Özel, Esenyurt ilçe binasında MYK toplantısına katıldıktan sonra Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan kalabalığa hitap etti.
Ahmet Özer'in akademisyen, kanaat önderi, bilim insanı ve kamu görevlisi olduğunu söyleyen Özel, istişare ederek Özer'i aday gösterdiklerini kaydetti.
Türkiye'nin en büyük ilçesini iki kişiden birinin oyuyla, rekor oyla Özer'in kazandığını ifade eden Özel, "Şimdi buradan ona Silivri'ye bir dayanışma akışı yolluyoruz. Yayına ne kadar gidiyor bilmiyorum ama duymasını istiyorum; Ahmet başkan, Esenyurt Meydanı'nda on binler hep bir ağızdan bağırıyor, 'Ahmet başkan yalnız değildir' diyorlar." diye konuştu.
Yaşanan sürecin hukuksuzluk, usulsüzlük ve bir kumpasın tüm işaretlerini barındırdığını savunan Özel, Ahmet Özer'in her sabah saat 08.30'da belediyeye gittiğini, davet edilse ifade vermeye gidebilecekken sabah 05.00'te çilingirle evinin kapısına dayanıldığını söyledi.
“TÜRKİYE'NİN İRADESİNE İPOTEK KOYMAKTIR”
Özel, şöyle devam etti:
"Ne sanat, ne siyaset, ne yakınının ölümünde açılan taziye telefonu, ne 10 yıl önceki telefon görüşmesi terörle ilişkilendirilemez. Ancak yapılan iş, Ahmet Özer'in özelinde önce Esenyurt'un, sonra İstanbul'un, sonra Türkiye'nin iradesine ipotek koymaktır. Çıkmışlar bilindik numaralarla, şafak operasyonlarıyla, FETÖ'den kalan kumpaslardan medet umarak Ahmet Özer'i görevinden uzaklaştırıyorlar."
Özel, tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne konulan Ahmet Özer'in gönderdiği notu, "İlk sözümüz, personel ve arkadaşlarımın işlerine dört elle sarılmasıdır. Vatandaş asla mağdur olmamalıdır. Daha güçlü çıkacağım ve işlerime kaldığım yerden devam edeceğim" sözleriyle paylaştı.
ERDOĞAN’A SESLENDİ: CESARETİN VARSA HODRİ MEYDAN, ÇIK KARŞIMIZA
Milletin gündemini konuşup, halk iradesinin yanında duracaklarını kaydeden Özel, halkın hesabının koltuk hesabını bozacağını söyledi.
Türkiye'nin geriye götürülmesine kimsenin tahammülü kalmadığını, artık geri dönüşün olmadığını belirten Özel, bu durumdan rahatsız olan herkesi sesini yükseltmeye davet etti.
Özel, "Erken seçim için ne gerekiyorsa onu yaptırmaya, sesimizi yükseltmeye hep beraber mecburuz. Ben CHP Genel Başkanı olarak sizlere söz veriyorum ki tüm kurumlarımız ve tüm örgütümüzün gücüyle örneğin yarın sabah grup toplantımızı Ahmet Özer'i ziyaretimin hemen sonrasında Silivri Cezaevi'nin önünde yapıyorum. Ardından CHP grubunun şehirde planlanan toplantılarını iptal ettik. Burada önümüzdeki dönem muhalefetle dayanışmayı, iktidarla mücadeleyi, erken seçim için yapılması gereken her şeyi konuşacağız." ifadelerini kullandı.
Bundan sonra alınan tüm kararların erken seçimi zorlamaya ve mücadeleyi yükseltmeye yönelik olacağını vurgulayan Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Buradan Sayın Erdoğan'a diyoruz ki biz hazırız. Esenyurt da hazır, İstanbul da hazır, Türkiye de hazır. Cesaretin varsa hodri meydan, çık karşımıza." dedi.
“KAYYUM REJİMİNE İZİN VERMEYELİM”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise Esenyurt halkının iradesine kayyum atandığını öne sürdü.
Kayyumu kabul etmediklerini, Türkiye'nin bir iç barışa ihtiyacı olduğunu söyleyen Hatimoğulları, "Kayyum demek 'Seçilmişler belediyeyi yönetemez.' demektir. Biz kayyum rejimini Van'dan, Hakkari'den biliyoruz. Kayyum rejiminin ne kadar tehlikeli olduğunu deneyimledik. Buradan Esenyurt halkı başta olmak üzere Türkiye’deki bütün demokrasi güçlerine sesleniyorum; Kayyum rejimine izin vermeyelim." diye konuştu.
İMAMOĞLU: ''HAK ARAMA MÜCADELESİ İÇİN TOPLANDIK''
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise hak arama mücadelesi için toplandıklarını söyledi.
İmamoğlu, her gün şaibeli bir sürecin içinde olduklarını, şimdi de Esenyurt'un üzerine kirli bir oyun kurgulandığını iddia etti.
Ahmet Özer'in tutuklanma gerekçelerini ''iftira'' olarak niteleyen İmamoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Ahmet Özer başkanımız ile terör örgütü arasında varmış gibi gösterilen ilişkinin kanıtı olarak ortaya konulan iddialara baktım. Hukukçularımızdan özür diliyorum ama o iftirayı yazanın derhal psikiyatriste gitmesi lazım. Savcılık diyor ki terör örgütü ile bağını gösteren en önemli madde, Ahmet Özer başkanımız Mehmet Kaya adlı bir vatandaşın annesinin cenazesinden dolayı taziyede bulunuyor. Acısını yaşamakta olan bir vatandaşın acısını hafifletmek amacıyla rahmetli annesine dair söylemiş olduğu sözler bağlamından koparılarak buradan terör örgütü bağlantısı uydurmak nasıl bir akıl ürünüdür, bunu bir insan nasıl düşünür anlayamıyorum."