Bağcılar'da, Pınar Damar'ın ağaçlık alanda öldürülmüş bulunmasına ilişkin davada, sanık hakkında "kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve "nitelikli cinsel saldırı" suçundan da 15 yıl hapis cezasına hükmedildi.
Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Metin Aydin, taraf avukatları ile maktul Damar'ın ailesi katıldı.
Son sözü sorulan sanık Aydin, Pınar Damar'a zarar vermek istemediğini, tartışırken kaza sonucu böyle bir olayın gerçekleştiğini iddia ederek, "Çok pişmanım. Pınar'ı çok seviyorum." dedi.
Mahkeme, sanığı "kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "nitelikli cinsel saldırı" suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık Aydin'in "cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan ise beraatine karar verildi.
Duruşma sonrasında adliye önünde basın mensuplarına açıklama yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği ile müşteki avukatı Esin Yeşilırmak, Metin Aydin'in cinsel istismarda bulunduğu Damar'ı öldürdüğünü belirtti.
Yeşilırmak, "Bugün karar duruşmasında hem kasten öldürmeden ağırlaştırılmış müebbet hem de nitelikli cinsel saldırıdan 15 yıl hapis cezası aldı. Hiçbir indirim uygulanmadı. Bunun diğer kadın davalarına örnek olmasını istiyoruz." diye konuştu.
Maktulün babası Mustafa Damar, adalet yerini bulduğunu dile getirerek, verilen kararla rahat ettiklerini kaydetti.
PINAR DAMAR CİNAYETİ İDDİANAMESİNDEN DETAYLAR
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Bağcılar'da 19 Temmuz 2022'de ağaçlık alanda öldürülmüş bulunan Pınar Damar'la ilgili ablası müşteki Kezban Bahar Damar tarafından kayıp başvurusunda bulunulduğu, sanık Metin Aydin'in ise gece saatlerinde aracıyla geldiği yere maktulün cesedini bıraktığı kaydedilmişti.
İddianamede, sanığın savcılıktaki savunmasında, Damar'a karşı cinsel saldırıda bulunmadığını öne sürdüğü ancak Adli Tıp Kurumu raporunda eteğinde bulunan lekede tespit edilenle, Metin Aydin'in DNA'sının eşleştiği aktarıldı.
Sanığın "nitelikli cinsel saldırı", "kasten öldürme" ve "cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından cezalandırılması istenmişti. (Kaynak: AA)