Tüberküloz, yani halk arasında bilinen adıyla verem, dünya genelinde en ölümcül bulaşıcı hastalıklardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Tedavi edilebilir bir hastalık olmasına rağmen, erken teşhis ve düzenli tedavi gereksinimi, hastaların sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, Veremle Savaş Haftası’na özel yaptığı açıklamalarda, tüberküloz hakkında önemli bilgiler vererek, toplum sağlığı için alınması gereken önlemlere dikkat çekti.
Tüberküloz Nedir ve Nasıl Bulaşır?
Tüberküloz, başta akciğerler olmak üzere birçok organı etkileyebilen bulaşıcı bir hastalıktır. Özellikle kapalı ve kalabalık ortamlarda yaşayan kişiler, hastalığın yayılma riskine karşı daha duyarlıdır. Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, tüberkülozun solunum yoluyla bulaştığını ve en sık akciğerleri etkileyen bir hastalık olduğunu belirtiyor. Akciğer tüberkülozunun belirtileri arasında öksürük, kanlı balgam, ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, halsizlik ve yorgunluk bulunur. Tanı koyulabilmesi için akciğer grafisi ve balgam kültürü gibi testler yapılmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yayımlanan raporlara göre, 2023 yılında tüberküloz vakalarının 8.2 milyona yükseldiği ve bu yıl tüberkülozun, COVID-19’u geride bırakarak en öldürücü bulaşıcı hastalık haline geldiği bildirilmektedir. Türkiye’de de vakalarda benzer bir artış yaşanmakta olup, 2022’de 9.723 yeni tüberküloz vakası kaydedilmiştir. Bu sebeple, tüberkülozun erken teşhis ve tedaviye duyduğu ihtiyacı her zamankinden daha önemli kılmaktadır.
Tüberkülozun en fazla bulaştığı gruplar arasında sağlık çalışanları, kalabalık ortamlarda yaşayanlar, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler yer almaktadır. Ayrıca, hapishaneler, huzurevleri ve yaşlı bakım evleri de riskli bölgeler arasında sayılmaktadır. Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, bu gruptaki kişilerin düzenli sağlık kontrolleri yapması ve koruyucu önlemleri alması gerektiğini vurgulamaktadır.
Veremden Korunmak İçin Neler Yapılmalı?
Tüberküloz, doğru tedavi ile kontrol altına alınabilen bir hastalıktır. Ancak, tedavi sürecinde ilaçların düzenli kullanımı büyük önem taşır. Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, "Veremin tedavisi ilaçla mümkündür. Ancak tedavi sürecinde ilaç kullanımının aksatılması, verem mikrobunun direnç kazanmasına ve iyileşme sürecinin zorlaşmasına neden olabilir" diyerek tedaviye özen gösterilmesinin önemini vurgulamaktadır. Verem tedavisi genellikle 6 ila 9 ay arasında sürmektedir.
Veremden korunmak için aşı yapılması, düzenli sağlık kontrolleri ve kalabalık ortamlarda maske kullanımı büyük önem taşır. Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, özellikle risk altındaki kişilere, 3 ayda bir kontrol olmalarını öneriyor. Ayrıca, güneşi sevmediği bilinen verem hastalarının tedavi gördüğü odalarda ultraviyole ışınları ve lambalar kullanılmalıdır.
Çocuklar için verem aşısı yapılması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Merda Erdemir Işık, bu aşının zorunlu aşı takviminde yer aldığını söylemektedir. Erken yaşta yapılan verem aşısı, çocukların tüberkülozdan korunmasında büyük rol oynamaktadır.