Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, iktidarın dolar karşısında Türk Lirasının değer kaybına ilişkin getirdiği "kur garantili mevduat" sistemini "yoksuldan alıp, zengine vermeyin" sözleriyle tenkit etti.
Çerkeoğlu, "Hükümetin 'kur garantili mevduat' icadı kamu kaynaklarının heba edilmesidir. İşçi sınıfının, yoksulun, halkın cebinden alıp zengine vermektir. Daha çok eşitsizlik, yoksulluk demektir. 'Ekonomik kurtuluş savaşı' sloganları atılırken ülkenin geleceği dolara avroya endekslenmiştir." dedi.
Ülkenin vergi yükünü büyük oranda çektiğine dikkat eden Çerkezoğlu, "Yoksuldam alıp zengine veren bu politikaların belki de en pervasız örneklerinden biri, döviz krizine çare olarak 20 Aralık 2021' de açıklanan 'Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat' denemesidir" dedi.
"HAZİNE DEMEK HALKIN CEBİ DEMEK"
Kur değişimi ile faiz değişimi arasındaki farkı belirten Çerkezoğlu, " Hazine demek halkın cebi demektir, halkın kaynakları demektir. Emekçiler tasarruf yapmak bir yana borçla yaşamaya çalışmaktır." dedi.
"Ayrıca, 3 ay ve üzeri vadeli mevduat hesabı açabilecek olanlar oldukça sınırlıdır." diyerek sözlerine şu şekilde devam etti:
"Büyük miktarlar söz konusu olduüundan bu sayı daha da düşmekte, birkaçyüz bin kişi ile ifade edilmektedir. Bu yolla halkın vergileri aktarılacaktır." diye konuştu.
Çerkezoğlu, işçilerin taleplerini şöyle sıraladı:
İşçilerin Vergi Yükü Azalsın
Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimi oranı yüzde 10' a indirilsin. 2022 için yapılan gelir vergisi tarife değişikliği tatmin edici olmaktan uzaktır. Vergiye esas tarife dilimleri en az asgari ücret artış oranından arttırılsın.
Faturular Hafifletilsin
Elektrik, su, doğalgaz ve internet faturalarına son 3 ayda yapılan tüm zamlar geri alınsın. Faturalar vergi ve kesintiden muaf tutulsun.
Gıda Ucuzlasın
Tüm gıda ürünlerinde ve temel tüketim mallarında KDV sıfırlansın.