"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Kapalı
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,3389 %0.08
36,7955 %0.07
3.609.519 %3.782
2.993,48 0,10
Ara
İşçi Haber Gündem Rojin'in babası mücadelesini sürdürüyor: Şüpheli ölüm değil cinayettir, darp izleri vardı, kendim gördüm

Rojin'in babası mücadelesini sürdürüyor: Şüpheli ölüm değil cinayettir, darp izleri vardı, kendim gördüm

Van’da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in ölümündeki şüpheler devam ediyor. 27 Eylül'de kaybolan ve 15 Ekim’de cesedi bulunan 21 yaşındaki Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş, kızının ölümünün intihar olmadığını, cinayet olduğunu iddia etti. Kabaiş, kızının darp izlerini kendi gözleriyle gördüğünü belirterek, şüpheli ölüm yerine cinayet vurgusu yaptı.

Rojin Kabaiş’in cansız bedeni, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden 24 kilometre uzaklıkta bulunan Mollakasım Mahallesi’nde bulundu. Otopsi raporuna göre ölüm nedeni suda boğulma olarak açıklandı. Ancak babası Nizamettin Kabaiş, kızının ölümünü bir cinayet olarak nitelendirdi. Ayrıca, 18 gün boyunca arama yapılmadan cesedin bulunduğu alana bırakıldığını söyleyen Kabaiş, adaletin sağlanması için tüm yetkililere çağrıda bulundu.

Nizamettin Kabaiş, Rojin’in intihar etmediğini söyleyerek, “Kadına şiddete ben de karşıyım. Kadına şiddet yapanların en ağır cezası neyse, onlara verilsin. Bütün kadınlar çiçektir, anadır, bacımızdır, ablamızdır. Hepimiz onlara sahip çıkalım. Ben Rojin’i 21 yaşına kadar hepsi kendi el emeğimle, işçilikle, amelelikle büyüttüm. Kendi elimle onu Van’a götürdüm, okumak için. Bir valiz doldurdu, hazırlığını yaptı. Oraya okumaya gitti. Ama ne yazık ki orada Rojin’i kaybettik, onu katlettiler, darbettiler. Ondan sonra da sahip çıkmadılar. Bu sefer kapatmaya çalışıyorlar, diyorlar ki ‘Rojin intihar etti, kendine zarar verdi.’ Kesinlikle benim kızım kendine zarar vermemiş, öyle söylemesinler. Bu şüpheli ölüm de değil. İlk önce diyorlardı ki kendine zarar vermiş ama daha sonra bütün halk olsun, gazeteciler olsun, herkese teşekkür ediyorum, sahip çıktılar. Bu son zamanda, bu sefer de ‘Şüpheli ölüm’ diyorlar. Şüpheli ölüm değil cinayettir, darp izleri vardı, ben kendim gördüm. Van Üniversitesi’nden 24 kilometre uzaklıktan 18 gün boyunca arama yaptılar. 24 kilometre Van üniversitesinden uzağa götürmüşler, göl kenarına bıraktılar. İntihar süsü verdiler ama halk bunu kabul etmeyecek. Rojin Kabaiş için adalet istiyorum” dedi.

Baba Kabaiş: Rojin’in Sesi Hala Kulaklarımda

Baba Nizamettin Kabaiş, kızının son zamanlarda çektiği videoları izleyerek her gün ağladığını belirtti. Rojin’in kaybolduğu andan itibaren içinde büyük bir boşluk hissettiğini söyleyen Kabaiş, “O ses hala kulağımda yankı yapıyor. Rojin bana ne içeceğini sorarkenki sesi, hiçbir zaman unutamayacağım” ifadelerini kullandı. Rojin’in ölümünün ardından kızına ne olduğunu öğrenmek için adalet arayışını sürdüren Kabaiş, vicdan sahibi herkesin bu süreçte sorumluluk alması gerektiğini belirtti.

Avukat: Etkin Arama Yapılmadı

Rojin Kabaiş’in ölümüne ilişkin soruşturma sürerken, Avukat Raperin Akengi de adalet talebini yineledi. Akengi, cesedin suya fazla süre maruz kalmış olması nedeniyle otopsi raporundaki bulguların net bir şekilde ortaya konamadığını ifade etti. Ayrıca, arama kurtarma çalışmalarının yeterince hızlı ve etkin bir şekilde yapılmadığına dikkat çekti. Akengi, kamuoyunu bu sürecin yakın takipçisi olmaya davet etti ve “Şüpheler giderilmeli, etkin bir yargılama yapılmalı” dedi.

Rojin Kabaiş’in ölümünde soru işaretlerinin bir an önce ortadan kaldırılması ve adaletin sağlanması talebi, ailesi ve yakınları tarafından sürdürülüyor.