını çizdi.

Ahmet Ercan, depremin Silivri önünde gerçekleştiğine ve daha önce bekledikleri 6.4-6.7’lik segmentin parçası olduğuna dikkat çekti. Ancak, “Eğer bundan büyük bir deprem olmazsa, bu 6.2 ana depremdir. Ama daha büyük bir sarsıntı yaşanırsa bu, 6.2’nin öncü olduğu anlamına gelir.” diyerek yeni bir deprem olabileceğiyle ilgili akıllarda soru bıraktı.
İstanbul 13 Saniyede Sarsıldı, Peki Sırada Ne Var?
Şener Üşümezsoy, farklı bir yaklaşımla, yaşanan depremin beklenen sarsıntı olduğunu ve yeni bir risk kalmadığını, “Deprem nokta olarak tahmin ettiğim yerde oldu. Marmara’da büyük deprem riski kalmadı. Rahat olun.” sözleriyle savundu.

İzmir’den Prof. Dr. Hasan Sözbilir, fayın tamamının değil, sadece küçük bir kısmının kırıldığını belirterek, “Büyük parçanın tek seferde kırılması 7.5’lik bir deprem yaratabilirdi. Parçalı kırılması, enerjinin azar azar boşalması anlamına geliyor. Bu iyi bir şey.” sözlerini aktardı.
İTÜ’den Prof. Dr. Çakır, bu depremin 70 km uzunluğundaki Marmara fayı içinde yalnızca 15-20 km’lik küçük bir segmenti kırdığını, “Bu, beklenen büyük depremin sadece küçük bir habercisi olabilir.” diyerek açıkladı.
Osman Bektaş ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada farklı bir değerlendirme bulunarak, “Bu bölgedeki fay daha büyük bir deprem üretemez. Bu, Orta Marmara’nın verebileceği maksimum depremdir.” açıklamasında bulundu.