Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve cinayet vakaları her geçen yıl daha da artıyor. 2024 yılı, bu durumu gözler önüne seren çarpıcı verilerle dikkat çekiyor. ALO 183 Şiddetle Mücadele Hattı’na yapılan başvuru sayısı, 240 bine yaklaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. 2021’de İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının ardından şiddet vakalarının sayısındaki artış hızla yükseliyor.
Kadına Yönelik Şiddet Tırmanıyor
Kadına yönelik şiddet Türkiye'de giderek tırmanan bir sorun haline gelirken, yalnızca 2024’te 394 kadın cinayeti ve 259 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. 2021’de İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesiyle birlikte kadına şiddetle mücadelede önemli bir yasal zafiyet ortaya çıktı. İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye'deki kadın hakları ve şiddetle mücadele için taşıdığı önemin altı çiziliyor.
ALO 183 Hattı'na yapılan başvuru sayılarındaki artış, şiddet olaylarının boyutlarını gözler önüne seriyor. 2024 yılında yapılan başvuru sayısı 240 bine yaklaşırken, her geçen yıl bu rakamın daha da arttığı görülüyor. 2021'de 219 bin 802 başvuru alınan hattın başvuru sayısı 2022’de 306 bin 940’a, 2023’te ise 290 bin 119’a yükseldi.
2024'te ALO 183'e Yapılan Başvurular
2024 yılı itibarıyla ALO 183’e yapılan başvuruların dağılımı şu şekilde:
- Ocak: 22 bin 620 başvuru
- Mart: 18 bin 744 başvuru
- Mayıs: 21 bin 336 başvuru
- Temmuz: 23 bin 25 başvuru
- Eylül: 18 bin 115 başvuru
- Aralık: 18 bin 73 başvuru
Bu başvuruların büyük bir kısmı, kadına ve çocuğa yönelik şiddet olaylarını kapsıyor. Bakanlık yetkilileri, şiddetle mücadelede daha etkili bir sistemin kurulması gerektiğini vurguluyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ALO 183 Hattı’na en çok kadına ve çocuğa yönelik şiddetle ilgili başvuru yapıldığını belirtiyor. Çocukların, kadına yönelik şiddet vakalarında yaşadıkları travmaların ve psikolojik etkilerin arttığına dikkat çekiliyor.
Hattın 112 Acil Çağrı Merkezi ile Entegre Edilmesi Planlanıyor
ALO 183 Hattı'nın daha etkin bir hale gelmesi amacıyla, hattın 112 Acil Çağrı Merkezi'ne entegre edilmesi için çalışmalar sürüyor. Bu entegrasyon, hızlı müdahale gerektiren şiddet vakalarında daha hızlı ve verimli bir yanıt verilmesini hedefliyor.
Türkiye’de şiddetle mücadelede daha güçlü bir hukuki yapı ve koruyucu tedbirler alınması gerektiği, uzmanlar tarafından sürekli olarak dile getiriliyor. ALO 183’e yapılan başvuruların artması, toplumsal bir sorunun derinleştiğini ve acil çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi gerektiğini gösteriyor.