"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Açık
19°
34,2950 %0.1
37,1778 %0.2
2.485.578 %1.567
3.066,68 0,33
Ara
İşçi Haber Gündem Kırım Hanı Giray Han ihanet etti mi?

Kırım Hanı Giray Han ihanet etti mi?

Son yıllarda ihanet ettiği iddiasıyla sık sık gündeme gelen Murat Giray kimdir?  Gerçekten Osmanlı’ya ihanet etti mi? Tarih bu konuda ne diyor?

İhanet söz konusu olduğunda sık sık örnek verilen isim olan Murat Giray, Osmanlı Sadrazamı Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın 1678 yılında Kırım hanı I. Selim Giray'ı görevden almasından sonra yeni Kırım Hanı olmuştur.  1676-1681 Osmanlı-Rus Savaşı'nda Osmanlı saflarında yer alan Murat Giray, Ukrayna'daki Çiğrin Kalesi'nin Ruslardan alınması sırasında da Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın en büyük yardımcılarından olmuştur.

 

II. VİYANA KUŞATMASI

Fakat takvimler 1683 yılını gösterdiğinde işler değişmiş. II. Viyana Kuşatması sırasında Merzifonlu Kara Mustafa Paşa ile Kırım Hanı Murat Giray ayrılığa düşmüştür.  Bundan sonrasını tarih tarihçi yazar Ahmet Anapalı İşçi Haber için anlattı.

Her ne kadar işin faturası Kırım Hanı’na kesilmiş ve günümüzde Murat Giray’ın ihaneti olarak anılsa da Ahmet Anapalı “Her ikisinin de sıkıntılı tarafları vardır. Merzifonlu nefsine hakim olamadı hakaret etti. Giray Han nefsine hakim olamadı, bu hakareti kaldıramadı, şahsileştirdi ve devlet meselesinden vazgeçti.”  diyerek konunun tüm detaylarını bizlerle paylaştı.

 

 

ESAS NEDEN GİRAY HAN VE MERZİFONLU ARASINDAKİ STATÜ FARKI

“Kırım Hanı Giray Han 1683 tarihinde Osmanlı Devleti Sultan 4. Mehmet Han Padişah, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Sadrazam iken Viyana’ya bir sefer düzenlerler. Bu esnada Viyana’ya asker ve yardım çıkartılabilecek olan kuzey bölgesindeki nehir kenarlarını ve köprülerini tutma görevini, Osmanlı Padişahı ve Sadrazamı iş paylaşımında Kırım Ordularına verir. Kırım Hanı Giray Han, Jan Sobieski’den korkan, onun yardımından çekinen Merzifonlu’ya ‘ buralar benim sen gir işini yap, merak etme’ minvalli bir izah yaptığında Merzifonlu ‘sana ben ne emir verirsem onu yap. Kendi kendine tasarrufta bulunma, buranın komutanı benim’ demiştir. Halbuki statü olarak Merzifonlu Kara Mustafa Paşa bir köledir. Sadrazam dahi olsa onlar köledir. Ama Giray Han bir hükümdardır. Devletler arasındaki hiyerarşide her ne kadar Osmanlı Kırım Hanlığı’ndan daha kıdemli ise de; şahsi statü itibariyle Merzifonlu Giray Han’a daha saygılı davranabilirdi. Giray daha daha dün köle bir adamdan yani Merzifonlu’dan kendi askerlerinin önünde azar işitti. Merzifonlu , ‘Siz kokmuş at eti yiyen pis Tatarsınız, bu işi ben bilirim. Ne diyorsam o olacak demiştir ‘kokmuş at eti yiyen pis Tatar’ sözü Giray Han’ı çok fazla rahatsız etmiş. Bunun üzerine, ‘madem ki Osmanlı’nın bizim yardımımıza ihtiyacı yok o halde biz de buradan gidiyoruz’ demiş ve köprü ve nehir kenarlarını tutmaktan vazgeçmiştir. Jan Sobieski önderliğindeki takviye yardım kuvvetleri de köprüde ve dere kenarlarında herhangi bir engelleyici unsur göremeyince direkt olarak geçmişler ve Viyana’ya yardım etmişlerdir. Ve Jan Sobieski’nin yardımıyla bir gece baskını ile Viyana Merkez Komutanlığı ve Jan Sobieski’nin askerleri Merzifonlu’nun olduğu birliğe saldırmışlardır. Bu noktada Merzifonlu gafil avlandığı için çadırını, Osmanlı Ordusu’nun sancağını, Alay birliklerinin sancaklarını, bütün eşyaları karargahta bırakarak, canını zor kurtararak kaçmak zorunda kalmıştır. Bu noktada, bu bozgunda fatura, Jan Sobieski’nin birliklerini o köprüden geçirmeme görevi olan Giray Han’a kesilmişse de, ortada bir hiyerarşik problem yaşanmış; Giray Han askerlerinin önünde, kendisi bir Giray yani Hanlar Hanı. Her ne kadar Kırım Osmanlı’ya bağlıysa da Rusyalar denilen topraklara Osmanlı adına Giray Hanlar bakıyordu. Ve kendisi bir Han’dır. O’na böylesi bir hakareti; ‘ Çürümüş, kokmuş at eti yiyen pis Tatar’ sözü çok fazla rahatsız etmiştir Giray Han’ı ve orayı terk etmiştir. Bu noktada kimin kabahati var? Kesinlikle Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın kabahati var. Peki başka kimin kabahati var? Meseleyi şahsileştirerek, devlet işini şahıs işine karıştırarak, devletin O’na vermiş olduğu görevi yerine getirmeyen Kırın Hanı’nın da kabahati var. Her ikisinde de kabahat var ama fatura, Osmanlı Devleti’ne mağlubiyet olarak yazılmıştır.”

 

 

HATA MERZİFONLU’DA MI, GİRAY HAN’DA MI?

“Her ikisinin de sıkıntılı tarafları vardır. Merzifonlu nefsine hakim olamadı hakaret etti. Giray Han nefsine hakim olamadı, bu hakareti kaldıramadı, şahsileştirdi ve devlet meselesinden vazgeçti. Halbuki, orayı tut, savaşı bitir. Ve sonra git Padişah’a de ki; senin sadrazamın bana askerimin önünde bana böyle söyledi diye şikayet et. Ama Giray O’nu yapmadı. Direkt olarak orayı terk etti oraları.”

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *