Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi Tuncay Keser, RTÜK Başkanlığı’na sunduğu dilekçede, 19 Mart 2025’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik başlatılan soruşturmanın ardından CHP’nin Saraçhane Meydanı’nda düzenlediği "Halk Buluşması"na toplumun geniş kesimlerinden vatandaşların anayasal hakları çerçevesinde katıldığını ifade etti.
A Haber’deki yayına neden tepki gösterildi?
Dilekçeye göre, 22 Mart 2025’teki "Halk Buluşması" sırasında güvenlik güçleri ile vatandaşlar arasında yaşanan gerginlik, A Haber’de yayımlanan “Gece Ajansı” programında ele alındı. Ancak, yayında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Saraçhane’de yaptığı konuşmanın kasıtlı olarak kesildiği ve bağlamından koparılarak ekrana getirildiği iddia edildi.
Keser’in dilekçesinde şu ifadeler yer aldı:
"Söz konusu programda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşması, bağlamı ve bütünlüğü bozularak yayımlanmış; Özel’in halka ‘güvenlik güçlerine saldırı çağrısı yaptığı’ iddia edilmiş ve uzun süre eleştirilmiştir. Ayrıca, Özel’i hedef gösteren ifadeler kullanılmıştır."
Özgür Özel ne söylemişti?
Dilekçede, A Haber’in yayınına konu olan Özel’in konuşmasının tam metnine de yer verildi. Özgür Özel’in Saraçhane’de yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:
"Çatışmaya değil, mücadeleye geldik, kaybetmeye değil, kazanmaya geldik. Buradan bir halk oylaması yapacağım. ‘Burayı terk edelim, Bozdoğan Kemeri’ne gidelim, polisle çatışalım’ diyenler el kaldırsın. ‘Meydanda bunu yapmayalım, mücadeleyi haklı zeminde koruyalım’ diyenler el kaldırsın. (Alkışlar). Arkadaşlar bakın, al sana meydan, al sana sağduyu, işte haklılığın gücü. O polisin oraya gidip de arkadaşlarınızı da yaralatmayın, gidip de haklıyken haksız çıkmayın. Meydanın yüzde 99’u ‘Mücadele burada’ diyor."
Keser, Özel’in sözlerinin A Haber’de çarpıtılarak verildiğini ve izleyicilere yanlış bir algı oluşturulmak istendiğini savundu.
RTÜK değerlendirme raporu hazırlayacak mı?
Dilekçede, “Gece Ajansı” programında Özel’in konuşmasının kasıtlı olarak kesildiği, üzerine yorumlar yapılarak halkı kışkırtacak ve kin ile nefret uyandıracak bir yayın yapıldığı vurgulandı.
Ayrıca, Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’da yer alan "Yayın hizmetleri; ırk, dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz" hükmünün ihlal edildiği ileri sürüldü.