Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024 tarihinde kaldığı öğrenci yurdundan ayrıldıktan sonra üniversitenin göl kıyısındaki sahile indi. Bu andan itibaren kendisinden haber alınamadı. Ertesi gün sahildeki misafir öğrenciler Kabaiş’in eşyalarını buldu ve durumu yurt yönetimine bildirdi. Ancak bu bilgi, yaklaşık 15 saat sonra ailesine ve polise iletildi. Kabaiş’in cansız bedeni, 15 Ekim 2024 tarihinde kırsal Mollakasım Mahallesi'nde Mehmet Emin Ankay (60) tarafından bulundu.
Soruşturma Gizlilik Kararıyla Yürütülüyor
Rojin Kabaiş’in ölümüne ilişkin başlatılan soruşturma, gizlilik kararı kapsamında sürdürülüyor. Bu nedenle dosyada herhangi bir şüpheli olup olmadığına dair bilgi verilmiyor. Avukatlar, gizlilik kararının kaldırılması için başvurularını sürdürürken, önümüzdeki hafta savcı ile yeniden görüşme yapılması bekleniyor.
Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan ilk otopsi raporunda, Rojin Kabaiş’in ölüm nedeni “suda boğulma” olarak belirtildi. Ancak boğulmanın nasıl gerçekleştiği konusunda herhangi bir detay yer almadı. Ölüm zamanına ve suda kalma süresine ilişkin bilgi verilmemesi üzerine, Van Barosu ve Kadın Hakları Merkezi’nin talebiyle ek otopsi raporu istendi. 13 Aralık’ta savcılığa ulaştırılan ek raporda da önceki rapordaki belirsizlikler devam etti. Baro, yeterli açıklama içermeyen bu rapora itiraz etti.
Aile, Rojin Kabaiş’in intihar ettiğine dair iddiaları reddediyor. Cenazenin kaybolduğu yerle bulunduğu nokta arasındaki 24 kilometrelik mesafe ve göldeki akıntının aksi yönünde hareketin mümkün olmaması, ailede cinayet şüphesini güçlendiriyor. 18 gün süren arama çalışmalarının yetersiz kaldığı yönündeki iddialar, olayın farklı yönlerinin incelenmesini zorunlu kılıyor.
Rojin Kabaiş’in ölümüne ilişkin halen birçok kritik sorunun cevabı netleşmiş değil. Aile ve avukatlar; “Cenaze 24 kilometre öteye nasıl ulaştı? Vücudundaki darp izleri neye bağlı oluştu? Üzerinde tespit edilen DNA örnekleri kime ait? Eşyalarının arasında bulunan ikinci telefon şarjı neden kayboldu? Rojin ile en son konuşan oda arkadaşı neden ifade vermeyi reddediyor?” sorularının yanıtlarını arıyor.
Ailenin Şüpheleri Yurt Yönetimi Üzerinde Yoğunlaşıyor
Baba Nizamettin Kabaiş, 3 Ocak’ta yaptığı açıklamada, kızlarının ölüm dosyasının “intihar” yönünde kapatılmak istendiğini dile getirdi. Rojin’in oda arkadaşıyla defalarca görüşmek istediklerini ancak yurt müdürünün buna engel olduğunu belirten baba Kabaiş, “Kız, telefonumuzu engelledi. Demek ki bir şey biliyor, o yüzden kaçıyor” diyerek yurt yetkililerini sorumlu tuttu.
Yurt Müdürü Eda Türkoğlu Uğur’a iddialarla ilgili ulaşmak isteyen muhabirlerin tüm girişimleri ise yanıtsız kaldı.
Avukatlar Yeniden Savcıyla Görüşecek
Devam eden dosyaya ikinci bir savcı atanarak yeni ifadeler alındı. Yeni savcı, baba Nizamettin Kabaiş, anne ve üç kız kardeşin ifadelerine SEGBİS aracılığıyla başvurdu. Ayrıca yaklaşık 240 kişiden tekrar ifade ve DNA örnekleri alındı.
Soruşturmadaki gizlilik kararı nedeniyle birçok bilgiye ulaşılamazken, dosya avukatlarının önümüzdeki hafta savcı ile yeniden görüşeceği öğrenildi. Kadın örgütleriyle birlikte gizlilik kararının kaldırılması için başvurularını sürdüren avukatlar, adaletin sağlanmasını ve kamuoyunun şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesini talep ediyor.
Kaynak: Evrensel