Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor. Bahçeli'nin açıklamalarında öne çıkan başlıklar ise şu şekilde;
‘’Türkiye Yüzyılı Yürüyüşümüz Hızlanmalı''
MHP lideri Bahçeli, ‘’Türkiye yüzyılı yürüyüşümüz hızlanmalı. MHP olarak yüklendiğimiz yükü göz ardı etmeyeceğiz. Alışıldık söylem kalıplarının uzlaşma vakti geldiyse o vakit bu vakittir.'' sözlerini vurgulayarak, enflasyonla mücadeleyi desteklediğini açıkladı.
‘’Türkiye'nin çözemeyeceği sorunu yoktur''
Bahçeli, ‘’Türkiye'nin çözemeyeceği sorunu yoktur. Yeter ki sırt sırta verip milli birliğimizi bozmayalım. Ekonomik büyüme Türkiye'nin dinamik yönünü teyit etmiştir. Türkiye ekonomisi ezberlere hapsolmamıştır, sürekli gelişme halindedir. Ekonomimiz fırtınayı aşmıştır. 'Mahvolduk, bittik' diyenlere inat ilerlememiz devam etmiştir.
Ekonomide anlamlı ilerleme kaydedildi. Küresel krizler ve spekülatif ataklara rağmen Türkiye büyümüştür. Enflasyon ve hayat pahalılığı her kesimi rahatsız etmektedir. Gelir dağılımı adaletsizliği canımızı sıkan başka bir durumdur. Enflasyonla mücadele kesintisiz sürmektedir ve desteğimiz tamdır.
‘’Cumhurbaşkanlığı kabinesinin yanındayız!''
Mali disiplin ve tasarruf tedbirleriyle süreç hız kazanacak. Ekonomi yönetimine güveniyoruz. Enflasyonun tek haneli rakamlara ineceğine olan inancım tamdır. Türkiye ekonomisinin önüne konan takozların birer birer kaldırıldığını görüyoruz.'' sözleriyle cumhurbaşkanının yanında olduğunu aktardı. Ardından, ‘’Döviz kuru ve faiz enflasyon kuşatmasını güç birliği yaparak kıracağız. Cumhur İttifakı olarak hayat pahalılığını bitireceğiz.
Enflasyona neşter vuracağız, kayıt dışılığın önüne geçeceğiz. Ekonomide yeni çığırlar açılacaktır. Türkiye Yüzyılı ekonomi politikalarıyla daha da pekişecektir. Muhalefetin çizdiği karamsar tabloyu başına geçireceğiz." dedi.
YENİDOĞAN BEBEK ÇETESİ
Devlet Bahçeli ‘Yenidoğan Çetesi’ hakkında da, ‘’Yenidoğan bebekleri SGK'dan günlük 8 bin lira alabilmek için ölümlerine neden olan insanın aklına getiremeyeceği kalbinin kaldıramayacağı yöntemler kullanan sağlık çalışanları, bu çete insanlığın yüz karasıdır. Bebeklere, çocuklara, kadınlara kıyanlar esfeli safilindir. Bunlar olsa olsa tıbbi artık olur. Bir insan daha fazla nasıl alçalabilir? Para için bebekleri ölüme mahkum eden üstelik bunu güle oynaya yapan namussuzlara verilecek hangi ceza adaletin tecellisini sağlayabilir? Hangi ceza yüreği soğutur?
Teftiş mekanizması gecikmeksizin çalıştırılmıştır. Peki Sağlık Bakanı'mızın istifasını istemek hangi akla hizmettir? Yargıya taşınmış ağır bir olayı anında istismar etmek siyasete malzeme yapmak art niyetlilik hatta ahlaksızlık değil midir? Sağlık Bakanımız İl Müdürlüğünden beri olayı takip etmiştir.'' sözleriyle büyük bir serzenişle olayların çözüme kavuşacağını açıkladı.
"Cumhuriyet savcımızı gönülden kutluyorum"
MHP lideri, ‘’Cumhuriyet savcımız Yavuz Engin'i gönülden kutluyorum, tertemiz alnından öpüyorum. Unutulmasın ki kurt inine giren çakalın akıbeti parçalanmaktır. Türk-İslam medeniyetinin madde ve ruh dengesini yeniden ele alması, kendine dönmesi, mili ve manevi güvenlik duvarlarını güçlendirmesi acil ve elzem bir ihtiyaçtır. Değerlerimiz pazarlık konusu olamaz. Değerlerimizden ödün vermeden tarihi yolculuğumuz sürmeli. Aklımızı ve inancımızı diri tutmalıyız.'' sözlerine şöyle devam etti, ‘’Siyonist barbarlık suikast halkalarına bir yenisini daha ekledi. Lübnan, karadan ve havadan abluka altında can çekişirken acı çeken mazlum sivil halktan başkası değildir. İsrail vandallığı ara vermeden sürüyor. Bedel ödeyen, can veren masum sivil halktır.
"Türk beklenendir"
Türk Türk'e yardır, kardeştir. Türk beklenendir, günü geldiğinde kardeşlerimize kapımız açıktır. Türkiye'de güven bunalımı yoktur. Seçimler zamanında yapılacaktır. Herkes siyasi hesabını buna göre yapmak zorundadır.
FETÖ elabaşına bile dünya kalmadı. Dileğim Allah'ın azabıyla kahrolması, cehennemde ebediyen yanmasıdır. Bu teröristin Türkiye'de gömüleceği bir toprak yoktur. Nerede Türkiye düşmanlığı yapmışsa orada çürüyüp gitmelidir.
Türkiye'nin çözüm sürecine değil, bin yıllık kardeşliği diri tutmaya ve yeniden canlandırmaya ihtiyacı vardır. Türkiye'nin sorunu Kürtler değil, bölücü terör örgütleridir.'' diyen Bahçeli, ‘’Türkiye bölücü teröre asla rıza göstermeyecektir.'' sözleriyle 6 Haziran 2011'de Diyarbakır'da yaptığı mitingde de Kürt halkının yanında olduğunu ifade etmişti.
‘’Terörist elebaşı çıkıp tek taraflı silah bıraktığını ilan etmeli''
Devlet Bahçeli, ‘’Türkiye'nin çözüm sürecine değil, bin yıllık kardeşliği diri tutmaya ve yeniden canlandırmaya ihtiyacı vardır. Türkiye'nin sorunu Kürtler değil, bölücü terör örgütleridir. Türkiye, teröre ve teröriste asla müsamaha göstermeyecektir. Bütün teröristlerin silahları ile dağdan inip Türk adaletine teslim olmaları tek çıkıştır.
Terör için tek çıkış silah bırakmaktır. Terörist elebaşı çıkıp tek taraflı silah bıraktığını ilan etmeli. Kürt kardeşlerim gelin bir olalım, beraber olalım. Bozguncu olanları tarihin çöplüğüne bırakalım. Biz hep birlikte Türk Milletiyiz. Kökünü kurutamayacağımız bir sorun yoktur. Terörün belini kırmak görevimiz. Bölücü örgüt başarısızlığa mahkumdur.'' sözlerine ek olarak, “DEM'e uzattığım el günlerdir konuşuluyor. Önüne gelen kendi meşrebine göre değerlendirme yapıyor. 2 haftadır görüşlerimi açıklayıp samimi niyetimi açıklasam da birileri yine rahat durmuyor samanlıkta iğne arayışına kalkışıyor.
Sözlerimin altı doldurulmalıdır diyenlerden yeni çözüm sürecini iddia edenlere kadar pek çok iddia gündeme geliyor. Türkiye'nin yeni bir çözüm sürecine değil ortak aklı çalıştırmaya, dürüst samimi adımlara, bin yıllık kardeşliği daha da kuvvetlendirmeye ihtiyacı vardır. Türkiye'nin sorunu Kürtler değil bölücü terör örgütüdür. Tek tek Kürt kardeşlerimin sorununu çözmek mecburidir.
Hiçbir Kürt kardeşim sorun olarak gösterilemez. Kürt sorunu var demek sorun bekleyenlerin yıkım bekleyenlerin ortak propagandasıdır. Türkiye asimilasyon politikasına tenezzül etmemiştir. Terörle mücadeleye ayrılan kaynaklar bölgeye ayrılsa işsizliğin gelir adaletsizliğinin nasıl ortadan kalkacağını her vatansever vatandaşımız tasdik edecektir.
Terör başka siyaset başkadır. İkisi arasında duvar örülmeden, silah dışlanmadan en başta Kürt vatandaşlarımız refah ve huzur mertebesine zor ulaşacaktır. Silahlı mücadelenin terörü sona erdiremeyeceği gibi terörün silahsız da çözümü yoktur.
Terörist başı işin içinde olmazsa bir şey olmaz diyenlere de sesleniyorum. Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lav edildiğini haykırsın. Bu dirayeti gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılmasının önü de ardına kadar açılsın.'' ifadeleriyle grup toplantısını noktaladı.