Sivas'ta 2 Temmuz 1993 tarihinde düzenlenen Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli, radikal İslamcı bir grup tarafından yakıldı ve çoğunluğu Alevi 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanı hayatlarını kaybetti.
2 Temmuz 1993 günü, Sivas'ta her yıl yapılan Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında çeşitli etkinlikler düzenlendi. Şenliklere katılan aydınlar, yazarlar ve sanatçılar, Madımak Oteli'nde konaklıyordu. Aynı gün, otele gelen bir grup radikal İslamcı, şenliklerde Hz. Muhammed'e hakaret edildiği iddiasıyla protestoya başladı. Protestocular otel önünde toplanarak sloganlar attılar ve taşkınlıklar çıkardılar.
Protestocuların sayısı ve öfkesi artarken, bazı otel çalışanları ve sanatçılar polise haber verdi. Güvenlik güçleri olay yerinde bulunmasına rağmen, kalabalığı dağıtmakta yetersiz kaldı ve otelin çevresi adeta bir kuşatma altına alındı. Kalabalık öfkelenerek otele girdi ve otel sakinlerini dışarı çıkarmaya zorladı. Otelden çıkan bazı kişiler linç edildi, bazı kişiler ise tekrar otele sığındı. Kalabalık, otel binasını benzin ve molotofkokteylleri ile ateşe verdi. Otelden kaçmaya çalışan bazı kişiler de kurşunlanarak öldürüldü. 8 saat süren protestonun ardından yangın söndürüldü.
Otel enkazında 35 kişinin cansız bedeni bulundu. Bu kişiler arasında Asım Bezirci, Nesimi Çimen, Muhlis Akarsu, Metin Altıok ve Hasret Gültekin gibi tanınmış yazarlar, ozanlar ve düşünürler de vardı. Olayda hayatını kaybedenlerin 33'ü Alevi idi.
OLAYLARIN BAŞLANGICI, NEDENLERİ VE DETAYLARI
Şenliklere katılan Aziz Nesin, etkinlik sırasında yaptığı konuşmalarda ve daha önceki yazılarında, İslam ve laiklik konularında tartışmalı görüşler ileri sürdü. Bu görüşler, özellikle muhafazakar ve radikal İslami kesimler tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Aziz Nesin'in açıklamaları, halk arasında bir infial yarattı ve şenliğe katılanlara yönelik tepkiler giderek arttı.
Şenliklerin ikinci günü olan 2 Temmuz'da, cuma namazı çıkışında toplanan bir grup etkinlik alanına yürümeye başladı. Yürüyüş sırasında "Sivas laiklere mezar olacak" sloganları atıldı ve 'Halk Ozanları' heykeli yıkılarak sürüklendi.
Gün ilerledikçe sayıları artan grup, akşam saatlerinde 15 bin kişiyi buldu. Otelin önünde binlerce kişi sloganlar eşliğinde binayı taşladı, camları kırdı. Kısa sürede otel önündeki araçlar ateşe verildi ve otelden alevler yükselmeye başladı.
Olaylar sonrasında dönemin siyasileri, olayların münferit olduğunu savundular, ancak katliamın planlandığı yönünde uzun süreli iddialar ortaya atıldı, hatta Özel Harp Dairesi'nin dahil olduğu senaryolar dahi dile getirildi.
YARGI SÜRECİ
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı ve sanıklar hakkında dava açıldı. Davada 28 kişiye idam cezası verildi. Fakat bu cezalar daha sonra müebbet hapse çevrildi. Sanıkların bir kısmı ise zamanla tahliye edildi. 2000'li yılların başına kadar süren davalar, toplumun geniş kesimleri tarafından yakından takip edildi.
Yargı süreçleri, olayın arka planındaki nedenler ve sorumlular konusunda tam bir netlik sağlayamadı. Birçok kişi, olayın organize bir şekilde gerçekleştirildiğini ve daha büyük bir planın parçası olduğunu iddia etti. Ancak, bu iddialar tam olarak kanıtlanamadı ve olayın detayları konusunda kamuoyunda çeşitli görüşler ortaya çıktı.
Devam eden süreçte Yargıtay DGM'nin kararını boşa çıkardı ve sanıklar yeniden yargılandı. 1998'de onaylanan yeni kararda, 33 sanık idam cezasına çarptırıldı, 14 sanık ise 15 yıla kadar değişen hapis cezaları aldı. Ancak idam cezaları usul eksiklikleri nedeniyle bozuldu. Usul eksiklikleri giderildikten sonra, 2000 yılında yeniden idam cezasına çarptırılan 33 sanık, 2002'de idam cezasının kaldırılmasıyla müebbet hapse mahkum edildi.
Sanık avukatlarından birçoğu muhafazakar sağ partilerde milletvekili ve bakanlık pozisyonlarına yükselirken zaman içinde gerçekleşen tahliyelerle hapisteki kişi sayısı 33'e düştü.
Sivas katliamının ana isimlerinden 8 sanık ise 1997'deki bozma kararının ardından kaçarak kayıplara karıştı. Bu kaçanlar arasında davanın baş sanığı olarak bilinen Sivas Belediye Meclisi Üyesi Cafer Erçakmak da yer aldı.
Erçakmak'ın 2011'de Sivas'ta kalp krizi sonucu öldüğü iddia edildi ve gizlice Yukarı Tekke Mezarlığı'na gömüldüğü söylendi. Erçakmak hakkındaki dava ölümü nedeniyle düşürüldü. Mağdurların avukatları, DNA testi talep etti ve mezarda bulunan kişinin yüzde 99,9 oranında Erçakmak olduğu tespit edildi.
Sivas Davası, 2014 yılında zaman aşımına uğradı ve tüm dava kapatıldı. Bu olayın ardından sivil toplum kuruluşları ve partiler, "insanlık suçlarında zaman aşımının kaldırılması" talebinde bulundu. Mahkeme başkanı, konuya ilişkin olarak şu açıklamayı yaptı: "İnsanlık suçlarında zaman aşımı olmaz, ancak bu suçu işleyenlerin kamu görevlisi olmadıkları için davanın düşmesine karar verilmiştir."
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu karara karşı çıkarak, davanın zaman aşımına uğradığı ifadesini yanlış bulduğunu belirtti. "Sadece 5 kişi ile ilgili zaman aşımı olmuştur. Müebbet hapis cezası ile cezaevinde olan onlarca insan var. Burada hedef saptırılıyor. Tek taraflı bakmayı doğru bulmuyorum. Başka davalarda da zaman aşımı süreci işlemiştir." dedi.
MADIMAK KATLİAMI HAFIZA MERKEZİ
Madımak Oteli, olayın ardından bir anı müzesine dönüştürüldü. Müzede, olay sırasında hayatını kaybedenlerin isimleri ve hatıraları sergilenmekte, ziyaretçilere olayın dehşeti ve önemi aktarılmaktadır.
KATLİAMDA HAYATINI KAYBEDENLER
• Muhlis Akarsu – 45 yaşında, sanatçı
• Muhibe Akarsu – 45 yaşında, Muhlis Akarsu’nun eşi
• Gülender Akça – 25 yaşında
• Metin Altıok – 53 yaşında, şair, yazar, felsefeci
• Mehmet Atay – 25 yaşında, gazeteci, fotoğraf sanatçısı
• Sehergül Ateş – 30 yaşında
• Behçet Sefa Aysan – 44 yaşında, şair
• Erdal Ayrancı – 35 yaşında
• Asım Bezirci – 66 yaşında, araştırmacı, yazar
• Belkıs Çakır – 18 yaşında
• Serpil Canik – 19 yaşında
• Muammer Çiçek – 26 yaşında, aktör
• Nesimi Çimen – 62 yaşında, şair, sanatçı
• Carina Cuanna Thuijs – 23 yaşında, Hollandalı akademisyen
• Serkan Doğan – 19 yaşında
• Hasret Gültekin – 22 yaşında şair, sanatçı
• Murat Gündüz – 22 yaşında
• Gülsüm Karababa – 22 yaşında
• Uğur Kaynar – 37 yaşında, şair
• Asaf Koçak – 35 yaşında, karikatürist
• Koray Kaya – 12 yaşında
• Menekşe Kaya – 15 yaşında
• Handan Metin – 20 yaşında
• Sait Metin – 23 yaşında
• Huriye Özkan – 22 yaşında
• Yeşim Özkan – 20 yaşında
• Ahmet Özyurt – 21 yaşında
• Nurcan Şahin – 18 yaşında
• Özlem Şahin – 17 yaşında
• Asuman Sivri – 16 yaşında
• Yasemin Sivri – 19 yaşında
• Edibe Sulari – 40 yaşında, sanatçı
• İnci Türk – 22 yaşında