Geriye dönük tescil hakkı verilmemesi nedeniyle emekli olamayan Bağ-Kur tescil mağdurları maddi ve manevi sıkıntılar yaşıyor. Belirli bir yaşın üstünde olmaları nedeniyle çalışmakta zorlanan ve uzun yıllar süren çalışma hayatlarının ardından en temel hakları olan emeklilik hakkına kavuşmak isteyen Bağ-Kur'lular yaşadıkları bu durumu adaletsizlik olarak nitelendiriyor.
Tescil affı, ihya ve yasada düzenleme isteyen Bağ-Kur mağdurlarının yaşadığı sıkıntılar günden güne artıyor. Emeklilikte adil bir sistem olmasını isteyen Bağ-Kur mağdurları yapılan bu ayrımcılığa karşı çıkarken emekli olmak için çok daha uzun süre bekleyecek olmalarına da tepki gösteriyor. Prim ve yaş şartını yerine getiren Bağ-Kur mağdurları aynı şartları yerine getirdikleri kişilerin aksine tescil ve ihya sorunu nedeniyle emekli olamıyor.
2000 yılı öncesi sigortalılık hakları iade edilerek mükellefiyet başlangıç tarihleri itibarıyla kuruma tescil imkânı verilmesini talep eden Bağ-Kur tescil, ihya ve prim mağdurları sosyal medyadan yetkililere seslenmeye devam ederek torba yasasında kendilerine de yer verilmesini ve yaşadıkları bu mağduriyetin son bulmasını bekliyorlar.
CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara da sık sık Bağ-Kur tescil mağduriyetini dile getiriyor. Kara, X hesabından yaptığı paylaşımla Bağ-Kur tescil mağdurlarını bir kez daha gündeme getirdi.
Kara, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
2000 ve 2008 yıllarından önce çalışma hayatına başlamış ve BAĞ-KUR tescil mağduriyeti yaşayan yurttaşlarımızın sosyal devlet ilkesi de göz önünde bulundurularak haklarının kendilerine ivedilikle teslim edilmesi gerekmektedir.
Bu kanun teklifi ile 01/10/2008 tarihinden önce vergi veya meslek odası kaydı bulunan ama BAĞ-KUR tescil ve kaydını yaptıramamış olan yurttaşlarımızın altı ay içerisinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları, vergi veya meslek odası kayıtlarını belgelemeleri halinde prim borçlarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren altı ay içerisinde ödeyerek veya otuz altı ay içerisinde eşit taksitler halinde ödeyerek bu sürelerin sigortalılık sürelerine eklenmesi öngörülmektedir.
Umuyoruz ki, iktidar da bu sese kulak verir ve teklifimizi değerlendirmeye alır.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi”ni Meclis’e sundu.
CHP’li Kara, çok sayıda yurttaşın tescil sorunu sebebiyle emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) ilişkin düzenlemeden yararlanamadığına dikkat çekti.
Kara, yurttaşların sigortalılık sürelerini uzattığına dikkat çekerek “Sigortalılık durumunun takibini yapmak aynı zamanda kurumların da görevidir” dedi.
Vergi dairelerinin 2008 yılında yapılan düzenleme ile birlikte vergi mükelleflerini Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirerek Bağ-Kur kaydının yapılmasını sağladığını hatırlatan Kara, 2008 yılından önceki yükümlülükler kurumlar yerine yurttaşlara yüklendiğini vurguladı.
Kara, “2000 ve 2008 yıllarından önce çalışma hayatına başlamış ve Bağ-Kur tescil mağduriyeti yaşayan yurttaşlarımızın sosyal devlet ilkesi de göz önünde bulundurularak haklarının kendilerine ivedilikle teslim edilmesi gerekmektedir. Yurttaşlarımızın birikmiş borçlarını uygun bir zaman ve ödeme planıyla ödeyebilmeleri ve böylece emekli olabilmeleri amacıyla gerekli düzenlemeler yapılmalıdır” diye konuştu.
“6 AY İÇİNDE ÖDEME YAPILMASI HALİNDE SİGORTALILIK SÜRESİ DEĞERLENDİRİLİR”
Kara teklifin gerekçesinde ise şu ifadelere yer verdi:
“Sigortalı sayılanlardan mülga sosyal güvenlik kanunlarına göre sigortalı olanlar ile sigortalı olanların, bu kanunun yürürlük tarihinden önce vergi mükellefiyet süreleri veya meslek odası kaydı bulunması şartıyla, sigortalının bu maddeyi ihdas eden kanunun yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içinde kuruma yazılı talepte bulunması halinde, vergi mükellefiyet süreleri veya meslek odasına kayıtlı bulunduğu sürelerin tamamı için kendileri tarafından belirlenen prime esas kazancının %32’si üzerinden borçlanma tutarı hesaplanır ve sigortalıya tebliğ edilir.
Sigortalının kendisine tebliğ edilen borçlanma tutarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde ödemesi veya 36 ay içinde eşit taksitlerle ödemesi halinde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Buna ilişkin usul ve esaslar kurumca belirlenir.”