İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, Ahmet Özer'in tutuklanarak Esenyurt Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmasına ilişkin, "Mahkemeyi hızlandırın, tutuklanma gerekçelerini net olarak kamuoyuyla paylaşın, varsa gereğini yapın, sonra da seçilmiş olan belediye meclis üyeleri arasından yeni bir belediye başkanı seçin." dedi.
Kavuncu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
EPDK'nin elektrik tüketiminde yeni bir tarifeyi uygulamak için karar aldığını dile getiren Kavuncu, bu durumun gizli bir zam anlamına geldiğini ve vatandaşları çok ciddi şekilde etkileyeceğini belirtti.
Kavuncu, kararla yıllık 10 bin kilovatsaat tüketimi olan konutlara ve ticarethanelere uygulanan sübvansiyonun kaldırılacağını ve bu durumun da faturaların katlanmasına neden olacağını kaydetti.
“10 MİLYON ABONENİN ELEKTRİK FATURALARI ÜÇ KATINA ÇIKMIŞ OLACAK”
Türkiye'de yaklaşık 45 milyon elektrik abonesi olduğunu aktaran Kavuncu, "Bu durumdan etkilenecek toplam konut sayısı yaklaşık 10 milyon. Yani 10 milyon abonenin elektrik faturaları üç katına çıkmış olacak." diye konuştu.
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2024 Türkiye Uyuşturucu Raporu'na değinen Kavuncu, "2023 yılında uyuşturucuyla mücadeleye yaklaşık 7 milyar lira harcandı. 2022 yılında bu rakam yaklaşık 4 milyar lira civarındaydı. Yani uyuşturucuyla mücadelede harcanan para nerdeyse iki katına çıkmış durumda." ifadelerini kullandı.
Uyuşturucuyla mücadele kapsamında Türkiye genelinde 2022'de 246 bin 237 olaya müdahale edilirken 2023 yılında bu rakamın 251 bine çıktığını ve 313 bin 416 şüphelinin yakalandığını ifade eden Kavuncu, "Bu olayların yaklaşık yüzde 83'ü kullanma, yüzde 15'i de imal ve ticaretle ilgili. Bunlar sadece yakalananlar, bilmediklerimiz de var. Kullanım oranlarına baktığımızda ise 2023 yılında yataklı tedavi merkezlerine yapılan başvuru sayısı 16 bin civarında. Mükerrer vakalar çıkarıldığında da 13 bin kişi. 16 binin yarısı ilk kez tedaviye başvurmuş. Yatarak tedavi gören hastaların maddeye başladıkları yaşın ortalaması da 22. Rakamlarda görüldüğü gibi Türkiye'nin uyuşturucu sorunu bir milli güvenlik sorunu haline gelmiş." değerlendirmesinde bulundu.
“EŞİT YURTTAŞLIK KAVRAMINA GÖNDERME YAPILIYOR”
Kavuncu, uyuşturucunun ayrıca finansman ayağının olduğunu, PKK başta olmak üzere birçok terör örgütünün illegal kazancını uyuşturucu ticaretinden sağladığını, bu soruna karşı siyaset ve partiler üstü bir anlayışla mücadele edilmesi gerektiğini kaydetti.
Yeni anayasa tartışmalarına değinen Kavuncu, Türkiye'nin bu topraklarda milli devlet kimliğini koruyan tek devlet olduğunu söyledi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un bazı açıklamalarını aktaran Kavuncu, "Eşit yurttaşlık kavramına gönderme yapılıyor. Eşitlikle ilgili bizim bir sıkıntımız yok. Türkiye vatandaşı olan herkes bu ülkede eşittir. Etnisiteyi öne çıkarma ve Türklüğü de bir etnisite gibi gösterip bunların arasında yok etme gibi bir anlayış var. Anayasa'nın 66. maddesi tartışmaya açılıyor." diye konuştu.
“DAHA DÜN TERÖR BAŞINI MECLİS'TE KONUŞMAYA DAVET EDİYORSUNUZ”
Kendilerine Ahmet Özer'in tutuklanarak Esenyurt Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmasına ilişkin sorular yöneltildiğini belirten Kavuncu, şunları kaydetti:
"Bu olanları normalleşme söylemiyle başlayan, gölge bakanlarını görevdeki resmi bakanlara yollayan, sürekli el yükselten CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'e sormak gerekir, bize değil. Bu soruyu umut hakkından bahseden, İmralı'daki vatan toprağını kirletmesi yetmiyormuş gibi Gazi Meclis'i de kirletmeye terörist başını çağıran Bahçeli'ye sormak gerekir. Bu soruyu hem Sayın Bahçeli'yi hem de Sayın Özel'i tebrik eden Sayın Cumhurbaşkanı'na sormak gerekir."
Kavuncu, Türkiye'de adı konulmamış bir koalisyon söz konusu olduğunu, bu koalisyonun cumhurbaşkanının görev süresi, milletin geleceği ve yeni anayasa üzerinden ciddi bir pazarlığın ortasında bulunduğunu savundu.
Kavuncu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Daha dün terör başını Meclis'te konuşmaya davet ediyorsunuz, bugün bir belediye başkanını görevden alıyorsunuz. Varsa terörle irtibat ve iltisak gereğini yapın ama 10 yıldır ilişkisi olan bir kişiye temiz kağıdı verip bunu belediye başkan adayı yapar, belediye başkanı seçildikten sonra da görevden alıp yerine kayyum atarsanız bunun adı provokasyon olur. Mahkemeyi hızlandırın, tutuklanma gerekçelerini net olarak kamuoyuyla paylaşın, varsa gereğini yapın, sonra da seçilmiş olan belediye meclis üyeleri arasından yeni bir belediye başkanı seçin. Bunun yolu budur. Ama iktidar ve muhalefetiyle acemice, ellerine yüzlerine bulaştırarak Türkiye'yi bir sürece soktular. Dün birlikte normalleşiyorlardı, bugün herkesin tepki göstermesini bekliyorlar.”
