CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun'da partisinin grup toplantısında konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin yeni bir iklime ihtiyacı var. Kavgadan uzak durmaya, barışmaya, beraber olmaya, mücadele etmeye hepimizin ihtiyacı var. Çok ayrıştık, çok kamplaştık. Komşumuzun kimliğini sorgulamaya başladık. Buradan Türkiye'yi çekip çıkarmamız lazım. Birbirimize selam vermeliyiz, ben Türkiye'de bu iklimi yaratmaya talibim ve mutlaka yaratacağım" dedi.
Kılıçdaroğlu, "Ben bu ülkenin beşli çetesine talip değilim, ben bu ülkenin varsıllarına talip değilim. Ben bu ülkenin fakir fukarasına, sorunlarına talibim. Beşli çetelerin burnundan getireceğim" ifadelerini kullandı.
"HELALLEŞMEK İSTEDİK"
Kılıçdaroğlu, "Vezirköprü ve Bafra'da da bizim oyumuz çok düşük ama kabahati arayacaksak bizde. Gelmedik, sofranıza oturmadık. Ankara'da laflar ettik. Olmuyor. Olması gereken gideceksin vatandaşın ayağına. Bir derdi var mı yok mu onu parlamentoya taşıyacaksın. Yeni bir iklim var. Bu iklimin altında hepimiz huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bu iklimi yaratmaya çalışıyorum. Toplumla helalleşmek istedik. Kusurumuz, yanlışımız var dedik ama erdemli insan hatadan ders çıkaran insandır. O nedenle geldik, birlikteyiz" dedi.
Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Samsun'un bizim için ne kadar değerli bir olduğunu biliyorum. Milli Kurtuluş Savaşı içerisinde ilk kıvılcımın yandığı yerdir. Bu bölge bizim açımızdan da bütün dünya açısından da çok önemli. Çünkü verdiğimiz mücadele bütün mazlum milletlere örnek bir mücadeleydi.
Yarın 1 Eylül, balıkçılar çıkıyorlar. Onlara 'Vira' diyelim. Onlara bereketli günler dileyeyim. Onlarında büyük sorunları var. Ben bu ülkenin beşli çetesine talip değilim. Ben bu ülkenin fakirine, sorunlarına talibim. Herkesin sorunlarını çözme konusunda irade ortaya koyarsak o zaman ülke gerginlikten kurtulur.
Sorunu bilmek yetmez. Nasıl çözeceğini de anlatmak lazım. Çiftçinin sorununu biliyorum. Burada yıllarca çalışan şeker fabrikasının kapısına kilit vurulduğunu da biliyorum. 34 yıl sonra Türkiye ilk defa şeker ithal etti. Hepsi vardı, çetelere çalıştılar. Beşli çetelerin burnundan getireceğim. Paraları götürüyorlar, tamamını getireceğim. Bay Kemal de bunu seyredecek, yemezler. Tamamını geri getireceğim. Benim davam haramilerden bu milleti temizleme, ayıklama davasıdır. O nedenle benim mücadelem sizin mücadelenizdir."
TARIM ÜRÜNÜ İTHALATI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tarım ürünü ithalatını da eleştirerek şu ifadeleri kullandı:
"Çiftçi kardeşim üretiyor. Hollanda toprak olarak Konya'dan küçük ama tarım ihracatı Türkiye'nin 5 katı. Niye dışarıdan saman, et, buğday ithal ediyoruz? Eskiden tütün ihraç ediyorduk şimdi ithal ediyoruz. Bütün bu gerçekleri bilerek sandığa gitmenizi istiyorum. Önyargılarınızdan arınmanızı istiyorum. Çiftçi sana kırmızı mazot vereceğim kardeşim. Denizdeki yata hangi fiyattan veriyorsan çiftçiye de o fiyattan vereceksin. Havza bazlı planlama yapılacak.
Cumhuriyetin kuruluşunda bu felsefe vardı. TMO, Fiskobirlik, TARİŞ bunun için kuruldu. Batının egemen güçleri 'Siz tarımla uğraşmayın' dediler. Bizde toprakları ekmemeye başladık. Her şey ateş pahası oldu. Pandemi bize tarımın stratejik sektör olduğunu hatırlattı. Gazi Mustafa Kemal boşuna dememiş 'Çiftçi milletin efendisidir' diye. Hala biz iktidar sahipleri Mustafa Kemal'in değerini yeteri kadar anlayabilmiş değiliz.
Kırsalda çalışan kadınların ve gençlerin tamamı sigortalı olacak, primlerini devlet ödeyecek. Üreticiyi desteklerseniz beklediğinizden daha iyi sonuçlar alırsınız. Sizin seçtiğiniz tarım bakanı Fransa'ya gidip Fransa tarımına yaptığı katkı dolayısıyla nişan alıyorsa demek ki bir sorunumuz var. Buradan Türkiye'yi çekip çıkaracağız. Üretiminden, alın terinden yana politikalar oluşturacağız."
ÖĞRETMENLERİN PROTESTOSU
Kılıçdaroğlu, Ankara'da öğretmenlerin protestosuna polis müdahalesini eleştirerek , "Adalet en büyük sorunumuzdur. Ülkeye adaletin gelmesi lazımdır. Geçen gün öğretmenler bir hak talebinde bulunuyorlar. Öğretmenler yerde sürükleniyor olmaz, öğretmenin yerde sürüklendiği bir ülke olmaz. Öğretmen başımızın tacıdır. 'Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' diyorsa Hz. Ali, biz öğretmenlere değer vermek zorundayız" dedi.