Açıklamada, son yıllarda Türkiye ekonomisinin güçlü üretim kapasitesi, ihracat odaklı büyüme modeli ve yenilikçi girişimlerle büyük bir ivme kazandığı ifade edildi. Yerli markaların azimli çalışmaları sayesinde küresel ekonomik dalgalanmalara karşı direnç gösterdiği belirtilen açıklamada, Türkiye’nin ekonomik büyüme performansının son 18 çeyrektir aralıksız pozitif seyrettiği vurgulandı.
MÜSİAD, parasal sıkılaştırma dönemlerinde iç tüketimin büyüme üzerindeki kritik etkisinin göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekerek, boykot çağrılarının Türkiye’nin elde ettiği ekonomik kazanımları tersine çevirmeyi hedeflediğini belirtti. Boykotun üretimi ve istihdamı olumsuz etkileyeceği ifade edilerek, “Bu tür çağrılarla ekonomik kazanımları zarara uğratacak söylemleri reel sektör temsilcileri olarak üzüntüyle karşılıyoruz.” denildi.
Ülke Menfaatleri İçin Ortak Akıl Çağrısı
Açıklamada, MÜSİAD olarak, ülkeye katma değer sağlayan, istihdam oluşturan ve milli üretimi teşvik eden firmalara karşı yapılan boykot çağrılarının ülke menfaatleriyle bağdaşmadığı vurgulandı. MÜSİAD, iş dünyasının siyasi tartışmaların dışında tutulması gerektiğini belirterek, tüm paydaşların ülkenin refahı için ortak akılla hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.
Açıklamanın sonunda, “Bugün, küresel ekonomide rekabet gücümüzü artırma, yerli üretimi teşvik etme, sürdürülebilir büyümeyi ve istihdamı destekleme zamanıdır. Yerli markalarımıza sahip çıkmalı ve Türkiye ekonomisinin güçlenmesi için hep birlikte çalışmaya devam etmeliyiz.” ifadeleriyle yerli üretimi destekleme çağrısı yapıldı.