İlyas Yiğit şunları söyledi:
"2018 yılında kamuda çalışan taşeronlara kadro verilirken belediyedeki taşeron işçilerde belediyelerin şirketlerinde istihdam edildi. Yani belediyede çalışan taşeron işçilerine kadro verilmedi. Belediye şirketlerine geçilerek şirket işçisi olduk. Biz belediye çalışanları mağdur edildik ve üvey evlat muamelesine maruz kaldık. Aynı tarihte taşerondan kadroya geçen kamu işçisi ücret, ikramiye, ilave tediye ve sosyal haklarda kazanımlar elde ederken biz belediye şirketi işçileri asgari ücret ve asgari ücretin biraz üstü ücretlere mahküm edildik. Bütün kamu işçisi ilave tediye alırken biz belediye şirketi işçileri ilave tediyeden mahrum bırakıldık. Türkiye'de belediyelerde çalışan yaklaşık 1 milyon şirket işçisine şartsız ön koşulsuz kadro istiyoruz. 52 günlük ilave tediyeden biz de yararlanmak istiyoruz. 14 Mayıs seçim öncesi Cumhurbaşkanımızın kamuda çalışan kadrolu işçiler için açıklamış olduğu Kamu Protokolü Çerçeve Sözleşmesinin şartlarını açıklarken; 'Belediyeler, bağlı kuruluşlar ve Belediye İşletmeleri dahil' söylemi bizleri umutlandırdı. Ancak daha sonra gördük ki biz belediye çalışanlarının mevcut durumlarının iyileştirilmesi ile ilgili bir girişim olmamasından dolayı biz belediye çalışanları yine mağdur edildik. Açıklanan bu zamlardan belediye işçileri için bir artış çıkmadı. Kamu işçisi ve devlet memurlarına yüzde 100'e yakın zamlar açıklanırken biz belediyelerin kadrolu ve belediye şirketi çalışanları asgari ücret veya ücretin biraz üstü ücretlere mahküm edildik. 25 yıllık kadrolu işçiler asgari ücrete sefalet ücretlerine mahküm edildi. Yüksek enflasyon hayat pahalılığı ve yaşam şartlarına yetişemez olduk. Bunaldık almış olduğumuz ücretler ev kirası ve market masraflarına yetişmiyor. Ek iş yapmak zorunda kalıyoruz."İKİNCİ TUR
"SEÇİME KADAR MAĞDURİYETİMİZ GİDERİLSİN"
Sayın Cumhurbaşkanım, yapmış olduğunuz açıklamadaki gibi kadrolu ve belediye şirketi işçisi olarak biz belediye çalışanlarının Kamu Protokolü Sözleşmesi'ndeki şartlardan yararlandırılmasını istiyoruz. Ek protokol yapılarak veya tarafınızdan çıkarılacak bir genelge ile bu sözleşme şartları biz belediye çalışanlarına da uygulanabilir. Vakit geçmiş değil, seçime de 5 gün var. İsterseniz olur. Yemek ücretinin belediye çalışanlarına uygulanmasında yapıldığı gibi bir yönetmelik ve genelgeyle Kamu Protokolü Çerçeve Sözleşmesi'nin ek protokol ile sefalet ücreti seviyesinde olan belediye çalışanları ücretlerinin insanca yaşayacak, ücretlere çıkartılmasını bekliyoruz. ya da başta büyükşehir belediyesi olmak üzere tüm belediyelerin ve çalışanlarının ücretlerine ek protokol ile ek zam yaparak maaşlarını insan onuruna yakışır, bakkalın, manavın, kasabın önünden başı dik geçecek seviyeye getirilebilir. Bunu seçim öncesi istiyoruz. 28 Mayıs'ta yapılacak 2. tur seçimlerine kadar, bu mağduriyetimizin giderilmesini bekliyoruz. Yaklaşık 1 milyon belediye işçilerinin de 28 Mayıs seçimlerinde oy kullanılacağının göz ardı edilmemesini umuyoruz. 700 bin kamu işçisi 2 milyon 500 bin memur insanca yaşamayı hak ediyor. 1 milyon belediye işçisi insanca yaşayacak ücretleri almayı hak etmiyor mu? Biz köle miyiz? Kamu Protokolü Çerçeve Sözleşmesi imza töreninde yaptığınız açıklamanızda söylediğiniz gibi belediye işçilerinin de mağduriyetlerinin giderilmesini bekliyoruz. Bu son değil bir başlangıç. Mücadele geride arkadaşlar."
Kaynak: ANKA