Genel Başkanı Özgür Özel Manisa Soma’da bedelli askerlik yapanlarla ilgili "Türkiye'yi sevenlerden oy istiyoruz. Bedelli askerliğe kaçanlardan değil. Gerekirse bu vatan için canını vermeye razı olanlardan oy istiyoruz" dedi.
Salihli’de konuya ilişkin yaptığı açıklamada ise Özel, olayın dil sürçmesi olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Dedim ki bu ülke için canını verecek herkesten oy istiyorum. Bir yandan da şunu söylüyorum: Biz hepimiz bu ülke için canımızı veririz ama Tayyip Erdoğan bu ülke için canını veren şehidin tabutunun ucundan tutacak, bir elinde şehidin tabutu bir elinde mikrofon orada siyaset yapacak. Kerpiç briket bir ev penceresiz camına naylon çekilmiş oraya gidecek siyaset yapacak. Sonra da üzerine bir kamuflaj, buraya Cumhurbaşkanlığı forsu, efendim, 'Recep Tayyip Erdoğan'a kamuflaj ne de yakışmış' yedi tane gazete birden manşet atacak. Eğer bir kamuflaj bir Erdoğan'a yakışacaktıysa Bilal Erdoğan'a yakışaydı, Burak Erdoğan'a yakışaydı. Bunu söyleyip biz vatanseveriz biz vatanımızı severiz, sizinkiler gibi bedelli ile çürük raporu ile kaçmayız dedim.
“KANUNDA İMZAM VAR”
Diyorlar ki Özgür Özel 'bedelliden oy istemedi mi?'. O kanunun altında imzam var benim. Oyum var. Bedelli askerlik yapan da bu milletin evladıdır, gidip normal askerlik yapan da evladıdır. Bir dil sürçmesinden siyaset çıkarmaya çalışan Erdoğan'a şunu söylüyorum: Sen kendi evladına çürük raporu alıyorsun da bedelli yapıp askere yollamıyorsun da başkasının gariban çocuğu üzerinden niye siyaset yapıyorsun onu soruyorum onu.''
BEDELLİ ASKERLİK PLATFORMU TEPKİ GÖSTERDİ
Özel’in açıklamalarına bedelli askerlik platformu tarafından tepki gösterilirken platform tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
2 Mart 2024 tarihinde Özgür Özel'in yaptığı talihsiz açıklama sonrasında, Kışlasız Bedelli Askerlik bekleyen 600 bin genç adına bir açıklama yapma gereksinimi hissetmiş bulunmaktayız
2018 yılında devletimiz tarafından çıkartılan Bedelli Askerlik yasasından, günümüze kadar 650 bini aşkın Türk Vatandaşı yararlanmış bulunmaktadır. Bedelli Askerlik yasası, meşru hükümet tarafından çıkartılmış olup, dönemin muhalefet partisinden de yoğun bir destek almıştır. 2018 yılında getirilen bu düzenlemeye, bizzat Özgür Özel kendi desteğini de sosyal medya üzerinden açıklamıştır.
Vatan sevgisi, 28 günlük kışla eğitimine sığdırılamayacak kadar büyük bir olgudur ve kişilerden çok daha üstündür. Devletin verdiği haktan istifade eden gençlerin Vatan sevgisini sorgulamak hiçbir şahsa, hizmete veya oluşa düşmemektedir. Lütfen bu konuda Türk gençlerini böyle ithamlarınıza, siyasi çıkarlarınıza alet etmeyin. Bedelli askerlik yapan veya bedelli askerlik yapmak isteyen bireyler sürekli olarak aşağılanmakta ve ağır hakaretlere, sözlü şiddete ve toplumsal baskıya maruz kalmaktadır. Oysa bizler, sadece devletimizin bizlere tanıdığı haklardan yararlanmaktayız ve aykırı bir davranışta bulunmamaktayız.
Peki bizler neden kışlasız bedelli askerlik istemekteyiz?
2018 yılında kalıcı hale gelen Bedelli Askerlikten, yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşları da istifade etmekte. Yurt dışındaki vatandaşlar ile yurt içindeki vatandaşlar olarak, belirlenen ücreti eşit olarak ödemekteyiz. Ancak ne yazık ki; kışla şartı yurt dışındaki vatandaşa uygulanmazken, yurt içindeki vatandaşa uygulanmaktadır. Eğer yurt dışındaki vatandaşın kurulu düzeni olduğu için ülkeye gelip kışlada eğitim alamıyorsa, yurt içindeki vatandaşın da çeşitli nedenlerden ötürü kışlada eğitime engeli bulunabileceği akıllara gelmektedir. Birkaç kişi değil, 600 binden fazla kişiyiz. İçimizde yaşlı anne babasına bakmakla yükümlü olanlar, engelli çocukları olanlar, özel sektörde çalışıp; kışlaya gittiği takdirde işinden olacak olanlar gibi sayısız engel ile karşı karşıya olan genç vatandaşlar bulunmakta. Vatan sevgisi 28 güne sığmayacak kadar büyük bir olgudur; ancak ne yazık ki herkesin koşulları eşit durumda değil.
Ayrıyeten 28 günlüğüne kışlaya giden bireye azımsanamayacak kadar masraf yapılmaktadır. 28 günlüğüne kışlaya giden kişiyi tam olarak asker yetiştirmek de mümkün değildir. Bu açıkça bir külfettir. Hem devletimize, hem kışlada görev yapan askeri personele hem de kışlaya gitmek zorunda kalan ve yükümlülüklerini geride bırakmak zorunda kalan bedelli bireye.
Bütün bunların yanı sıra 550 bini aşkın bakaya ve yoklama kaçağı bulunmaktadır. Durum böyle olunca sistemde ciddi bir yoğunluk ve tıkanmaya sebebiyet vermektedir. Ağır günlük ve aylık cezalar, pekçok genç bireyin önünü tıkamaktadır.
Bizler, tek bir şey beklemekteyiz. O da yurt dışında yaşayan ve bedelli askerlikten yararlanan vatandaşlara kışla şartının uygulanmadığı gibi, yurt içindeki bedelli askerlikten yararlanan vatandaşlar için de kışla şartının kaldırılarak adil bir ortam sağlanmasıdır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.