Osman Batur, Çin ve Rusya'ya karşı gösterdiği mücadele ve direnişle Türk tarihinin kahramanları arasında yerini almıştır. Bağımsızlık için verdiği savaş, zamanla bir destana dönüşmüştür. Zulme karşı direnen Osman Batur, bu süreçte zor durumda olan Türk toplulukları için bir umut kaynağı olmuştur. Osman Batur'un hayatı ve mücadelesi, Türk milletinin bağımsızlık yolundaki kararlılığını simgeler.
Osman Batur kimdir?
Osman Batur, asıl ismi Osman İslamoğlu'dur. "Batur" lakabı, ona halk tarafından verilmiş, kahraman anlamına gelen bir isim. 1899'da Doğu Türkistan’ın Altay bölgesinde, Köktogay'da doğdu. Babası İslam Bey, orta halli bir çiftçiydi. Göçebe Kazak hayatını yaşayarak büyüdü. 10 yaşından önce iyi bir binici ve usta bir avcı olan Osman Batur, savaş sanatının inceliklerini 12 yaşında hizmetine girdiği Kazak Türklerinden olan Böke Batur'dan öğrenmiştir. Böke Batur'un Çinlilere yenilmesi akabinde Böke Batur'un Tibet üzerinden Türkiye'ye ulaşmaya çalışırken yakalanıp başının kesilmesinden sonra doğduğu yerde 40 yaşına kadar çiftçilikle uğraştı. 1940 yılına gelindiğinde Çin yönetiminin baskılarını iyice arttırması üzerine silahını alarak tek başına dağa çıktı. Tek başına başladığı mücadeleyi 29 Nisan 1951'de Urumçi'de idam edilene dek sürdürdü.

Osman Batur’un Doğu Türkistan mücadelesi
Doğu Türkistan ticaret yolunun merkezi olduğu için her zaman büyük güçlerin, özellikle de sınır ülkelerinin gözünü diktiği bir bölgeydi. Çin, 639'da Hunlarla savaşarak Doğu Türkistan'ı işgal etmiş ve ancak 715'e geldiğimizde oradan çıkarılabilmişti. Tam 11 asır sonra 1880'li yıllara geldiğimizde İngiltere ve Rusya'nın Çin'i hesap etmeden bu topraklara girmesi, Doğu Türkistan'ın tekrardan özgürlüğünü kaybetmesine ve 1100 yıl sonra tekrardan Çin idaresi altına girmesine neden oldu.
Çin, 1876’da Doğu Türkistan'ı işgal etti ve 8 sene süren kanlı savaş sonucunda Çin, 1884'te özerk bir eyalet olarak Doğu Türkistan'ı idaresi altına aldı. Özerk dediğime bakmayın, Uygurların kendilerini yönetme ve temsil etme hakları hala yok. Doğu Türkistan’daki bütün önemli siyasi, ekonomik ve yönetim pozisyonlarının %90’ı Çinlilerin elinde.
Doğu Türkistan için bu kadar uğraşmalarının sebebi buranın çok stratejik bir konumda olmasıydı. Doğu Türkistan'ın 3 tarafı dağlarla çevrili, yalnızca Çin'e bakan tarafı dümdüz. Çin'in topraklarının 6'da 1'ini, sınırlarınınsa 4'te 1'ini oluşturuyor. 18884'te Çinli General Zuo Zong Tang "Çin'in güçlenmesi Kuzeybatı olmazdan olamaz." Demişti.
Kuzeybatı, yani Doğu Türkistan. Çin hala bu düşüncede ve yaptığı zulme, soykırıma bu mentalitede devam ediyor. Yabancılardan topraklarını temizlemek isteyen Uygurlar, Çinlilere karşı çok fazla ayaklandılar: Bunlardan ikisi başarıya ulaştı. İlk önce 1933’de daha sonra 1944’te Doğu Türkistan Cumhuriyeti devletini kurdular ancak bu bağımsız cumhuriyetler, Sovyet askeri müdahaleleriyle devrildi. Osman Batur'un neredeyse yeni işgal edilmiş bir bölgede doğması sizin için bir şey ifade ediyor mu? Henüz sinmemiş bir halk var. Çin'in tüm baskıları şiddetle devam ediyor o tarihte. Halk da sokakta protestolar düzenliyor.

Kaynak:GZT