4D statüsünde kadroya geçmek istediklerini belirterek sosyal medya başta olmak üzere birçok mecrada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'a seslenmeye devam eden belediye şirket işçileri sık sık gündeme damga vuruyor.
Yaşadıkları mağduriyeti 'maaşlı kölelik' şeklinde isimlendiren belediye şirket işçileri 2017 yılında çıkarılan 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşerondan belediye şirketlerine geçirilerek adeta ikinci plana atıldı. Çalıştıkları işin tam olarak karşılığını alamadıklarını belirten belediye şirket işçileri çalışma şartlarında düzenleme yapılmasını ve norm kadroya alınmayı bekliyor.
Belediyelerde üç türlü statü bulunmakta. Biri memur statüsü, ikincisi norm kadrolu işçiler yani doğrudan belediyenin işçisi olan işçiler. Bir de belediye şirket işçileri. Norm kadrolu işçilerle hem statüleri hem çalışma sistemi hem çalışma alanı aynı olmasına rağmen, yani yaptıkları iş aynı olmasına rağmen hem özlük haklarında hem de çalışma alanlarında bir sürü farklılıklar yaşıyor. Yasal olarak belediye şirket işçileri bir sürü hak kaybı yaşıyor.
Zorlaşan yaşam koşullarından dolayı maddi ve manevi sıkıntı yaşayan belediye şirket işçileri, aynı işi yaptığı kadrolu kişilerle eşit haklara sahip olmak istiyor. Kadrolu çalışanlarla aynı işi yaptıklarını belirten belediye şirket işçileri yaşadıklarının adaletsizlik olduğunu belirterek norm kadroya geçmeyi talep ediyor.
Belediye şirket işçileri, artan ekonomik krizle birlikte zorlaşan yaşam koşullarından kurtulmak için kadroya alınmayı, eşit işe eşit maaş ve eşit hak verilmesini ve yetkililerin verdiği kadro sözlerinin yerine getirilmesini bekliyorlar.
Milliyetçi Sol Parti Genel Başkanı Hüseyin Alpay da yaptığı basın açıklamasında belediye şirket işçilerinin kadro talebini dile getirdi. Alpay, şu değerlendirmelerde bulundu:
Yine aynı şekilde sayıları 600 bini bulan ve belediyelerde çalışan, güvencesiz, düşük ücretlerle emek veren vatandaşlarımızın kadrolu çalışmalarına yönelik somut adımlar da atılmamıştır. Belediye şirket işçilerine kadro verilmeli, şirket işçisi statüsüne son verilmelidir. 696 sayılı KHK ile kadrolarından mahrum bırakılan belediye şirket işçilerimizin hakkını ve hukukunu savunmak, onların güvencesiz çalışma koşullarını hak ettikleri iyileştirmelerle çağdaş dünyanın gerekleriyle donatmak siyasi iktidarın görevidir.